Pazar günkü Financial Times gazetesinde Genç Türkler başlıklı bir makale vardı. Konu: Genç Türk tasarımcılar.
‘Bu kadar zengin bir kültür mirası ve el sanatları ile çağdaş Türk tasarımı için daha sağlam bir platform olabilmeli’ diyor Nicole Swengley. Ardından da Mikla ve Ulus 29 gibi ‘hip’ restoranları, W ve Sofa gibi otelleri örnek vererek turistlerin İstanbul’a akın ettiğini anlatıyor. Tabii bu arada genç nüfusumuzdan da bahsediyor.
Bütün bunlara rağmen tasarımda daha yeni yeni bir yerlere geldiğimizi, gidecek daha çok yolumuzun olduğunu söylüyor. Derin, Step ve Autoban uluslararası tanınırlığa sahip istisnalar diyor. Tabii bu arada birçok önemli yerli markaya ve tasarımcıya da haksızlık ediyor. Ama Nicole Swengley’nin İstanbul’da geçirdiği sınırlı zamanda Türk tasarımıyla ilgili her şeyi sular seller gibi bilmesini beklemiyoruz tabii.
Nicole Swengley son dönemde tanınan, yurtdışında eğitim almış, dünyaya açılması daha kolay olan genç tasarımcılar kuşağını konu almış ve bununla ilgili bazı önemli isimlerle görüşmeler yapmış.
Bunlardan biri İstanbul Design Week’in arkasındaki isim dDf’in ortaklarından Arhan Kayar. Türk tasarımı için ‘füzyon tasarım’ benzetmesini yapıyor Arhan Kayar. dDf ile işbirliği yapan, Milano’daki meşhur tasarım fuarını düzenleyen DesignPartners’ın yöneticisi Maurizio Ribotti’nin amacı ise belli. ‘İstanbul’u uluslararası tasarım haritasına katmak istiyorum’ diyor.
Kim, ne diyor?
Bazı firma sahipleri ve tasarımcılarla da konuşmuş Nicole Swengley. Aydınlatmalarıyla meşhur Phare’den İnci Özman Türk tasarımları ne kadar modern olsa da kendiliğinden tarihimizden, kültürümüzden izler taşıyor diyor.
Phare için yaptığı deniz anası aydınlatmasına bayıldığım Lunapark’tan Murat Tamgüç değişik formları denemeyi sevdiğini anlatıyor.
Can Yalman tasarımlarında farklı malzemelerle daha önce denenmemiş değişik görsel efektler yarattığından söz ediyor. Çanakkale Seramik için tasarladığı Orientile serisinden ve Step için tasarladığı halı koleksiyonundan örnekler veriliyor.
Mimar Serhan Gürkan tasarımlarının bir hikâyesi olduğunu anlatıyor.
Seyhan Özdemir ve Sefer Çağlar Autoban’la yurtdışına açılmalarını anlatıyor.
Nicole Swengley, dünyaca ünlü markalara tasarımlar yapan, eski kuşak bir tasarımcı diye Aziz Sarıyer’den söz ediyor. Sarıyer’in tasarımlarda genç meslektaşlarının aksine Türk kökenlerinden yola çıkmadığını, daha modern formlar kullandığını anlatıyor.
Yazıyı genç Türk tasarımcıların köklerini daha çok önemsediğini vurgulayarak bitiriyor.
Tasarım hafta sonu