Pazartesi gecesi Paris’teki W Lounge’da partiye gidiyoruz. W İstanbul’dan Bahar Karaca, Marie Claire’den Gülen Yelmen ve tabii Akaretler’i baştan yaratan Serdar Bilgili ile birlikte.
W Lounge, Paris Moda Haftası için Bastille’de geçici olarak kurulmuş. Çok iyi müzik çalıyor. Bu partide ünlü Fransız şarkıcı Emmanuelle Seigner sahneye çıkacakmış. Ama kocası Roman Polanski tutuklanınca Emmanuelle Seigner programı iptal etmek zorunda kalmış. Onun yerine Fransız grup Nouvelle Vague çıktı. Çok da iyiydi.
Partinin başka bir sürprizi de Eclipse’di. Eclipse Londra’nın meşhur barı. Barselona’da geçen hafta açılan W’nun içinde Eclipse bar varmış. Onun şerefine Paris’teki W Lounge’da da Eclipse ve meşhur karpuzlu martinileri vardı.
W henüz Paris’te yok, 2010 sonu açılması planlanıyor. Avrupa’da açılacak daha çok W var. Ama W İstanbul’un, Avrupa’nın ilki olduğu için, sadece bizim değil yabancıların kalbinde de ayrı bir yeri var.
W ve Le Meridien Marka Lideri Eva Ziegler’le konuşurken de zincirin İstanbul halkasına ne kadar önem verdiklerini görüyorsunuz. Hiç şüphesiz bunda Akaretler gibi şahane bir yerde olmaları ve ortakları Serdar Bilgili’nin de payı çok büyük.
Kıvanç Tatlıtuğ’dan Jade Jagger’a
Partide W Doha’nın genel müdürü Şafak Güvenç’le tanışıyoruz. Katarlı mal sahipleriyle de tanışma fırsatımız oluyor. Daha dakika bir, bize Kıvanç Tatlıtuğ’u sormasınlar mı! Geçenlerde Kıvanç Tatlıtuğ özel bir davet için W Doha’ya gitmiş. Tesadüfen bu ayki Marie Claire’in kapağında da Kıvanç Tatlıtuğ var. Gülen bunu söyleyince Katarlılar’ın çok hoşuna gidiyor. Katar’da ve diğer Arap ülkelerinde bütün kadınların Kıvanç için ölüp bittiğini anlatıyorlar. Evet, şimdiye kadar Arap ülkelerinde ne kadar sevildiğini çok okuduk ama bunu bir de Araplar’ın ağzından duymak başka.
Partide Melisa Çakarlar’ın Türkiye’ye getirdiği Jade Jagger da var. Mick Jagger’ın DJ’lik ve moda tasarımcılığı yapan kızı. Bizden eksi puan alıyor, özellikle de dolgu topuklu kötü ayakkabılarından sonra.
W Lounge’dan çıkışta Paris’in en yeni ve popüler mekânı La Societe’ye gidiyoruz. Paris’e göre fazla modern, ama Serdar Bilgili’nin de dediği gibi yüksek tavan buraya bambaşka bir hava katıyor. ‘Bizde olsa metrekare kaybı denir’ diyor Serdar Bilgili. Oysa burada ambiyans daha önemli. Ortam karanlık, yemekler Hotel Costes mönüsüyle aynı. Güzel bir kalabalık var.
Bilgili’den taze haberler
Serdar Bilgili’yi yakalamışken W’nun Spice Market’in yerine açılacak olan yeni restoranını soruyorum. ‘İki yeni restoran olacak’ diyor.
Biri Spice Market’in yerinde, diğeri ise eski Catherine Malandrino mağazasının yerinde. İkisi de yine ünlü şef Jean Georges Vongerichten imzasını taşıyor.
Mönü daha geniş bir kitleye hitap edecek. Restoranlardan biri New York’taki Mercer Kitchen’a benzeyecek. Adı W Kitchen olabilir. Ekimin 3. haftasına yetiştirmeye çalışıyorlar. Ne kadar ısrar etsem de daha fazla detay vermiyor Serdar Bilgili.
