Hafta sonu tatilini Trabzon’da geçirecek olmak beni çok heyecanlandırıyor. Nihayet Karadeniz’i göreceğim
Avrupa turnesinden sonra Anadolu turnem başlıyor. Siz bu satırları okurken ben Trabzon’da olacağım. Kocam ve 10 kişilik arkadaş grubumuzla sabah yedi uçağına atlayıp Trabzon’a gidiyoruz. Evet, doğru tahmin Trabzonspor-Galatasaray maçı için. Hayır, deplasman maçlarını bile kaçırmayan koyu bir Galatasaraylı değilim. Tam tersine doğuştan bir Fenerli olarak bugün Trabzonspor’u destekliyorum.
Karadeniz’i görmemiş olmak utanç verici
Beni maçtan daha çok heyecanlandıran şey hep istediğim halde şimdiye kadar göremediğim Karadeniz’e sonunda gidiyor olmak. Hiç durmadan seyahat etme potansiyeline sahip biri olarak ne yazık ki yurtiçini çok ihmal etmişim. Dünyanın öbür ucuna saatlerce uçmaya gelince tamam. Bir saatlik uçuşla yurtiçi programı yapmaya gelince hep bir organizasyon eksikliği durumu. Belirli tatil beldeleri ve Kapadokya dışında gördüğüm yer çok az. Bundan büyük suçluluk ve utanç duyuyorum. İşte bu yüzden hafta sonu tatilini Trabzon’da geçirecek olmak beni çok heyecanlandırıyor. Kısa bir zamanda Trabzon’un altını üstüne getireceğiz. Bundan yüzde yüz eminim. Nasıl mı bu kadar emin oluyorum? Çünkü şanslıyız, rehberimiz Ozan Şener. Bize çok yoğun bir program hazırladı. Sümele Manastırı’ndan Hüseyin Avni Aker Stadı’na, en iyi pideciden en popüler gece kulübüne merak ettiğimiz her şeyi görmek için hiç durmadan koşturacağız.
Tabii bu arada İsviçre’deki saat ve mücevher fuarından Trabzon seyahati için erken dönmüş ve hızını alamamış biri olarak Trabzon’da kendimi Trabzon bileziklerinin arasına atarsam şaşırmayın.
Trabzon seyahatinden notlar için çarşambayı bekleyiniz.
Asmalımescit dedikoduları
-Amerika’nın önemli zinciri Sushi Samba İstanbul’daki ilk restoranını açmak için Beyoğlu’nda yer arıyor. Henüz istedikleri büyüklükte bir yer bulamamışlar. Çalışmalar devam ediyor.
-Mert Çiller ve Uğur Karabayır geçen cuma günü Asmalımescit’te Hardal diye yeni bir mekan açtı.
- İtalyan restoranı Da Vittorio eski popülerliği yitirmeye başladı. Neden mi? 1- Elvan Susar ortaklıktan ayrıldı. 2- Yemekler de beklenildiği kadar iyi değil.
- Mirror işletmecilerinin Pera Tulip Otel’le anlaşamadıkları için civarda yeni bir yere taşınmayı planladıkları konuşuluyor.
‘Önce bebek, sonra nikah’
Son zamanlarda sık sık karşımıza çıkıyor bu başlık. Kim kiminle evlenmeye kalksa, özellikle karar hızlı bir şekilde verilmişse ‘Kız kesin hamiledir’ deniliyor. Bu söylentilerin çoğu da doğru çıkıyor. Nedeni basit, artık herkes çocuk sahibi olmak için evleniyor. Yoksa öyle telli duvaklı gelin olma hayaliyle yanıp tutuşan kadınlar kalmadı. Sadece kadınlar değil çocuk sahibi olmak için evlenen. Erkekler de aynı. Zaten iki tarafın da isteği olmadan kadının hamilesi kalması mümkün değil. Sonuçta korunma yöntemi diye bir şey var.
‘Önce bebek, sonra nikah’ başlığı ya da sırf düşüncesi bile kadını aşağılıyor. Sanki kadın hamile kalmasa erkek onunla evlenmeyecekti gibi. Oysa artık günümüzde kimse kimseye istemediği bir şeyi zorla yaptıramıyor. Erkeklerin istemeden, sırf kadın hamile kaldı diye evlenmesi söz konusu bile değil. Artık çiftler sadece çocuk için evleniyor.
Bazıları da diyor ki, "Çocuk artık evliliğin sürdürülebilmesi için şart." Çünkü evlilik her geçen gün daha zorlaşan bir şey. Herkes kendine döndükçe, kendi hayallerinin peşinden gittikçe evliliği yürütmek de bir o kadar imkansızlaşıyor. İşte bu yüzden çocuk mu evlilik için, evlilik mi çocuk için diye uzun uzun tartışılır. Ama o da başka bir yazı konusu.
Kime ne benim soyumdan?
Bu ‘bebek ve nikah’ takıntısının dışında şimdi bir de yurtdışından sperm alarak hamile kalmak yasaklandı. Gerekçe de komik: Soyumuzu korumak! "Bir sonraki adım yabancılarla evliliğin yasaklanması olabilir" demiş Leyla Kömürcü. Çok haklı. Kime ne benim soyumdan? Kime ne başkalarının ‘önce bebek, sonra nikah’ kararından?
Bir de unutmamak gereken bir şey var. Eskiden böyle şeyler bir süre sonra unutulur giderdi. Oysa şimdi google sayesinde silinemez bir sicilimiz oldu. Yarın öbür gün bu çocuklar anne-babalarının adını internette aradıklarında bütün bu yazılar çıkacak karşılarına. Buna ne gerek var?