Bu akşam ‘Her Şeye Rağmen’ diye bir dönem dizisi başlıyor. Can Nergis başrolde. Tam 6 ay önce ‘Uzakdoğulular’ın bayıldığı Türk’ diye yazmıştım onu. Her şey aynı gün yazımı okuyan Tomris Giritlioğlu’ndan gelen telefonla başladı
Hiç ummadığınız bir anda hayatınız tamamen değişebiliyor. Hiç aklınıza gelmeyecek tesadüfler sonucu kendinizi bambaşka bir yerde bulabiliyorsunuz. Bazen de böyle bir değişimde hiç farkında olmadan ufak bir rol oynuyorsunuz. Bu bile değişim kadar sizi etkiliyor.
Tam 6 ay önce, 6 Eylül’de İstanbul U2 ile yıkılırken, ‘Uzakdoğulular’ın bayıldığı Türk’ diye bir yazı yazmıştım. Ortadoğu’da Kıvanç Tatlıtuğ neyse, Uzakdoğu’da da Can Nergis öyle demiştim.
Önce bir hatırlatma yapalım, Can’ı tanıyalım. Can Nergis 24 yaşında, çok ama çok yakışıklı. Nişantaşı’nda doğmuş büyümüş. Neslihan Yargıcı’nın yeğeni. Daha 18 yaşında çalışmak için Çin’e gidiyor. Sonra kendisini Tayland’da buluyor. İşte o zamanlar ben de onunla Phuket’te tanışıyorum. O zaman modellik yapmıyor, turizm sektöründe çalışıyor ve onu gören herkes “Yazık oluyor, kesinlikle modellik yapmalı” diyor.
Tayland’a bir sonraki gelişimde Can Bangkok’a taşınmış ve Uzakdoğu’da başarılı bir model olmuş bile. Bütün dünyada yayınlanan Korean Air ve LG reklamlarında da oynamış. Reklamları Can’la birlikte şaşkınlıkla izleyip sonra da bunu yazmıştım.
Yazının sonunu aynen aktarıyorum. “Can bir süre daha Tayland’da çalışıp sonra Türkiye’ye dönmeye kararlı. Modellikten sonra gözü oyunculukta. Bizde dizi yıldızları önce Türkiye’de tanınıyor, sonra Ortadoğu’da. Can’da durum tam tersi. O önce Uzakdoğu’da tanındı, yakında da Türkiye’de tanınacak, göreceksiniz.”
6 ayda neler oldu?
Yazıyı böyle bitirirken her şeyin bu kadar çabuk olacağının ne ben ne de Can farkındaydık. Tam 6 ayda Can, Tayland’dan Türkiye’ye taşındı ve neler neler oldu...
Her şey bir telefonla başladı. Yazının Cadde’de çıktığı sabah telefonum çaldı. O sırada tam da Bali’nin Ubud bölgesindeydim. Hani ‘Eat Pray Love’da yazar Elizabeth’in şifacılarıyla tanıştığı, enerjinin en yüksek olduğuna inanılan yerde. Ben de şifacıların peşindeydim, ama gelen telefonla heyecandan her şeyi unuttum. Sonra şifacıları bulmak için iki saatlik yolu tekrar gitmem gerekti.
Tomris Giritlioğlu derse olur!
Arayan Tomris Giritlioğlu’ydu. Tomris Hanım’la önceden bir tanışıklığımız yok. Ama tabii ki yaptığı işlerin sıkı bir takipçisiyim. Filmlerini de, dizilerini de heyecanla beklerim. Tomris Giritlioğlu’nun işlerini bilmeyen zaten yok. Kendisi yönetmen, senaryo yazarı, yapımcı ve proje tasarımcısı. ‘Salkım Hanım’ın Taneleri’, ‘Güz Sancısı’ gibi filmlerde de ‘Çemberimde Gül Oya’, ‘Ihlamurlar Altında’, ‘Hatırla Sevgili’, ‘Asi’, ‘Bu Kalp Seni Unutur Mu?’ ve ‘Gönülçelen’ gibi dizilerde de hep onun imzası var. Birçok oyuncuyu yoktan var eden de ta kendisi. Beren Saat boşuna demedi, “Benim hayatımı değiştiren Tomris Giritlioğlu’dur” diye.
Ubud’da telefonun öbür ucunda Tomris Hanım’ın söylediklerini duyunca ne kadar heyecanlandığımı asla unutamam. Tomris Hanım da bir o kadar heyecanlıydı. “Yazınızı okudum. Fotoğraftan da çok etkilendim” diye başladı. “Bir star keşfettiniz! Ben Can Nergis’le hemen irtibata geçmek istiyorum. Tam ona uygun bir projem var. Onu star yapacağım” dedi. Ben sanki bana başrol teklif edilmiş gibi oldum, elim ayağım birbirine dolandı. Hemen Can’ı arayıp durumu anlattım. Sonra da birbirlerine telefonlarını verip aradan çekildim.
Bu kadar heyecanlanmamın nedeni belliydi, Tomris Giritlioğlu “Star olacak” derse, olur. Bunu hepimiz biliyoruz.
Bir yazıyla, Can’ın hiç de beğenmediği, evde öylesine çekilmiş bir fotoğrafıyla onların buluşmasında minik de olsa bir katkım olduğu için çok mutlu oldum. Çünkü hep biliyordum ki Can’ın gönlünde yatan Türkiye’ye dönmek ve iyi bir oyuncu olmak.
Sevdiğiniz bir insanın hayallerinin gerçekleştiğini görmek her bakımdan sevindirici ve tabii umut verici. Hayatta hiç beklenmedik, güzel şeyler de oluyor işte.
Yine de tedbiri elden bırakmadım. Görüşmeler devam ederken Can’la her konuştuğumuzda “Bakalım, deneme çekimleri nasıl geçecek?” deyip durdum. “Tamam bu iş oldu” deyip de hayalkırıklığı yaşamasından korktum.
Sonra Can role hazırlanmaya başladı. Biraz kilo aldı, saçı kesildi, bıyık bıraktı. Deneme çekimleri iyi geçti ve sonunda asıl çekimler Ayvalık’ta başladı.
‘Her Şeye Rağmen’ bu akşam başlıyor
Şimdi artık daha da çok heyecanlıyım. Çünkü o bahsedilen proje bugün ilk kez ekranlarda. Bu akşam atv’de saat 20.00’de, yani ‘Ezel’den hemen önce, başlıyor. Adı ‘Her Şeye Rağmen’. Bir dönem dizisi. 1930’lu-1940’lı yıllarda geçiyor. Çekimler Cunda‘da yapılıyor. Bu dizi için özel bir kasaba bile kuruldu. Oyuncuları henüz tanımıyoruz ama çok yakında hepsini tanıyacağız. Dönem dizisinde inandırıcılık için tanınmamış oyuncularla çalışmak bir avantaj zaten.
Bu dizinin arkasında çok güçlü bir ekip var, Tomris Giritlioğlu, Şükrü Avşar ve ‘Hatırla Sevgili’nin de yönetmenliğini yapmış olan Ümmü Burhan... Böyle bir ekipten çok iyi bir iş çıkacağına eminim. Saatin 20.00 olmasını nasıl heyecanla beklediğimi anlatamam. Siz de mutlaka izleyin, bakalım nasıl bulacaksınız.