HiÇ TANIMADIĞIN BiRiNi ÖPMEK...

“İlk öpücük Türkiye videosu için öpüşecek 20 kişi aranıyor” diye bir haber görmüştüm kısa süre önce. 30 Ağustos’ta çekilecekti
videonun Türkiye versiyonu.
Hangi videonun? Amerikalı yönetmen Titai Pilieva’nın mart ayında yayınladığı, internette tıklanma rekorları kıran ‘First Kiss’ videosunun...
Birbirini tanımayan 20 kişi ilk kez kamera karşısında yüz yüze geliyor ve öpüşüyor. Olay bu... “Nedir bunun esprisi Allah aşkına?” diye soracaklara, önce videoyu izlemelerini öneririm.
Hiç tanımadığı birine yumruk atmaktan, kurşun sıkmaktan, bıçak sokmaktan, laf atmaktan çekinmeyen insan denen varlığın en hoş yüzlerinden birini göreceksiniz.

EŞLEŞMELER TESADÜF
O 20 insan, tamamen tesadüf eseri eşleştikleri öpüşme partnerlerinin karşısında nasıl tatlı, nasıl incinmeye hazır ve incitmekten çekinir haldeler.
“Önce bir saniye birbirimizin gözünün içine bakalım” derken, utangaç utangaç gülerken ve birkaç dakikalık öpüşmenin sonunda birbirlerine içtenlikle sarılırken nasıl sahici ve güzeller, anlatamam.
Proje o kadar tutmuş durumda ki, muhtelif ülkelerde farklı yönetmenlerce yeni versiyonları çekiliyor.
Nitekim bizde de Damla Yolaç yönetmenliğinde, Süper Sekiz tarafından çekileceğini ağustos ayı başında duymuştuk.
Başvuruları 16 Ağustos’ta doldu; şimdi film için geri sayıma başladık.
Tam bu sırada Melis Özdil imzalı Türk işi ‘İlk Öpücük’ yayına girdi. Burada birbirini tanımayan 12 kişi, yani altı çift öpüşmekte. Bir kadın bir erkek, iki kadın ve iki erkek şeklinde de kombinasyonlar var. Yönetmen Habertürk’ten Işıl Cinmen’e yönelimlerini belirtenlerin buna göre eşleştirildiğini söylüyor.
Bu da Tatiana Pilieva’nın filmi gibi son derece iç açıcı, neşeli, insanı gülümseten bir film olmuş. Çıkış noktasının kızgınlığı ve kıstırılmışlık duygusu olduğunu söylüyor Melis Özdil. “Önemli olan kızgınlığı nasıl dönüştürdüğünüz” diyor; “Şiddet uygulayabilirim, küfredebilirim, durmadan şikayet edebilirim, kendimi yok edebilirim ya da bunu üretime çevirebilirim. Ben ve ekip arkadaşlarım, rahatsızlığımızı bu videoya dönüştürmeyi seçtik.”

ELEME YAPIYORLAR
Bu ülkemizin birinci ‘İlk Öpücük’ filmi.
Sırada başta sözünü ettiğim Damla Yolaç’ınki var. Bence ne kadar artsalar iyi...
Filmin facebook sayfasına bırakılan mesajlardan anlaşılıyor ki, “Burası Türkiye, fazla katılım olacağını sanmıyorum” diyenlere inat, talibi çok filmin. 13 Ağustos’ta ekip, 7 bin mail içinden eleme yapmaya çalışıyor misal.
“Ben bu işte yer almak çok istiyorum çünkü çevremden gizlediğim cinsel kimliğimi yüzlerce insana hiç tanımadığım bir insanla öpüşerek haykıracağımı düşünüyorum. Çok korkuyorum ama cesaretim korkumdan çok daha büyük” gibi bir gerekçesi var mesela bir katılımcı adayının.
Ve orası da Türkiye...
Aslında önemli olan nedeni de değil...
Şikayet ettiğiniz, kızdığınız, size kendinizi kıstırılmış hissettiren ne varsa ortalıkta, onlara bir ses çıkarma yolu bulmanız. Herkesin gerekçesi de, çözümü de kendisine özel biricik. Böyle sanatın ‘içine tükürmek’ isteyenler olmaz mı? Olur...
Onların yöntemi de kendilerine özel...