Birazdan bomba patlasa
Tarihler 30 Aralık 1994'ü gösteriyordu. Yılın bitmesine bir gün vardı, Taksim gene ışıl ışıldı. Meydana bakan The Marmara pastanesi de öyle. Muhtemelen orada bir çift gözyaşları içinde ayrılık konuşması yapıyordu. Bir iş adamı Almanya'dan gelmiş müşterileriyle konuşuyordu telefonda.
Belki garson kız telaş içinde siparişleri karıştırmadan yetiştirmeye çalışırken, bir yandan masada tek başına oturan çocuğa bakıyordu, "Ne hoş çocuk" diye geçiriyordu içinden.
Çocuğun aklında ise en son ne yediği vardı: 'anacığının poğaçası.' Ve annesini haberi alınca ne düşüneceği... Bir tek o biliyordu biraz sonra zamanın duracağını.
Bir parmak şıklatması kadar süre, bir patlama sesi...
Aradan tam 15 yıl geçti, şimdi Kitchenette olan yerdeki The Marmara pastanesinde otururken aklınıza gelir mi hiç Onat Kutlar'ın, Yasemin Cebenoyan'ın orada geçirdikleri son dakikalar.
Genç kuşağın yetenekli tiyatro adamlarından Berkun Oya, The Marmara'da oturmuş birini beklerken eli kağıda, kaleme gidivermiş. "Burada birazdan bomba patlasa" diye düşünmüş ve başlamış yazmaya. Beklediği kişi biraz gecikmiş, o da biraz çabuk yazmış, sonunda 15 dakikada noktayı koymuş: 'Bomba' çıkmış ortaya, 15 dakikalık bir kısa oyun.
'Bomba' pazartesileri garajistanbul'da sahneleniyor şimdi Tiyatro Krek tarafından. Saat 19.00, 20.00 ve 21.00'de, üç kez. Berkun Oya'nın sahneye koyduğu oyunda ayrılmakta olan çifti Bülent Emin Yarar ile Görkem Yeltan, garson kızı Canan Ergüder, bombacı çocuğu Bartu Küçükçağlayan ve iş adamını Batur Belirdi oynuyor.
Oyun boyunca perdede NTV'den alınma İngiliz Konsolosluğu patlaması görüntüleriyle 'Bomba' oyuncularıyla çekilmiş görüntüler harmanlanarak kullanılıyor. Bir de Pano Şarapevi'nin güvenlik kamerası görüntüleri... Üstelik yönetmen Berkun Oya her gün oyunun ritmine göre değiştirerek doğaçlama sıralıyor bu kayıtları.
Oyunu yazarken bombanın hangi örgüt tarafından konduğuyla, olayın politik yönüyle değil, tamamen kafedeki insanların bilinç akışlarıyla ilgilenmiş Berkun Oya. Bir de hayatın nasıl bir parmağın şıklamasıyla değişebileceğiyle, o pamuk ipliğine bağlı olma haliyle... "Bunun farkında olduğumuz anlar o kadar çok değil. Ama ben herhalde bu oyunu fazla farkında olduğum bir anda yazdım" diyor.
Öğle arasında tiyatro
Bir de seyircinin oyun izleme alışkanlıklarını 'eğip bükmek' gibi bir derdi var. Tiyatronun beklenmedik saatlerde 'hop diye karşımıza çıkabilen bir şey' olmasını arzu ediyor. Hatta 'Bomba'yı öğlen 12'de, insanların yemeğe çıktığı zamana çekmek gibi bir niyeti de var. Yemeğinizi yiyip şirkete dönerken neden bir de oyun izlemeyesiniz ki?
'Bomba' ocak ayı boyunca oynanacak garajistanbul'da. Berkun Oya şubat ayında oyunu Paris Odéon Tiyatrosu'nda Fransız oyuncularla sahneleyecek. Kısa oyunlar ise devam edecek Tiyatro Krek'te. Bu kesinlikle 'yeni' bir tiyatro, çağrısına kulak verin. Göreceksiniz ki bazen üç saatte anlatılamayanlar 15 dakikaya sığabilir.