İstanbul Moda Haftası, 8-11 Şubat’ta. Bu da demek oluyor ki, moda haftasına dair tartışmalar
ve yenilikler şimdiden başladı
İstanbul Moda Haftası (IFW) üç yaşında oldu. Biliyorsunuz, iddialı başladı. New York, Paris, Londra ve Milano’yla kapışmaya niyetliydi. “Biz de bu önemli moda haftalarının arasına gireceğiz” demek tabii ki gerçekçi değildi.
New York Moda Haftası’yla çakışıyor
Şimdiyse biricik moda haftamız, New York Moda Haftası’nın tarihleriyle çakışıyor. Mehtap Elaidi, “Seneye bunu düzelteceğiz” diyor. Ancak IFW’nun komite başkanı Volkan Atik bunu düzeltilmesi gereken bir sorun olarak görmüyor. “1990’larda Rusya’da yaşanan açılımın Arap Baharı nedeniyle Ortadoğu’da gözleneceği görüşündeyiz” diyerek durumu özetliyor.
Oysa New York’la aynı tarihleri seçmek olmayacak bir hata. Moda basınının ve satın almacıların aynı anda iki yerde birden olması tabii ki mümkün değil.
ABD ve Avrupa bizim için bitti mi?
Bir de ABD’yi, Avrupa’yı hiçe sayıp sadece Rusya’ya ve Ortadoğu’ya odaklanmaya ne gerek var? Evet, Paris Moda Haftası’yla aşık atmaktan daha gerçekçi bir yaklaşım. Ama bu aynı zamanda “Kendimiz çalıp, kendimiz oynayalım” da demek değil mi? Neden sürekli bir uçtan bir uca savruluyoruz? Her şey bu kadar siyah beyaz mı? Hem kendi yerimizi bilip, hem önemli moda haftalarına saygı duyup, hem de en iyilerle rekabet için daha çok çalışmak da mümkün.
Volkan Atik’in bir açıklamasına daha takıldım. “IFW ile modayı üreten ülke olmaktan çıkıp modayı tasarlayan ülke olma yoluna girdik” diyor. Keşke hem tasarlayan hem üreten ülke olabilsek. Keşke üretmeyi de bu kadar küçümsemesek...
Defilelerden başka neler var?
İstanbul Moda Haftası’nda bu sezon yenilikler dikkat çekiyor.
* Kültür Departmanı’nın düzenlediği Fashion&Film Vol. 1, 9 Şubat’ta Roxy’de gerçekleşecek. 12 moda filminin 10 LCD ekranda ve 2 dev projektörde birden gösterileceği parti saat 22.00’de başlayacak. Bu yan etkinliğin her moda haftasında tekrarlanması planlanıyor.
* IFW kapsamında konuşmalar da yapılacak. Örneğin Machka markasının hikayesini yaratıcıları Yalçın Ayaydın, Ece Ege ve Ayşe Ege’den dinleme şansımız da olacak. 10 Şubat’ta IFW’nun Odakule’deki çadırında yapılacak konuşmanın moderatörüyse ‘Vogue’ editörü Yaprak Aras.
* Niyazi Erdoğan, bu sezon bir enstalasyonla katılıyor. W Otel’in gecelerinden esinle- nerek tasarladığı koleksiyon, 9 Şubat’ta W Otel’de görülebilecek. Sonrasında da partisi olacak.
* Zeynep Erdoğan ve Günseli Türkay’ın defileleri de 8 Şubat’ta IFW çadırı yerine W’da gerçekleşecek.
LCV sorunu bitmez
IFW’nun en çözülemez sorunlarından biri de oturma düzeninin bir türlü oturamaması. Yurt dışındaki gibi, isimlere göre yerler ayırılacak deniliyor. Sonra birileri gelip başkasının yerine oturuyor, isim yazılı kağıdı da özenle yırtıyor. Bunda IFW komitesinin yapabileceği bir şey yok. Ama yine de IFW yurt dışındaki gibi düzenli bir LCV sistemi geliştirmeli. Şimdi her davetiyede bir telefon numarası var. Eposta dururken hâlâ telefonla LCV yaptıran kaldı mı? Bir de LCV yaptırmaya kalktığınızda garip karşılanıyor. Çünkü herkes alışmış, Türk basınının LCV adeti olmamasına. Bu da başka bir yazı konusu diyerek bitirelim.