Türküler yasta

Solunum yetersizliğinden hastaneye kaldırılan Türk Halk Müziği'nin dev ismi Özay Gönlüm hayata gözlerini yumdu


       Müzik dünyasından dev bir çınar daha devrildi. Bir dönemin en gözde türkücülerinden olan Özay Gönlüm (60), iki gün önce solunum yetersizliği şikayetiyle yattığı Ankara Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Kliniği'nde hayat veda etti.
       Sevilen türkücü için bugün 34 yıl hizmet verdiği Ankara Radyosu'nda saat 10.00'da tören düzenlenecek. Gönlüm, Kocatepe Camii'nde kılınacak cenaze namazının ardından Cebeci Asri Mezarlığı'nda toprağa verilecek.

Yeri doldurulamaz

       Sanatçının ölümü, alise, dostları ve sevenlerini yasa boğdu. İşte onun ölümüyle sarsılan dostlarının ağzından Özay Gönlüm:
       Ninelerin başı sağolsun (Can Etili)
       "Özay Gönlüm, her şeyden önce bir bağlama üstadıydı. Mesleğimizdeki pek çok şeyi Özay Gönlüm gibi büyük ustalara borçluyuz. Ninelerin başı sağolsun."
       Mükemmel bir insandı (Nuri Sesigüzel)
       "Kendi yöresinin şivesiyle anneye, nineye mektuplar okuyordu programlarında. İşine son derece saygılıydı. Programı, başlamadan en az bir saat önce radyoya gelirdi ve bulunduğu her ortama esprili kişiliğiyle neşe saçardı, dost canlısıydı."
       Kuşakları birleştirdi (TRT Gençlik Korosu Şefi Serbülent Yasun)
       "Özay Gönlüm, çok değerli bir sanatçıydı. Hem saz çalıp hem de söylüyordu. Türkiye'nin her yerini dolaştığı kadar yurtdışında da halk müziğimizi tanıttı. Eski kuşakla yeni kuşağı bir araya getirdi."
       Ege'nin ekolüydü (Sümer Ezgü)
       "Özay Gönlüm yaptığı derlemeleri, teatrel yeteneğiyle türkülere kazandırdığı kişilikle Ege bölgesinin ekolü haline gelmiş değerli bir sanatçıydı.
       Müziğe keman ile başladı, Anadolu'nun bütün köylerini dolaşarak, halk ile birlikte yaşayarak unutulmaya yüz tutan türküleri tekrar topluma kazandırdı."

Yaren yetim kaldı

       Müziğe beş yaşındayken başlayan Gönlüm, ailesi Denizlili olduğu halde, babasının görevi nedeniyle 1940'ta Erzincan'da doğdu. 16 yaşında Ankara Radyosu Yurttan Sesler programlarına misafir sanatçı olarak katıldı. Ege yöresinin türkülerini sesi ve sazıyla mikrofonlara taşıdı. Taklit yeteneği, şovmenliği, anlattığı türkü hikayeleri, fıkraları, mahalli Denizli şivesiyle folklörümüzü sunuşuyla halkın gönlünde taht kurdu.
       Çin'den Hindistan'a kadar dünyanın birçok ülkesinde konserler verdi. Kültür Bakanlığı Hagem Repertuvar Kurulu üyeliği, TRT Türk Halk Müziği Repertuvar Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu.
       Büyük ustanın son programı TRT 1'de yayınlanan "İstekler"di. 70 ve 80'li yıllarda yayınlanan "Nineden Mektuplar" tiplemesiyle çok sevilen sanatçı, tambura, çöğür ve curayı bir araya getirerek "yaren" adında kendine özgü bir çalgının mucidiydi. Şelpe tekniğiyle (tezenesiz) saz çalmanın öncülerindendi.

Eserleri yaşayacak

       Bugüne kadar Kütahya ve Denizli yöreleri başta olmak üzere 3 bin 400'dan fazla türküyü derleyen, Gönlüm'ün eserlerinin büyük bir kısmı TRT repertuvarına girdi. Bu eserlerin bazıları şunlar:
       "Denizli'nin Horozları (Çil Horoz)", "Çöz de Al Mustafa Ali", "Asmam Çardaktan", "Cemilemin Gezdiği Dağlar Meşeli", "Osman'ımın Mendili", "Evlerinin Önü Bulgur Kazanı", "Şu Dağlar Tepe Tepe".
       Karış karış dolaştığı Anadolu topraklarının yanı sıra Avrupa, Japonya, Çin ve Hindistan'da da konserler veren sanatçı iki kız çocuğu babasıydı.