Yeni projelerine gelince... Tepebaşı’ndaki eski Amerikan Konsolosluğu’nun ne olacağını soruyorum. Evet, otel olacak ama daha projesi hazırlanıyor. Anlaşmalar henüz yapılmamış. Artık W mu olur, başka bir otel mi bilinmiyor. Şimdi Bodrum Yalıkavak’taki yatırım için heyecanlı.
Sürekli yeni işler, yeni bir şeyler yaratma peşinde. ‘Bazen kendime kızıyorum, duramıyorum, durup da hayatın tadını çıkaramıyorum diye’ diyor. Ama bana sorarsanız o hem çok çalışıyor hem de hayatın tadını çıkarıyor. Keşke hepimiz onun gibi olabilsek...
Burada bunlar konuşuluyor
Hüseyİn Çağlayan’ın yenİ İmajı: Kendi markasının yanı sıra Puma’nın da kreatif direktörü olan Hüseyin Çağlayan moda haftasındaki defilesi için saçını değiştirdi, bıyık bıraktı ve smokin giydi. Yeni imajı, defilesini Hüseyin Çağlayan imzalı elbiseyle izleyen Rihanna’nın imajından bile daha çok konuşuldu.
RIhanna: Defilelerden arta kalan zamanını kaldığı Plaza Athenee otelinde geçirdi. Oteli ziyaret edenlerin çoğu Rihanna’yla karşılaştı.
Lindsay Lohan: Karl Lagerfeld ile birlikte podyuma çıkan Lindsay Lohan’ın minyonluğu ve aşırı zayıflığı moda editörlerini şaşırttı.
La Societe ve VIP Room’un popülerlİğİ: Paris’te hep eski mekanlar olmasına ve çok nadir yeni mekân açılmasına rağmen yeni açılan La Societe son zamanlarda en havalı görme ve görünme yeri oldu. Bruno Frisoni’den Hüseyin Çağlayan’a herkes buradaydı. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise Champs Elysees’deki VIP Room’a gidildi. Burası Eva Longoria ve Tony Parker’ın bekârlığa veda partilerini düzenledikleri kulüp. Hızını alamayan erkekler için ise son durak Pink Paradise.
Metİn Gürsoy ve Hermes: Maçka’da mağazası yeni açılacak olan Hermes’in halkla ilişkilerini Metin Gürsoy aldı. Birçok önemli markanın defilesine davetiye bulmakta zorlanan moda editörleri Metin Gürsoy’dan gelen Hermes defile davetiyelerine çok sevindi.
Katy Perry: La Societe’nin de sahibi olan grubun oteli Costes’da ‘I kissed a girl’ diyen Katy Perry ile yan yana masalarda yemek yedik. Şarkısının aksine bir erkeği öpüyordu, Kleopatra modeli saçlarını savurarak.
Geçİcİ mağaza trendİ: Önce Prada, Elysees Sarayı’nın karşısında geçici bir mağaza açtı, sonra Hermes St. Germain’de... Yeni mağazalarda farklı konsept ve lokasyon deneniyor. Bu mağazalara ‘boutique ephemere’ deniliyor.
Etcetura defİlesİ: Resmi programa girmese de Hüseyin Çağlayan dışında bu yıl Paris’te defile yapan tek Türk markası Tuba ve Ezra Çetin’in Etcetura’sı oldu.
Bon Marche’de Guy Bourdin sergİsİ: Çok ses getiren fotoğraflar çeken Bourdin’in daha önce hiç görülmemiş fotoğrafları ilk kez sergileniyor.
‘Bİzans’tan İstanbul’a’ sergİsİ: Bu gece Grand Palais’de Abdullah Gül ve Nicolas Sarkozy’nin birlikte açacağı sergi için büyük hazırlık yapıldı. Sergi 9 Ekim- 25 Ocak tarihlerinde izlenebilir.
Cristal’in lansmanı: Dönüşte Paris’i aratmayacak bir gece olacak. Bu akşam Les Ottomans’da Louis Roederer’in Cristal şampanyasının lansmanı var.