Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İstanbul İstanbul olalı hiç görmedi böyle hafta sonu. Herkese hitap edecek bir etkinlik var. Bir yanda Akbank 19. Caz Festivali, bir yanda Filmekimi, bir yanda da Fashionable İstanbul.

Cavalli’den Missoni’ye...
Fashionable İstanbul’u ilk Nihat Odabaşı’nın çektiği Bar Refaeli fotoğraflarıyla duyduk. Yarın gece kırmızı halı geçişi ve Roberto Cavalli defilesiyle başlıyor. Cumartesi Gianfranco Ferre ve Salvatore Ferragamo defileleri var. Pazar ise Vivienne Westwood ve Missoni defileleriyle kapanış yapılacak.
Moda haftalarının yanında mini bir organizasyon Fashionable İstanbul. Yine de herkes bu organizasyon için umutlu. Bruce Willis’dan Jessica Stam’e çok ünlü isimler İstanbul’a bekleniyor. Modacılar da tabii ki teşrif edecek.
İstanbul Fashion Days’deki aksiliklerden sonra bu defa kimsenin defileleri izlemek için saç saça baş başa girmemesini diliyorum. Kalabalıktan bunalıp bazı defileleri izleyememiştim bile.

Hiç Türk moda tasarımcısı yok mu?
Şimdi çok önemli modacıların defilelerinin olması tabii ki heyecan verici. Ama dünyaca ünlü firmaların yanında bir Türk firmasının ya da tasarımcısının olmaması ise utanç verici.
Fashionable İstanbul, İstanbul’un tanıtımı için iyi bir adım olsa da, her modacıyım diyen katılamasa da Türkiye’den de orada görmek isteyeceğimiz isimler pekâla var. Hüseyin Çağlayan, Rıfat Özbek, Dice Kayek, Bora Aksu... Uluslararası olanlardan en azından birini diğer büyük isimlerin yanında görmek isterdim.
Evet, bu organizasyonun ilki. Daha sonraki yıllarda daha da gelişeceğine eminim. Organizatörler bu etkinliğe layık bir Türk tasarımcı bulamadılar mı, yoksa kimseyi kırmamak için böyle basit bir çözüme mi gittiler bilemiyorum. Belki de sadece bir organizasyon eksikliği...
Gönül isterdi ki İtalyan ya da İngiliz modacıların yanında bir de yerli isim görelim. Kendi markalarımıza ve isimlerimize de yabancı markalar kadar sahip çıkalım.
Bu önemli eksiğe rağmen Fashionable İstanbul’u merakla bekliyorum. Dolmabahçe Sarayı açıklarında, deniz üstünde kurulan podyum bile bunun için yeterli.
23-25 Ekim arası İstanbul defilelerle olduğu kadar partilerle de çok konuşulacak. W’dan Reina’ya birçok önemli mekânda özel partiler olacak.
Afrodisias’a gölge düşmesin!
Afrodisias’ın açılışı da bu hafta sonu. Antik şehrin müzesi yenilendi. Müze, Geyre Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç’un ev sahipliğinde 24 Ekim Cumartesi günü açılacak. Umarım Fashionable İstanbul Afrodisias’a gölge düşürmez.


Filmekimi’nde kaçırmamanız gerekenler
Bu hafta sonunun diğer bir önemli etkinliği ise Filmekimi. İşte size hap program...
22 Ekim Perşembe: Sophie Marceau ve Monica Bellucci’nin başrollerini paylaştığı ‘Dönüşüm’ün Maçka Gmall’da ek gösterimi var.
23 Ekim Cuma: ‘Piyano’nun yönetmeni Jane Campion’un son filmi ‘Parlak Yıldız’ Maçka Gmall’da.
24 Ekim Cumartesi: Benicio Del Toro’ya 2008 Cannes En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandıran Steven Soderbergh imzalı ‘Che’ Emek’te, kaçırmayın.
Gmall’da ise Michael Moore’un son belgeseli ‘Kapitalizm: Bir Aşk Hikâyesi’ var.
25 Ekim Pazar: Galası bugün yapılacak olan, Theo Angelopoulos imzalı ‘Zamanın Tozu’na bilet bulamadıysanız üzülmeyin. Pazar gecesi de Emek’te izleyebilirsiniz.


Caz Festivali için son dakika önerileri
Filmekimi gibi Caz Festivali de bu pazar bitiyor. Son günler için önerilerle bitirelim.
22 Ekim Perşembe: Avangart cazın yaratıcısı, piyanist Cecil Taylor Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda. Japon müzisyen Aki Takase ise Babylon’da.
23 Ekim Cuma: Grammy ödüllü, saksafon sanatçısı Joe Lovano Cemal Reşit Rey’de. Amerikalı vokal Jose James ise Babylon’da. Gecenin izlerleyen saatlerinde de DJ Yakuza set başında.
24 Ekim Cumartesi: Usta perküsyoncu Mariyln Mazur Cemal Reşit Rey’de. Sonrasında Kamerunlu basçı Richard Bona da Cemal Reşit Rey’de.