Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

RTÜK ceza kesmekte sınır tanımıyor. Bira şişeleri ve Küba puroları son kurbanlar... İyisi mi biz kendi kırılgan kabuğumuza kapanalım, hiçbir dış etken tarafından uyandırılmadan milli ve manevi değerlerimizle baş başa yaşayalım


Her RTÜK haberi gördüğümde içim daralmaya başladı. Eskiden gülüyordum bazılarına, artık komik tarafı da kalmadı. Gördükleri her şeye çatır çatır ceza kesiyorlar. Kızlar kısa etek giydi, hop uyarı, dolapta içki şişesi göründü, kızla erkek ‘şehvetli’ öpüştü, komedi dizisinde sözcükler deforme edildi, uyarı, uyarı, uyarı.
Devamlı önümüzü iliklememiz, silkinip silkinip kendimize gelmemiz gerekiyor. Yayınlar ‘Toplumun milli ve manevi değerlerine ve Türk aile yapısına aykırı olamaz’ çünkü.

Haberin Devamı
Tütün saran kız göstermek yasak
En son baktım, ‘Melekler Korusun’ dizisine ceza gelmiş. Yayından kalktıktan sonra. Dizi biter, ceza bitmez. Ne oldu da milli ve manevi değerler incinmeye yüz tuttu acaba diye baktım, gençlerin elinde bira şişesi varmış! Aman Allah’ım!
RTÜK üyelerinin konu gündeme geldiğinde ceza önerisini reddettiğini okumuştum kısa süre önce gazetede, içime su serpilmişti. Hâlâ ekranda bira şişesi gören gencin alkolik olmayacağını bilen birileri var kurulda diye.
Lakin adını sıkça duyduğumuz, hani şu Aysun Kayacı’nın dudaklarına da ceza kesilmesini talep eden RTÜK Başkanvekili İlhan Yerlikaya karara itiraz edip “Alkol görüntülü sahneler, yayın saati itibariyle gençleri alkol alma konusunda eğilimli yapmaya teşvik etmektedir.” buyurmuş.
Ne oluyor tabii o zaman? Türk aile yapısı inciniyor.
Bu nasıl bir Türk ailesidir hakikaten merak ediyorum. O kadar narin bir yapısı var ki, her gördüğünden etkileniyor, hemen kırılıp dökülüyor. Pek sağlam temelleri olmadığını tahmin ediyoruz, çünkü çatırdamaya bahane arıyor. Ve çoluk çocuk hemen gördükleri ‘zararlı’ maddenin peşine düşüyor. Artık bu içki olur, sigara olur, aşk meşk olur, hepsi mümkün.

SKY Türk’e 50 bin TL ceza
Sigara demişken, ‘Melekler Korusun’a bira şişesi cezası kesen RTÜK’ün tarihe geçecek kararlarından bir diğerine de değinmek istiyorum: Ayhan Sicimoğlu’nun Küba’yı tanıtan ‘Renkler’ programı nedeniyle de SKY Türk’e 50 bin TL ceza kesiyor RTÜK!
Neden dersiniz? Küba purolarının imal edildiği fabrika ve tütün saran Kübalı kızlar göründü diye! Ama pes gerçekten. Düşünün ki buna Zahit Akman bile karşı çıkmış. Ama kazanan gene ‘yasakçı’ kanat.
Öyle ya, ya gençler gruplar halinde puro peşine düşerse? O kadar salak ki bu gençler zaten filmlerdeki adamların ağzındaki buzlu camdan niye duman çıktığını da anlamıyorlar, o ‘amca’ların, ‘teyze’lerin kendiliğinden öyle ağızları buzlu ve dumanlı sanıyorlar.
Bir ülke üzerine belgesel yapılacak, o ülkenin en ünlü özelliklerinden birinden söz edilmeyecek. ‘Beklenen bu herhalde’ diyeceğim, ama bence beklenen zaten o belgeselin hiç yapılmaması. Ne gerek var, dünyanın çeşitli ülkelerinden haberdar olacağız da ne olacak? İyisi mi biz kendi kırılgan kabuğumuza kapanalım, hiçbir dış etken tarafından uyandırılmadan milli ve manevi değerlerimizle baş başa yaşayalım.


Anlamlı bir yaşam için...
Geçen yıl Hürriyet treninin istasyonlarından birinde izlemiştim onu. ‘Bir İnsan Bin İnsan’ idi söyleşininin adı. Karşısındaki koltukları dolduran insanların gözlerinin içine bakarak bütün açıklığıyla kendi yaşamını anlatıyordu. Ve hepimiz o anda kendi hikayemizi dinliyorduk sanki.
Nurdoğan Arkış, bir sosyolog, bir eğitimci. Bana sorarsanız kendi hayatında sıkça aldığı cesur kararlarla bir ‘devrimci’.
Yıllar önce Milli Prodüktivite Merkezi’nde güvenli bir işi, ‘rahat’ bir yaşamı varken her şeyin değişmesini, aslında bir ‘bilinmez’i göze alarak Doğan Cüceloğlu’yla ‘İnsan İnsana’ adlı eğitim ve danışmanlık şirketinde çalışmaya başlamış. 2002’den beri de tek başına sürdürüyor öğrenme ve öğrendiklerini paylaşma serüvenini.
Onun seminerlerine katılanların, bir şekilde sohbet etme olanağı bulanların hayatında, tabii ki karşısındakinin isteği ölçüsünde bir kapı açılır. Oradan çıkmak artık size kalmıştır.
Bugün, Şeşen Ailesi’nin kaybettikleri güzel oğulları anısına kurup birbirinden faydalı faaliyetlere imza attıkları Serhan Şeşen Müzik, Felsefe ve Yaşama Saygı Derneği’nde bir semineri var Nurdoğan Arkış’ın. Saat 10.00’da başlıyor. ‘Anlamlı bir yaşam için liderlik’, başlığı. Eğer erken saatlerde okursanız belki yetişe-bilirsiniz. Veya orada zaman zaman yaptığı başka bir seminere katılmak üzere bilgi alabilirsiniz. Ya da sadece böyle bir derneğin ve böyle bir insanın varlığından haberdar olursunuz, bu da kardır. Derneğin numarası 0216 680 10 00.