Yurdum için 'seks ve şehir' zamanı
Bridget Jones'ların, Sex and the City'lerin en moda dönemi geçti gerçi ama şimdi de bizde zamanı geldi anlaşılan. Zira 'Romantik Komedi', tam da o 'kentli genç kadın' filmlerinin kodlarını kullanan bir... Adı üstünde işte, romantik komedi.
Reklamdan gelen ve parlak renkleriyle, mekanlarıyla, çekimleriyle geldiği yeri hiç inkar etmeyen bir yönetmeni var filmin, asıl ismi Hakan Kırvavaç fakat Ketche adını kullanıyor. Kahramanlarımız, içlerinden birinin (Zeynep - Burcu Kara) düğün gününde tanıdığımız üç genç kadın. Kalan ikisinden birinin (Esra - Sedef Avcı) hödük bir sevgilisi, ötekinin (Didem - Sinem Kobal) ise ideal erkeği bulma hayalleri var.
Esra bir günde önce nefret ettiği işini, sonra ona dünyayı dar, özgüvenini yerle bir eden sevgilisini bırakıp yeni bir hayata yelken açıyor. Bir reklam ajansında bulduğu iş, ona aşkı da getiriyor. Hatta ev arkadaşı Didem'e de.
İki de erkek karakteri var filmin: Şaşırtıcı derecede tutarlı ve aşık bir erkek olan reklamcı Mert (Artık Issız Adam'lıktan istifa eden Cemal Hünal), ünlü bir dizi oyuncusu olduğu halde kızlarımız tarafından niye tanınmadığını anlayamadığımız kuzeni Cem (Son dönemin parlayan yıldızlarından Engin Altan Düzyatan). Bir de sürekli kız peşinde koşan son derece antipatik bir tip olan Yiğit (Bu tür rollerde son derece başarılı olan Gürgen Öz) var yanlarında.
Kızların gece kulübü sahibi gay arkadaşları ile 'Sex and the City' tablosu tamamlanıyor. Ve o kulüpte kahramanlarımızın yolları kesişiyor. İçinden bol Mojito, bilumum 'trendy' vaziyet geçen, anlattığı renkli hayatın hakkını veren bir hikaye başlıyor böylece.
Sürüyle noktaya takılıyor insan filmde ister istemez. Cem ile Didem'in mesela, tam aşkları başlayacakken niye ortadan kaybolduklarını, bizim niye ikisini bir daha ancak finalde gördüğümüzü anlamak mümkün değil. Daha doğrusu mümkün, tahminen uzun gelmiş, kurguda kırpılmış. Ama işte 'Sex and the City' de aynı anda birkaç hikaye anlatıyor, hiçbirini böyle havada bırakmadığı için o kadar başarılı oluyor.
Sedef Avcı bu filmin en hoş yanlarından biri. 'Ezel' dizisinde fazla 'cici' bir Bahar olarak izliyoruz kendisini, bu filmin başrolünde ise çok sade bir oyunculuğu var, çok da doğal.
Bir de diyaloglar çok sahici. Filmin büyük bölümünün geçtiği reklam ajansının atmosferi de öyle. Yönetmenin bildiği dünyayı anlatması isabet olmuş. Kadın dünyası konusunda da belli ki gayet 'içeriden' tüyolar almış. Kadını anlattığını iddia eden bir dolu erkek bakışlı iş gibi değil.
Neticede eğlenceli bir film. 'Sex and the City'nin filminden memnun çıktıysanız, 'Romantik Komedi' de tüm aksayan yönlerine rağmen sizi mutlu edecektir. Dizisindeki tadı ise asla beklemeyin tabii.