Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Mısır Apartmanı’ndaki 360’ın açıldığı ilk zamanlar, İstiklal Caddesi şoförlü arabalardan geçilmiyordu. Araba fotoğrafları gazetelerde çarşaf çarşaf yayınlanıyordu. Başlıklar hep aynıydı: ‘Sosyete Beyoğlu’da’.
O zamanlar 'yuh' demiştim, caddenin trafiğe kapalı olması bile onları durduramıyor. Oysa şimdi farklı düşünüyorum.
"Etiler kalabalığı Beyoğlu’na gelirse böyle olur" diyorlardı. Sonradan gelenler Beyoğlu’nun tarihi dokusuna aykırı bulunuyordu. Beyoğlu ahalisi de onlara karşıydı. Tek neden tarihi dokunun bozulması değildi tabii. Dengelerin bozulmasından korkuluyordu. Talep artıkça fiyatlar da artacaktı.
Sonra ne oldu? 360’ın açılış tantanası bitti. Her şey çok kısa sürede normale döndü. 360 ve ‘Etiler kalabalığını Beyoğlu’na çeken’ diğer mekanlar hala iyi iş yapıyor. Ama kimse onlar için 'Beyoğlu’nu bozdu' diyebilir mi?
Şimdi aynı şeyler, açılışıyla çok ses getiren yeni mekanlar için söyleniyor. Özellikle Public ve 11.11’in açılışlarının aynı zamana denk gelmesi tepkileri daha da artırdı.

Haberin Devamı

Beyoğlu, Bebek gibi olur mu?
En çok tartışılan, Tünel’de vale ve koruma olur mu? Neden olmasın ki? Her vale ve koruma olan yerde silahlar patlamaz. Lucca’da bir kez oldu diye her yerde olacak demek değil. Ayrıca Lucca hakkında atıp tutan herkesin de hala Lucca’ya gidiyor olmasına ne demeli?
Beyoğlu’na dönelim. Öncelikle Tünel ve çevresi, Bebek gibi konut alanı değil. Gece kulüplerinin gürültüsünden semt sakinlerinin uyuyamadığı bir bölge de değil. Yedi gün 24 saat açık bir yaşam alanı Beyoğlu. Her tarz insanla burada karşılaşabiliyorsunuz. Beyoğlu’na asıl ruhunu veren de bu insanlar zaten.
Bugünlerde paket program haline gelen Public ve 11.11’den önce de durum aynıydı. Asmalımescit’e, Nişantaşı ve Etiler kalabalığı çoktan gelmişti. Otto Sofyalı’da bile TÜSİAD patronlarıyla karşılaştığım oldu. Ne var bunda? İstanbul gibi kozmopolit bir şehirde herkes her yere gidebilir. Evet, ne yazık ki talep arttıkça fiyatlar yükseliyor. Ama Beyoğlu’nda seçenek o kadar çok ki herkes kendine uygun olanı bulabilir.

Haberin Devamı

ETİLER, BEYOĞLUNU BOZAR MI
Haftanın olayı: Edward
Bu hafta çok gezdim ama beni en çok mutlu eden Kanyon programıydı. Önce Mezzaluna Express’te yemek yedik. Sonra da yılın beklenen olayı ‘The Twilight Saga: New Moon’a gittik. "İlk film kadar iyi değil" diyenlere kulak asmayın. Bence daha etkileyici. Angelina Jolie-Jennifer Aniston taraflarından sonra şimdi de ‘Edward mı, Jacob mı?’ durumu söz konusu. Hiç düşünmeden Angelina Jolie demiştim, şimdi de hiç düşünmeden Edward derim.
Edward bir kadının istediği tüm özelliklere sahip. Gizemli, romantik, koruyucu ve tehlikeli. Tabii bir de sonsuz aşk vaat ediyor.
Sinemadan sonra hızımızı alamadık. Ertesi gün evde bir Twilight gecesi düzenledik. İlk filmi kız kıza bir kez daha Apple TV’de izledik. Bu arada ikinci film vizyona girince Apple TV Twilight’ı 2.99 dolara kiralama opsiyonunu kaldırmış. Şu anda sadece 14.99 dolara filmi satın alabiliyorsunuz.
Erkekler daha çok bu detaylarla ilgilendi ama biz onlara Edward’ın Bella’yı nasıl uçurduğunu ballandıra ballandıra anlattık. Hatta başa alıp zorla seyrettirdik. Anlamadılar, vampirlerle dalga geçtiler ama olsun. Bir yerden başlamak gerekiyordu.

Haberin Devamı

İyi bayramlar!
Yaşasın, İstanbul bize kaldı. Trafik, kalabalık bitti. Yollar, mekanlar boşaldı. Hemen kendinizi sokaklara atın ve şehrin tadını çıkarın.
İyi bayramlar!