Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tatilin ilk günlerinde Bodrum’da en çok konuşulan şey Cennet Koyu’nda açılan Blue Marlin İbiza’nın fiyatları oldu.
65 liralık yeşil salata, 95 liralık pizza, 125 liralık ızgara somon, 225 liralık ızgara çipura, 410 liralık ıstakozlu menü...
Şimdiye kadar, Blue Marlin gibi İbiza’nın önemli bir beach club markasının Türkiye’ye yatırım yapmasının ne kadar önemli olduğunu konuştuk.
Yatırım Alchemy Project adlı Ortadoğulu bir organizasyon firmasına ait.
Alchemy Project’in CEO’su Mac S. Far ile açılışta tanıştık, kendisi fiyatların yüksek olduğunu kabul etse de yemekler çok lezzetli diyor.
Mutfak, Tom’s Kitchen ve Nopa’dan tanıdığımız şef Deniz Ahmet Köse’ye emanet.
Yemekler iyi ama bu fiyatlardan beklenenin altında.
Zaten söz konusu, çıkardığı DJ’leriyle öne çıkan bir beach club, fine dining bir restoran değil.

Bu fiyatlar daha çok konuşulur
İşte o noktada da kulübün İbiza’dan müdavimleri DJ line-up’ından şikâyet ediyor, “Murat Tokuz gibi İstanbul’da, Bodrum’da, Çeşme’de, her yerde dinleyebileceğimiz DJ’ler çalacaksa, neden Blue Marlin farkı ödeyelim?” diyenler var.
Böyle bir açılışta dünya çapında DJ’lerin gelmesi bekleniyordu tabii. Cumartesi akşamki açılıştan sonra pazar akşamüstü Blue Marlin boştu.
Nedeni ortada.
Oysa Blue Marlin gibi markaların Bodrum’da yaşaması turizm sektörü için önemli, hem istihdam sağladığı için hem de Bodrum’un tanıtımına katkıda bulunduğu için.
Eğer bu yazı iyi geçirmeyip de, gelecek yaz devam etmek istemezlerse, her Türkiye’ye gelip giden yabancı marka gibi teröre, turizm krizine bağlanacak başarısızlıklar.
Oysa ülke şartlarından önce, kendilerine dönüp bakmalılar. Nerede hata yapıldığını görüp bir an önce düzeltmekte fayda var.
Mandarin’de Vittorio farkı
Blue Marlin’in hemen yanında ise Mandarin Oriental’in plajı Blue Beach var. Otel bu yaz Blue Beach’in mutfağını Papermoon, Vittorio ve Fiamma’dan tanıdığımız İtalyan şef Vittorio Sindoni’ye emanet etmiş.
Hem müşterilerle tek tek ilgileniyor, hem de yemekler daha önceye göre çok başarılı.

Haberin Devamı

Zuma-Fenix-Anjelique üçlemesi

Haberin Devamı

Londra kökenli Japon zinciri Zuma ile Bodrumlu Xuma Beach’in isim savaşı uzun bir mücadele sonunda çözülmüştü.
Şimdi ise Zuma’nın İstanbul’dan sonra Bodrum’da da, eski Nobu’nun yerinde bir şube açmasıyla yeni bir karışıklık yaşanıyor.
Zuma’ya gidiyorum deyince hemen arkasından marinaya diye bir de açıklama yapmak gerekiyor. Nobu’dan sonra sonsuz havuzu ve şahane manzarayı öne çıkarmış Zuma.
Yemek ve kokteyl fiyatları da Nobu kadar astronomik değil.
Zuma’dan sonra Fenix’e geçiyoruz. Fenix, İstanbul’daki Zeynep Fadıllıoğlu imzalı dekorunu neredeyse olduğu gibi Bodrum’a taşımış.
Cipriani’nin eski yerinde olduğunuzu unutuyorsunuz.
Yemekler 29 grubunda her zaman olduğu gibi çok iyi.
Fiyatlar aynı ayardaki restoranlara göre bir tık daha iyi, böyle kalmalı.
Müzik Engin Yelkenci’ye emanet, bu müzikle ve barıyla yemek öncesi ve sonrası için de iyi bir seçenek olmuş.
Sonrasında Anjelique’e de uğruyoruz.
Anjelique’in girişine bir X-ray konulmuş, çantalar x-ray’den geçiriliyor.
Dekor Fenix’te olduğu gibi Zeynep Fadıllıoğlu imzalı.
Halikarnasvari ışıklar nedeniyle her ne kadar tam olarak görünmese de...
Anjelique’teki Antonis Remos gecesi için eylülü beklemek gerekiyor.
Bodrum izlenimleriyle perşembe devam edeceğiz.
İyi bayramlar!