Tik tak tutkunları
Tik tak tutkunları
Kimisi, bayramlaşma törenlerinde, padişahın tören salonuna girmek üzere olduğunu gösterdi, kimisi de 9’u 5 geçerken, durdu, kaldı. Geçmişe ev sahipliği yapan Dolmabahçe Sarayı’nda her biri ayrı anılarla yüklü tam 193 eski saat, Türkiye’nin tek eski saat tamircisi Recep Gürgen ve Sanat Tarihi eğitimi aldıktan sonra eski saatlere aşkla bağlanan Şule Gürbüz’e emanet. Saraydaki saatleri tek tek kuran Gürbüz, “Saatler bazen kapris yapıyor, bazen de bizi utandıracak şekilde kusursuzlaşıyorlar" diyor.
Osmanlı Devleti’nin son, Cumhuriyet döneminin ilk yıllarına tanıklık eden, her iki dönemin siyasal gelişmelerine ev sahipliği yapan Dolmabahçe Sarayı, birçoğunun kaynağı bile belli olmayan tarihi objelerle, dünün sessiz tanıklığını yapıyor. Sarayın envanter kayıtlarının çok sağlıklı olmaması, bugün bile görenleri hayran bırakan birçok eşyayı, daha da gizemli kılıyor. Objelerin belki de en çarpıcı, en farklı olanları ise, saatler.
Bir kısmının, devlet adamları tarafından yaptırıldığı, bir kısmının da hediye edildiği tahmin edilen saatlerin her biri, sırtında taşıdığı anıların yanı sıra, bugün artık benzerini bile göremeyeceğimiz özellikler sergiliyor. Saray’daki 193 saatin 100’e yakını ilgisizliğe kurban giderek, yıllarca depolarda hapis kaldılar. Son dönemde yapılan çalışmalarda ise tekrar gün ışığına çıkan saatler, şimdi onarılarak tekrar yaşama dönmeyi bekliyorlar. Kosova’dan Türkiye’ye göç ederek, babasının mesleğini sürdüren Recep Gürgen ve ondan saat aşkını kapan Şule Gürbüz ise sarayın saat tamircileri unvanlarıyla, yaşlı dostları tekrar canlandırmak için mesai harcıyorlar.
Bin bir çeşit figür
Abdülhamit’in saatçisi yetiştirdi
“Dokuz yaşından beri hayatımı bu eski saatlerden kazanıyorum. Abdülhamit’in saatçisi Wolfgang Mayer’den işin inceliklerini öğrendim. Tünel’deki atölyemde, gençler yetiştirmek istiyorum ancak, piyasaya çıkınca daha çok parayı tercih ediyorlar."
Sanat Tarihi eğitimini tamamladıktan sonra üç yılır Gürgen’in yanında çalışan Şule Gürbüz, önceden hayal bile etmediği saat tamirciliğini, şimdi çok seviyor. Gürbüz sevgisini şöyle dile getiriyor:
“İnsan zamanı kendi avuçları içinde hissediyor. Çok zor, dikkat isteyen bir iş. Bazen eksik kalan parçaları temin edemiyoruz ve kendimiz yapıyoruz. Hepsi tarihi yaşayan saatler, bazen kapris yapıp, onarılmamakta direniyor, bazen de utandıracak şekilde yanlış bir şey yapsak da doğru çalışıyorlar."
Saatleri kurma sorumlusu
Saat ondan sorulur
Şule Gürbüz’ün görevi saatleri tek tek kurmak. Saatlerin ayrı ayrı senkronize olması için özel bir çaba sarfettiğini söyleyen Gürbüz, yaptığı işi çok seviyor.