Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçen hafta Münferit’teydim. Açılış telaşı geçtikten sonra gitmeyi özellikle istedim. Çünkü uzaktan da olsa Münferit’in sahibi Ferit Sarper’in nasıl bir heyecan ve titizlikle hazırlandığını takip ediyordum. Arada aksaklıklar oldu. Münferit’in daha açılamadan yeri değişti. Şimdi Galatasaray’da Yeniçarşı Caddesi’nde, Tünel Residence’ın altında.
Ferit Sarper ‘modern meyhane’ diyor ama bence Münferit’e haksızlık ediyor. Çünkü bizde meyhane denince akla gelen Refik ya da Yakup’la karşılaştırma kabul edecek bir yer değil burası.
Mezeler inanılmaz. Naneli favadan ördekten yapılmış Çerkez tavuğuna her şey çok lezzetli. Sıcaklardan tahin soslu tekir ve bebek ahtapotu denemeden olmaz. Sizi baştan uyarayım, masada çok tehlikeli bir şey var. Ferit Sarper’in Akhisar’dan getirttiği köy ekmeğinden ve yanındaki ançuezli tereyağından mümkün olduğunca uzak durmaya çalışın. Yoksa gecenin sonunda kaç dilim kızarmış ekmek yediğinizi hesaplamakta güçlük çekebilirsiniz. Ben çareyi ‘Lütfen ekmekleri masamızdan alın’ demekte buluyorum. Bu arada mezelerle o kadar doyuyorum ki ana yemeğe yer kalmıyor. Halbuki deniz mahsullü makarna aklımda kalıyor. Bir dahaki sefere artık diyorum. Ana yemeklerde bir meyhanede asla bulamayacağınız et ve balık seçenekleri var. Tabii şarap konusunda da durum aynı. Burada ister Blush için, ister rakı. Ferit Sarper aynı zamanda Beylerbeyi Rakı’nın da sahibi. Ama Münferit’te sadece Beylerbeyi Rakı var sanmayın, diğer rakılar da var.
Ana yemeği atlamanın rahatlığıyla bir çikolatalı lokma ve adaçaylı dondurma söylüyorum. İçinden çikolata akan lokma nefis. Adaçaylı dondurma da Nobu’nun yeşilçaylı dondurmasıyla yarışır.
Tatlılarla birlikte aramıza inanılmaz güzel bir kedi katılıyor. Münferit’in kedisi sanıyoruz başta, değilmiş. Ama Ferit Sarper iyi bir hayvansever olduğu için kediyi hemen benimsemiş. Hatta şimdi Münfoş diyorlar ona kendi aralarında.

Haberin Devamı
İstanbul yeme-içme dünyasının son yıldızı


Giderken içeriyi geziyorum. Üst kat bar, alt kat sizi mafya filmlerine ışınlayan bir restoran. 1950’lilerin havası var. Doğru tahmin, dekor İstanbul’un en önemli yeme-içme mekanlarında sık sık karşımıza çıkan Autoban imzalı. Autoban’ın ortağı Seyhan Özdemir’le de karşılaşıyorum. New York’tan dönmüş, St. Petersburg’daki otel projesine koşmuş. Sürekli çalışma halinde. Münferit’te yemekler kadar müzik de farklı. Hatta geçen perşembe Radio Oxigen’in kurucusu Mehmet Garan çaldı.
Gelelim herkesin merak ettiği fiyatlara.Evet, ucuz değil ama en kötü mezeleri yediğimiz meyhanelerdeki fiyatları düşünürsek pahalı demek mümkün değil. Yemek kalitesi ve fiyat dengeli.
Bir an önce gidin ve kendiniz görün. Tel: 0212 252 50 67

Bu konser herkesi buluşturacak

İstanbul yeme-içme dünyasının son yıldızı

31 Mayıs Pazartesi akşamı cemiyet hayatının ünlü isimleri ve kültür-sanat dünyasının önemli isimleri Aya İrini’de bir araya geliyor. Neden mi? Son zamanların en iyi yardım projesi Çağdaş Eğitim Vakfı’nın Genç Yetenekler Projesi konseri için.
Vakıfların artık kabak tadı veren baloları ve davetleri yerine keşke hep böyle konserler ya da etkinlikler yapılsa.
Gecenin sunucusu Halit Ergenç. Önce ÇEV’in ‘Kutup Yıldızı’ seçtiği alanındaki en parlak isimlerden biri konuşma yapacak, Müşfik Kenter şiir okuyacak. Sonra da Cihat Aşkın’ın il il gezerek seçtiği 12-19 yaşlarındaki genç yetenekler Samsun Devlet Senfoni Orkestrası ile sahneye çıkacak. Önce tek başlarına, sonra yanlarında ünlü bir sanatçıyla birlikte. Kimler mi bu sanatçılar? Ajda Pekkan, Yalın, Şevval Sam, Keremcem ve Işın Karaca. Amaç klasik müziği popüler hale getirmek.
Gecenin ev sahibi Berrin Yoleri ve Çiğdem Simavi. Suzan Sabancı Dinçer ve Caroline Koç’un da katkısı büyük. Gecenin organizasyonunu üstlenen Bettina Hakko ve Candan Kıramer’den orkestra şefi Tolga Taviş’e kadar herkes gönüllü çalışıyor. Konserden sonra bir de parti olacak. Partide sanatçılar, genç yetenekler ve ÇEV’in Kutup Yıldızları misafirlerle kaynaşacak.
Bundan sonraki hedef süreklilik sağlamak için bu projeyi bir sponsorla evlendirmek. Sonrası için de üç senelik strateji belli. Böyle hazır bir projeyi kurumsal şirketlerden biri havada kapmalı. Bu konseri kaçırmayın!

İzzet Çapa’dan ne istiyorum?
Münferit’ten çıkışta hızımı alamıyorum ve kendimi Joke Circus’ta buluyorum. Oyuncaklı dekor ve janjanlı kokteyller çok eğlenceli. Buraya bir çocuk getirseniz saatlerce hiç sıkılmadan oynar. Ben de kendimi şekercideki çocuklar gibi hissediyorum. Özellikle dev pamuk helvalı kokteyl ve neredeyse boyum kadar olan popcorn martini beni çok güldürüyor. Takma diş şeklindeki buz ve çikolatalar, dönmedolap şeklindeki kuruyemiş servisi gibi burada insanı sürekli şaşırtan detaylar var. Mekan ne kadar güzel olursa olsun yetmiyor işte. İstanbul gece hayatının eğlenmeyi bilen güzel insanlara ihtiyacı var.
Bu arada İzzet Çapa’nın günlerdir merakla beklenen Nahide’si bu gece İbrahim Tatlıses’in pop şarkılarıyla Maçka’daki eski Cahide’nin yerinde açılıyor. Akaretler’deki Al Jamal Badawi bahçeye çıktı. Al Jamal Cruise çok yakında başlıyor. Birbirine yakın bu kadar çok mekan olunca İzzet Çapa’dan bir isteğim var. Mekanları arasında bir shuttle servisi başlatsın. Birinden çıkan diğerine shuttle’da eğlenerek gidebilsin. Kapının önündeki vosvos da vızır vızır işleyebilir. Ne dersin İzzet?