Yarınki seçimleri beklemenize, sabaha kadar uyanık kalmanıza gerek yok. Yeni Amerikan Başkanı’nın Barack Obama olacağını artık neredeyse biliyoruz. ABD’de erken oylama yapıldı. Çoğu Obama’ya oy verdi. Hatta daha önceki yıllarda hiç oy kullanmayan bir kesim de Obama için oy kullandı. TV8’de Haluk Şahin’in programında sokaktaki insanlara hangi adayı destekledikleri sorulmuş. Türk halkı Obama’yı destekliyor. Ağlayanı, zor durumda olanı, ezileni severiz zaten. Tv dizilerimizden de belli oluyor bu. O yüzden Obama’yı desteklememiz normal. Üstelik baksanıza Obama bir de Müslüman kardeşimiz çıktı. İşi bilenler ekibinin, özellikle de ekonomistlerinin çok iyi olduğunu konuşuyor. Hillary Clinton’ı da dışişleri bakanı yaparsa kimse tutamaz onu. Halasının ABD’de kaçak yaşaması bile durumu değiştirmez.
Kadınların savaşı
McCain’in oylarını ilk başta zıplatan Başkan Yardımcısı adayı Sarah Palin şimdi de oyları düşürmüş durumda. 5 çocuk annesi, down sendromlu bebek sahibi, orduda oğlu olan, kürtaja karşı Alaska Valisi Palin, 17 yaşındaki kızının hamileliğinden etkilenmedi. Ama daha sonra aşırı hırsı, kılık kıyafete harcadığı astronomik rakamlar ve tabii bu paraları partinin kasasından alması ve ablasının boşandığı kocasını valilik yetkilerini kullanarak işten çıkartırması sonucu epey oy kaybetti. McCain’in zengin karısı Cindy’yi çok zarif bulsak da kocasının kampanyası için güzel fotoğraf vermek dışında pek bir şey yapamadı.
Oysa Michelle Obama sonlara doğru açıldı. İyi ve güçlü bir destek oldu. Uzun bir süre donanımına yakışmayacak şekilde sessizdi. Avukat olmasına rağmen sustu. Kendi cebinden yaptığı şıklığı hayranlık uyandırdı. Waldorf Astoria’da oda servisinden söylediği ıstakoz, havyar ve şampanya üçlüsü bile bu yoktan var olan imajını bozmaya yetmedi.
Başta Hollywood olmak üzere herkes Obama’yı destekliyor. Heidi Klum ve Seal, Obama seçilemezse ABD’yi terk edeceklerini açıkladı. Hatta Obama’nın kampanyasına Türkiye’den de bağış yapanlar var. Zenci bir ABD başkanını sadece filmlerde göreceğimizi sanırdık. Oysa nihayet son derece konservatif olan Amerika bile böyle bir değişikliğe hazırım diyor.
Gerçi Obama da gelse, son dakika atağı yapan McCain de gelse biliyoruz ki sevilecek. Çünkü Bush’tan sonra, gelen gideni aratır durumu olması mümkün değil.
Üzmez’i televizyonda görmek istemiyorum!
Hüseyin Üzmez diye çok korkunç bir adam ortalarda dolaşıyor. Adli Tıp ve mahkeme çok büyük bir hata yaparak onu hayatımıza soktu.
Canlı yayında haber spikerine “Ben gazeteci vurmuş adamım” diye övünüyor, ertesi gün başka kanalda “14 yaşındaki kız reşittir, onunla birlikte olmak günah değildir” buyuruyor. Televizyondaki bütün tartışma programlarında “pedofili hastası” deniliyor. AKP’li milletvekilleri dahil herkes onun hasta olduğunu kabul ediyor. Ondan nefret ediyor. En yakın zamanda cezasını çekmesini istiyor.
İyi de, bu kadar tepki duyduğumuz bu adam niye her gün bir televizyon kanalında boy gösteriyor? Ben şahsen televizyona çıkarılacak kadar, sonsuz söz hakkı tanınacak kadar ona değer verilmesini anlamıyorum. Artık Hüseyin Üzmez’i televizyonda görmek istemiyorum. Benim gibi düşünenlerin çok sayıda olduğuna eminim. Siz ne diyorsunuz?
Basın mı yalancı, ünlüler mi?
Magazin basınının işi çok zor. Yüzde yüz emin oldukları bir haber yaparlar. Kaynakları sağlamdır ya da gözleriyle görmüşlerdir. Ama bir anda yalancı durumuna düşebilirler. Haberde adı geçen iki kişi anlaşıp da yazılanları bir ağızdan yalanlayınca yapacak bir şey ne yazık ki kalmaz. Hem kadın hem adam “Yok öyle bir şey” diyorsa iş bitmiştir. Yalancı basın, asparagas haber... Oysa ateş olmayan yerden duman çıkmaz demiş atalarımız. Var bir bildikleri işte.
Önce Ece Erken kocasından dayak yediği haberlerini yalanladı, sonra yalan dediği haberleri mahkeme dosyasına kendi koydu ve doğru olduğunu kabul etti. Tamer Karadağlı Antalya’da görüntülenip de “arkadaşız” dediğinde aynı şeyi hissettim. Doğru mudur, değil midir bilemem ama görüntülerden sadece arkadaşça sohbet ettikleri açıklaması nedense bana inandırıcı gelmiyor.
Şimdi de asıl bomba Halit Ergenç’in boşanması... Herkes bu boşanmayı konuşurken, maddi anlaşmazlıklar yüzünden uzadığı söylenirken Halit Ergenç’in Bergüzar Korel ile birlikte olduğu iddia edildi. Biliyorsunuz, Bergüzar Korel ve Tan Sağtürk bu söylentiyi yalanladı. Bu durumda Halit Ergenç’in tavrı da çok netti, “Mutlu bir evliliğim var, evli barklı bir adam böyle şey yapmaz” dedi. Daha 1 ay geçmedi. Bugün boşanma davası başlıyor. Artık magazincileri harcamayalım, her yalanlanan haberin palavra olduğunu düşünmeyelim. Çünkü ünlüler de gözlerini kırpmadan yalan söyleyebiliyor.