Mamma Mia’da büyük hayal kırıklığı
Beklenti yükseldikçe hayal kırıklığı ihtimali de artar. Mamma Mia’nın filmine bayılmış biri olarak müzikalinden de aynı tadı alıp alamayacağımı hiç düşünmedim bile. Abba şarkıları keyfimi yerine getirmeye yeterdi. O acayip trafik bile beni ürkütmeyecekti. Ne de olsa bir gece önce gidenlerden her türlü tüyoyu almıştım. Üstelik trafiğe karşı gösteri öncesi Beyti’ye giderek de sıkı bir önlem almıştım. Beyti’den İstanbul Gösteri Merkezi’ne 10-15 dakikada gideceğimizi hesaplamıştım. İyi ki bir şova gidiyoruz. Nasıl bir telaş böyle? 4000 kişilik dev gösteri merkezinin havaalanının tam karşısında olması da başka bir sıkıntı. Mamma Mia saatlerinde uçağa yetişmek zorunda olanlara kolay gelsin.
Konuyu dağıtmayalım. Gösteri saati 21.00 olsa da 21.20’den önce başlamadığını da duymuştuk. İstanbul trafiğinde ve her yere geç kalmaya alışmış bir toplumda normal tabii. Biz yine de tam 21.00’de içeri girdik. Kapıdaki x ray cihazlarına çantamı koydum. Görevliler tipini beğenmedikleri kişilerin çantalarını arıyor. Beni de beğenmediler, çantamı didiklediler. Kapıda da ekstra zaman kaybettikten sonra yerlerimize oturduğumuzda nerdeyse yeri öpecek kıvama gelmiştik.
Teknik bir arıza
Nihayet şov başladı. Tatilköyü animasyonlarından farklı değildi dekor ve kostümler. En kötüsü de sahnenin iki yanına kurulan dev ekranlar. Müzikalin Türkçe çevirisi bu ekranlarda akıyor. Hem sahneyi izleyip hem yazıları takip etmek kesinlikle mümkün değil. Şovu izlerken de insanın gözü ister istemez bu ekranlara kayıyor. Çeviri hataları da konsantrasyonu bozuyor. Bu yazılar sahnenin altında ya da üstünde akıtılamıyor mu acaba?
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi ilk perdenin sonlarına doğru oyunculardan biri rolünü kesip özür dileyerek “Teknik bir arıza nedeniyle ara vermek zorunda olduklarını” söyledi. Bir tek bizde olur böyle şeyler konuşmaları salonu inletti. Dünyanın hiçbir yerinde bir müzikal sırasında ses sistemi çökmez, çökmemeli. 15 dakikalık zorunlu aradan sonra kaldığımız yerden başa sararak tekrar başladılar. 10 dakika sonra bu sefer gerçek ara...
Bu kadar bölünmeseydi belki daha farklı olurdu. Bu kadar trafikte kalmasaydık belki daha olumlu olurduk. Şehir merkezinde daha iyi bir sahnede izleme şansımız olsaydı belki daha çok etkilenirdik. Ama bu şartlar altında, sahnedeki Mamma Mia’yı hiç beğenmedim. Evet, oyuncular çok iyiydi, finalde Mamma Mia ve Dancing Queen’le herkes coştu, ama yine de bu kadar yola ve trafiğe hiç değmez. Sinema kesinlikle daha etkileyici. Film bambaşka. Bittiğinde kendinizi çok ama çok mutlu hissediyorsunuz, bulutların üstünde yürüyorsunuz. Meryl Streep’e tekrar hayran oluyorsunuz.
Eğer filmi daha izlemediyseniz ve müzikali sahnede izlemeye kararlıysanız size tavsiyem önce sahnede izlemeniz. Belki o zaman hayal kırıklığına uğramazsınız.
Aşkın Peşinde notu
Hayal kırıklığı demişken, Aşkın Peşinde filmini izleyeceklere ufak bir uyarı. Bol bol ağlamaya hazırlıklı olun. Film rahatsız edici derecede gerçek. Bencillik, yalnızlık, kanser gibi çağın bütün hastalıkları var. Çok başarılı ve de çok moral bozucu.
Bu akşam ne yapalım?
Hafta sonu Tepebaşı’nda yemeğe gidecek bir yer ararken fark ettim. Kışlık mekanların çoğu daha açılmamış. Nupera bile Kasım’da açılacak. Mekanları sezon başına yetiştiremiyorlar. Oysa, krizden en az etkilenecek sektör yeme-içme değil mi? Neyse, İstanbul’da bu akşam katılabileceğiniz birçok aktivite var.
Galatamoda Festivali Akaretler’de başlıyor. Festival partisi saat 21.00’de.
Contemporary İstanbul ‘08 Lütfi Kırdar’da açılıyor.
lAutoshow’da Ferrari’nin partisi var. Merakla beklenen California Spider modeli tanıtılacak.
Filmekimi Beyoğlu Emek Sineması’nda. 19.00’da Sally Hawkins’e 2008 Berlin Gümüş Ayı en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandıran ‘Daima Mutlu’ , 21.00’de Amerikan Güzeli’nin senaryo yazarı ve ‘Six Feet Under’ın yaratıcısı Allan Bau’nun ilk filmi ‘Tabu’ ve 24.00’te bu yıl Cannes Film Festivali’nin açılış filmi olan ‘Körlük’ü izleyebilirsiniz.
Akbank Caz Festivali kapsamında Babylon’da 21.30’da Steve Reid Ensemble, Talimhane Tiyatrosu’nda 20.00’de Jonas Knutsson Quartet ve Akbank Sanat’ta Boğaziçi Üniversitesi A Cappella Caz Korosu sahnede.
Nişantaşı Brasserie Lea’da sezonun ilk partisi bu akşam.