Cadde Açıkhava’da kadınlar gecesi

Açıkhava’da kadınlar gecesi

21.07.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

Caz Festivali’nin en hareketli konserlerinden biri Seal’ınkiydi. Bir ara ona dokunmak için öne koşan kadınlarımız heyecandan yuvarlanacak diye ödüm koptu

Açıkhava’da kadınlar gecesi

Biz Seal’i ilk albümü ‘Seal’ ile tanıdık. Sene 1991. Oradaki uzun saçlı alternatif hali, tarzı, ‘Crazy’, ‘Future Love Paradise’, ‘Whirlpool’, ‘Killer’ gibi şarkılarıdır yani Seal benim için. Sonra değişti Seal. Orta yaşlı kadınları etkileyebildiğini fark etti ve ‘romantik prens’ olarak kariyerine yeni bir yön verdi. İşinde başarılı mı? Kesinlikle, önceki akşam Açıkhava’yı görmeliydiniz. Sezonun belki de en hareketli konseriydi Seal konseri.
- Başlarda konserin enerjisi çok düşüktü. En ünlü şarkılarından ‘Killer’ ile çıkış yapması boşa gitti mesela. İnsanlar yalandan alkışlarken bir anda ısınıverdiler. Yani kötü başlayan maçı lehine çevirmeyi bildi Seal. Sahne karizması çok iyi.
- “Arkada kaldım, göremedim” yoktu Seal konserinde. Adamda boy pos yerinde, maşallahı var.
- Başkasının yerine boş diye oturmak mı daha ayıp, konser başladıktan yarım saat sonra gelip “Orası benim yerim” demek mi?
- Romantik İsyankar Halim Bahadır’ı aradı gözlerim. Romantik prensi izlemeye gelmemiş kendisi.
- “Kadınların gecesiydi” dedik ama ön sıralardaki beyaz saçlı, orta yaşlı Seal hayranı hariç. Adamın yaptığı dansı Seal sahneden fark etti. O yöne doğru koştu ve karşılıklı dans etti bu hayranıyla. Bu mavi gömlekli beyefendinin adı meğer Ercan Akın’mış. Kendisi Akın Gayrimenkul’un sahibiymiş. Bence en büyük Seal hayranı ödülü ona gitmeli, en öndeki kadınları bile solladı danslarıyla.
- Seal güzel konuştu. “Burada kural yok, herkes istediği gibi takılsın. İsteyen ortalıkta dolaşsın, isteyen dans etsin, isteyen otursun. Maksat beraber olmak” dedi.
- Dedi ve ortam koptu. Bir tür edepli striptiz şovuna, kadın ‘açaç’ına döndü neredeyse ön sıralar. Herkes ayakta, yanlardan öne akın ediliyor. Kadınlar Seal’a dokunmaya çalışıyor. Dokunuyorlar da. Bir ara Pearl Jam Roskilde konseri gibi bir facia olacak sandım. Sahne önünde bariyer de yok. Allah muhafaza...
- “Kadınlarımız çılgınlar gibi eğlene dursun ben bir sosisli yiyeyim” dedim. Sekiz TL. “Bu ne biçim fiyat?” dedim. “Abi sezon kısa, ayran ister misin?” dedi. O da 10 liradır falan diye “Yok” dedim. Kafelerde falan en azından nane mane koyup süslüyorlar geçirmeden. Bunlar da o da yok. Sucukluyu sormaya ise korktum. Çeşme esnafı kötü örnek oluyor, haberiniz olsun.
- Ön sıralardaki Seal hayranlarından bir kadın ona kolyesini verdi. Kolyede barış işareti varmış. Seal kolyeyi salladıkça kadın da zevkten eridi herhalde...
- Sosisli berbat çıktı. Pamela’nın mini kot şortuyla yaptığı kıvrak dans figürleri bile bunu unutturamıyor bana.
- Seal pek çok cover söyledi. ‘Man’s World’, ‘I Can’t Stand the Rain’ gibi şarkılar büyük alkış aldı. Neden cover derseniz yeni albümü cover’lardan oluşacak. Bence çok da başarılı olacak, belli.
- ‘Kiss From a Rose’ çalınca kadınlar çığlık attı. Etrafımdaki adamlar “Ha bu şarkı bunun muymuş?” dedi.
- “Kadınlar bu adama Heidi Klum ile evli ve iyi aile babası diye hasta değilse ben de neyim! Yakışıklı değil ki bu...” dedim. Yanımdaki kadınlardan biri, “Bu adam çok çekici” dedi, “Siz anlamazsınız!” Kadınlar ne diyorsa doğrudur.
- ‘Crazy’ son şarkıydı. Coşku tavan yaptı. Ardınan bise gelen Seal, ‘Bring it On’ ve ‘Amazing’i söyledi. Seyircilere de söyletmeyi ihmal etmeden tabii.
- Konserden sonra kulis kapısı, içeri girmek için birbirini çiğneyen kadınlarla doluydu. Aldığım bilgilere göre, sahne arkasında konserin sponsoru Matraş, Seal’a, eşi Heidi Klum’a ve dört çocuklarına hediyeler vermiş. Çocuklara mont, Heidi’ye küçük bir el çantası. Seal’a dev bir bavul, pardon valiz. Ve bu valiz timsah derisindenmiş. Umarım Amazonlar’da yaşayan soyu tükenmiş dev bir timsah falan değildir.
- Yeni kongre salonunun önündeki teras yeni ‘beleş tepe’ olmuş, bilginize. Giremeyen oraya çıksın, manzara güzel. Orada da kadınlar coşuyordu.
- Gecenin özeti, dönüş yolunda elele yürüyen 30’larındaki çiftin muhabbetiydi. Kadın telefondaki arkadaşına “Vallahi ben çok eğlendim, adama bayıldım, ama Haluk sıkıldı şekerim.” Adam sırıtıyor...
-Konserde Cem Uzan’ın ayrıldığı eşi Alara Koçibey, beş aylık hamile olan Tuba Ünsal, Ayşe Hatun Önal, Süleyman Orakçıoğlu, Ahu Tanrıkulu, Arzu Sabancı’nın oğlu Hakan Sabancı, Hande Ataizi, Ceyda Düvenci gibi isimler de vardı.

Açıkhava’da kadınlar gecesi