Cuma akşamı Teşvikiye The House Cafe’de yemekle başlayıp sonra Nupera’ya geçtik. Nupera’yı bu sezon ilk defa bu kadar tıklım tıklım gördüm. Coşkun Uysal’ın Moreish’i de, Elif Yalın’ın Delicatessen’i de, alt katta uzun zamandır kapalı olan ve şimdi Fatoş Sılan’la birlikte tekrar açılan kulüp de doluydu. Delicatesssen’de Burcu Esmersoy’dan Güneri Cıvaoğlu’na havalı bir kalabalık vardı. Alt kattaki NuClub’da da eski Nuperacılar hasret gideriyordu.
Mick Jagger’ın damadı 29’da çaldı
Nupera’dan sonra Ulus 29’a geçildi. Club 29’da Mick Jagger’ın eski model, yeni mücevher tasarımcısı olan kızı Jade Jagger’ın kocası çalacaktı. Gördüğünüz gibi DJ’in adını kimse telaffuz etmiyor. Mick Jagger’ın damadı ya da Jade Jagger’ın kocası deyip geçiliyor. Oysa Dan Williams, çok ünlü bir İngiliz DJ. Los Angeles’tan İbiza’ya dünyanın her yerinde havalı partilerde çalıyor. Hatta Kate Moss Cannes Film Festivali’nde Dan’in marjinal müziğine bayılmış. Ama bizimkiler Dan’in müziğinden Kate Moss kadar etkilenmedi tabii. Dan’in müziği fazla gelince Club 29’da Türkçeler çalmaya başladı. Artık onları da Jagger’ın kocası mı seçti, sanmam.
Hakkasan’da apple martini
Ertesi gün yemeğe Hakkasan’a gittik. Hakkasan’da en sevdiğim şey apple martini. Hiçbir şey yemeyip de apple martini üstüne apple martini içebilirim. İçerisi çok karanlık olduğu için burada pek piyasa yapılmıyor. Önemli değişiklik artık önceden sipariş vermeniz gereken ördeği yarım ya da dörtte bir şeklinde de alabiliyorsunuz. Jasmine beef (yasemin çaylı et) yine muhteşemdi. Ama o kadar apple martiniden sonra her şey muhteşem gelebilirdi.
Zamanı durdurmuş, bize söylemiyor
Hakkasan sonrası program komikti. Balmumcu’daki Plaza otelde Erol Evgin’i izleyeceğiz. Çok eğlenceli olduğunu uzun zamandır duyuyordum. Ama daha önce gidememiştim, kısmet bugüneymiş. Erol Evgin kadar beyefendi birinin sahnede bu kadar eğlenceli olabileceği doğrusu aklıma gelmezdi. Yanılmışım. Erol Evgin onlarca fıkra ve ünlü arkadaşlarıyla eski anılarını anlattı ve tabii çok sevdiğimiz eski şarkıları söyledi.
Erol Evgin’i canlı canlı görünce ilk hissettiğim şu oldu; bu adam zamanı durdurmuş da bize söylemiyor. Anti-aging konusunda kesinlikle danışılması gereken ilk isim. Ben ilkokuldayken neyse hâlâ o. En ufak bir değişiklik yok. Ne bir gram alınmış, ne de bir kırışıklık eklenmiş. İnsan nasıl bu kadar fit kalabilir? Ajda Pekkan’a hayranlığımın bir benzerini de Erol Evgin’e hissettim.
Geçenlerde televizyonda denk geldim, Oprah Winfrey’nin şovunda bizim Prof. Dr. Mehmet Öz konuktu. Mehmet Öz ve Oprah uzun yaşamın sırrını konuştular. En uzun yaşayanlar ve yaşadıkları yerler gösterildi. Hayatı nasıl uzatırız diye tüyolar verildi. İşte Erol Evgin de bunun bir benzeri için Oprah’ya konuk olabilir ya da nasıl hiç değişmeden kalınır hakkında konferans verebilir.
Programa gelelim. Saat 23.30’da başladı. 02.30’a kadar devam etti, küçük bir arayla. Repertuar çok güzel seçilmişti, ya da apple martinilerden sonra bana öyle geldi.
Bu arada Plaza otelinin böyle şahane manzaralı bir roof’u olacağını hiç tahmin etmezdim. Köprünün üstünde gibi hissediyorsunuz kendinizi. Otel roof’larına gitmeye erken başladık, bakalım...
Televizyonculara bir öneri
Saatini yakalarsam mutlaka CNN International’da Larry King’in talk show’unu izlerim. İyi konuk seçer, süper soru sorar. Bütün dünyaca ünlü isimler onun programına çıkmak ister.
Son bir haftadır Larry King’in programını ne zaman izlesem konu işsizlik. Sadece şubat ayında ABD’de 650 bin kişinin işten çıkarıldığını düşününce konunun da işsizlik olması son derece doğal. Larry King bu konuyu öyle bir hale getirmiş ki... Alıyor karşısına 2 işsiz kalmış kişiyi, diğer tarafa da iş bulma konusunda uzmanları oturtuyor. Önce işsizler kendi özelliklerini anlatıyor. Daha önce ne yaptıklarını da. Sonra uzmanlar onlara tavsiyelerde bulunuyor. Şunu şöyle yap, bunu böyle yap, şu yaptığın doğru değil falan diyor. Amaç işsiz kişiye iş bulmak, hem de dünyanın en çok izlenen, en ciddi talk show’larından birinde.
Bizdeki işsizlik oranınının ABD’nin kat be kat üstünde olduğu düşünülürse neden Popstar ya da İzdivaç türevi bir program işsizlik üzerine yapılmıyor? Hem katılım hem de reyting rekorları kırabilir. Benden söylemesi...