Parfüm, kıyafet üzerine sıkılan bir aksesuvardan daha fazlası. Tarihi insanlık kadar eski olan parfüm, kişiyi hatırlatan bir kartvizit gibi... Bu kartvizite ne yazılacağı ise sizin elinizde
Herkes Marilyn Monroe’nun 1950’li yılların başında, bir röportajda, kendisine yöneltilen “Geceleri neyle uyuyorsunuz?” sorusuna verdiği “Birkaç damla Chanel No5” cevabını bilir... Monroe’nun hayata vedasından yıllar sonra bile bir stil ikonu olarak anılmasının sebeplerinden biri de, sadece görüntüsüyle değil, kokusuyla da hatırlanmasından gelir.
Latince’de “Söz uçar yazı kalır” deyimi gibi koku da hafızalarda aynen bu etkiyi yaratır.
Parfüm, kadın ve erkekler için sadece giyindikten sonra sıkılacak kozmetik bir ürün olmanın çok daha ötesinde bir stil tamamlayıcısı....
HER ŞEYİ ÖNCE KOKLAR SONRA GÖRÜRÜZ
Burada önemli olan sadece güzel kokmak değil, kendi tarzını yaratmak. İnsanlar sizi, yüzünüzü ya da saçınızın rengini unutabilirler ama kokunuz her karşılaştığınız kişinin zihninde silinmeyen kartvizitiniz olur. Çünkü koku alma, insanın uykusunda bile çalışan en önemli duyusu.
Bir insan, bitki, mekan ya da eşyayla ilk etkileşim görüntüden ziyade kokuyla başlar.
İNSANLIK KADAR ESKİ
Latince ‘uçucu’ anlamına gelen kelimeden türetilmiş olan kokunun tarihi, insanoğlunun yaratılışı kadar eskiye dayanır.
M.Ö 5000’li yıllarda Mısır’da Güneş tanrıları Ra için kokulu bitkiler yakılarak ezilir ve dinsel törenlerde kullanılırdı. Bu kokuların havada mesaj taşıdığına inanılırdı.
Eski Yunan’da da savaş kahramanlarının adaleleri kafuru ile ısıtılır, kadınlarsa vücutlarını aromatik esanslarla ovarlardı. Kokunun sağlık ve kozmetikte kullanılmaya başlanması da yine uzun bir geçmişe sahip.
Antropologlar ilk insanın kokuyu ağaç zamk ve reçinelerini yakarak elde ettiğini belirtiyor.
İnsan duyguları, ruhu ve hatta kimyası üzerine etkileri anlaşıldıkça koku, bir tedavi metodu olarak tıbbi amaçlarla kullanılmaya başlandı.
Örneğin Mısır’da kullanılan ‘kyphi’ hipnoz edici, uyku getirici, kaygı giderici ve astımı tedavi edici olarak kullanılırdı. Bu özelliklerinden ötürü kokular, aynı zamanda dini ayinlerin de önemli bir parçasıydı.
1800’LÜ YILLARDA KOKU SEKTÖRÜ OLUŞTU
1. Yüzyıl’da Romalılar’ın koku veren maddelerin ve bitkilerin ticaretine başlamaları ile koku, bugünkü merkezi olan Fransa’ya kadar ulaştı.
İlk defa 1867’de Paris’te uluslar- arası bir sergide, kokular tıbbi amaç dışında halka sunuldu; bağımsız bir ‘kozmetik’ sektörü oluştu.
Yine Fransa’da, 1868’de, ilk ‘sentetik’ kokular üretilmeye başlandı. Böylece koku, tıbbi ve dini amaçlar dışında kullanılmaya başlandı.
GÜZEL KOKMANIN BAŞKA YOLLARI DA VAR...
Eğer parfüm süremeyenlerdenseniz, güzel kokma şansınız hala var...
Geliştirilen parfümlü ürünlerle görünmez imzanızı üzerinizde taşımanız mümkün...
GÜNDE 23 BiN KERE KOKLUYORUZ
Koku, hayatımızın ortak öğelerinden biri çünkü hepimiz yaşamak için nefes almak zorundayız. Nefesi almamız iki saniye, vermemiz ise üç saniye sürer. Günde 23 bin kere tekrarladığımız, beş saniyelik bir işlem hayatta kalmamızı sağlar.
Nefes aldığımızda burnumuza koku molekülleri de girer. Anılar, belleklere koku dosyalarıyla birlikte yazıldığı için, kokular insanlara bir anda unuttukları pek çok görüntü ve ayrıntıyı anımsatır.
Araştırmalara göre, koku alma duyusu doğrudan beyindeki merkezleri uyarır ve bu merkezler kendi iç sistemleriyle iletişim kurar. Yani kokular duygularla bağlantılı ve insanların ruh hali üzerinde büyük etkisi var.
HER YERDE KULLANIYORUZ
Koku sadece kişisel değil, ortak kullanım alanları için de vazgeçilmez bir öğe haline geldi:
- Lüks segmentteki otel ve butiklerde başlayan, mekana özel üretilen parfümlerin kullanımı artıyor.
- Evlerde kullanılan oda kokuları ve kokulu mumlar dekorasyon kadar büyük önem taşımaya başladı.
- Kozmetik sektörünün büyümesiyle kullanım alanları genişledi.
- Modern yaşamın gerginliğine karşı, insanları sakinleştirmek hatta rahatsızlıklarından kurtulmalarını sağlamak için çeşitli arayışlar sonucunda binlerce yıllık aromaterapi geleneği yeniden keşfediliyor.
- Koku sanatı kişisel parfüm pazarının hızla büyümesini sağlıyor, bu alanda yapılan büyük yatırımların ışığında elde edilen verilerden pazarlama iletişimi için de yararlanılıyor ve satış noktalarında koku mimarisi giderek önemli bir alan haline geliyor.
KiM HANGi PARFÜMÜ KULLANIYOR ?
Mariah Carey:
Cristalle de Chanel
Cameron Diaz:
Petite Chéried’Annick Goutal
Nicole Kidman:
Eaudu Sudd’Annick Goutal
Shakira:
Petits et Maman de Bulgari
Jennifer Aniston:
Anaîs Anaîs de Cacharel
Kate Winslet:
J’adore de Dior
Gwyneth Paltrow:
Spring Flowers de Creed
HANGiSi DAHA KALICI?
Eau de parfum’de, esans konsantrasyonu has parfüme göre daha az. Ancak diğer formlara göre daha yüksek, bu nedenle de kalıcı. Esans içeriği daha az olan bir başka form ise Eau de Toilet.