Şeytan bunun neresinde
Fenomen Dergisi son sayısında bir süredir tüm dünyanın gündeminde olan genetik kopyalama konusuna yer vermiş.
Dolly Parton"dan esinlenerek Dolly adı verilen bir canlı kopya koyun, The Economist, Time dergilerinde kapak, Newsweek , Der Spiegel, Paris Match ve Life dergilerinde ayın konusu ve birçok gazete de sürmanşet olmayı başarmıştı. dolly ile beraber çok önemli bir tartışma da başlamış oldu. Canlı kopyalama yani "clon" üretim insanlara da uygulanırsa bunun bilimsel ve etik sonuçları ne olur. Fenomen dergibinde konu hakkında yapılan yorumlara ayrıntılı bir şekilde yer verilmiş: "20 yıl öncesinden beri bilim dünyası yakın bir gelecekte insan clon'ların yapılabileceğini öngörüyordu. Bilimsel bilincin duygusuzluğuna karşın clon düşüncesi birçok kişide negatif duygular uyandırıyordu. Newsweek"ten Kenneth L. Woodward insan kopyalamanın artık mümkün olduğunu ve toplumun bütünüyle ahlaki bir çöküşe geçeceğini düşünerek "Bugün bir koyun, yarın ise çoban mı?"diyor. ABD kongresinde deneylerin kısıtlanmasını ve araştırmacılar üzerinde derhal bir kontrol sisteminin kurulmasını isteyen sesler duyuluyor. Ama bütün bunlar işe yaramayacak çünkü demokratik batı ülkelerinde hükümete bağlı olmayan özel bilim kurumlarının denetlenmesi mümkün değil. New York Yeshiva Üniversite'sinden Moses Tendler'ın "Bilimde tek kural vardır, ne olabilirse o olacaktır" diyor.İnsan kopyalamasının şeytani yani Günah olduğunu savunan din adamlarının yanında farklı düşünenler de var; Jesuit ahlakçı Peder Richard McCormick "Bir insan kopyalanmayı isteyebilir; bu bunaltıcı bir egodur ama niçin bir diğer Einstein daha olmasın? Ben inanıyorum ki organ naklinde çok önemli bir adım bu ve niçn kısır çiftler bu şekilde çock sahibi olmasınlar?Dölsüzlük ille de şeytanın işi değil ki?" Virginia Üniversitesi'nden İslam bilimcisi ve tıp ahlakçısı Abdülaziz Sachedina ise endişelii görünüyor; uzun vadede insan ilişkilerinin bozulacağını, evliliğe artık gerek kalmayacağını düşünüyor. Budist din bilimci Donald Lopez ise asıl sorunun Karma kuramı (Ruhun beden değiştirerek evrimleşmesi" yönünden çıkacağını belirtiyr ve "kopyanın mirası orjinal kişiliğin karması mı olacak? Merak ediyorum, koyun bu defa kopya olarak doğarsa önceki yaşamının bir sonucu olduğunu mu düşünecek? Washington Üniverstesi'nden hücre biyoloğu Ursula Goodenough "Eğer bu iş geliştirilirse artık erkeklere gerek kalmayacak" diyor. Bilim dünyasının bir bölümü kopyalama konusunda çok ihtiyatlı; koyunda ve bazı yakın hayvanlarda bu operasyonun yapılabileceğini ama insanda yapılmasının mümkün olamyacağını kesin olarak söyleyen blim adamları çok sayıda. Bazıları ise yedi yıl içinde ilk insan - bebek kopyalarının doğacağından eminler. Bizde ise Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz konu zerine arxtırma yaptıklarını işin ahlaki ve hukuki tarafının incelenmesi gerektiğini söylerek şöyle devam ediyor: Bizim dinimiz ilme karşı bir din değildir. Allahın yarattığı çaışmanın mahsülü olarak ortaya bir varlık konulacaktır. Bütün bu gelişmeleren sonucunda insan Allah'a karşı gelmemeli allaha kafa tutmamalıdır. çünkü onun verdiği zeka ve bilgi iile bir eser yeydene getirmektedir. Nisa suresinin 118 ve 119'cu ayetlerinin de bu konuyu kapsayıp kapsamadığını zaman gösterecektir"
Bu tartışma önümüzdeki yıllarda da süreceğe benziyor.