Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Avusturya’daki sağlıklı yaşam merkezi Viva Mayr’ın direktörü Dr. Harald Stossier’den neler öğrendim? İşte kliniğe gitmeden kendi kendimize uygulayabileceğimiz beslenme önerileri...

Tecrübeyle sabit, hiçbir beslenme uzmanı bilmediğiniz bir şey söylemiyor. Aslında söylenenlerin hepsini adımız gibi biliyoruz ama uygulamaya gelince takılıyoruz işte. Bir başkasının yanında sık sık tartıya çıkmak, kas ve yağ oranlarınızın ölçülmesi zaman zaman motive ediyor. Bazen de bildiklerimizi tekrar tekrar duymak gerekiyor uygulamaya geçebilmek için. İşte bugün Viva Mayr Klinik’in direktörü Dr. Harald Stossier’den öğrendiklerimle devam ediyoruz.
“Eskiden büyük sofralarda ailece uzun uzun yemek yeme alışkanlığımız vardı, şimdi ise hayat çok hızlandı, televizyon karşısında ya da ayaküstü hızlı atıştırmalar bizi mahvediyor. Eskiden daha çok çiğniyorduk yemekleri, artık neredeyse çiğnemeden yutar hale geldik” diyor Dr. Stossier. Haklı tabii. Israr ediyorum, kliniğe gitmeden de hayatımızı kolaylaştıracak birkaç tüyo istiyorum. İşte Dr. Stossier’in önerileri...

Haberin Devamı

Her lokmayı en az 30-40 defa çiğnemeli, sindirimi kolaylaştırmak için. Tamamen sıvı hale geldikten sonra yutmalı. İlk denemelerde 15’in üzerine çıkamazsanız endişelenmeyin, gelişecek diye bir de uyarıda bulunuyor. Peki ama neden bu kadar çok çiğnemek gerekiyor? Çok çiğnemek hem beyne tokluk sinyalinin ulaşması için gerekli zamanı sağlıyor hem de besinin bileşenlerine daha kolay ayrılmasını ve daha kolay sindirilmesini sağlıyor.
En çok sabah, en az akşam yemek yemeli. Nedeni basit, vücudun temposu saatler ilerledikçe yavaşlıyor. Günün ilk yarısında yediğimiz hemen hemen her şey rahatlıkla sindirilebiliyor. Ancak daha sonra yenilen gıdaların sindirimi zorlaşıyor. Bunun için asıl gıdaların büyük bir bölümünün saat 12.00’ye kadar tüketilmesi gerekli.

Uzmandan sağlıklı yaşam tüyoları

Yemeklerle birlikte su ya da herhangi bir sıvı içilmemeli. 2-3 litre su, gün boyunca yemek aralarında içilmeli. Yemekle birlikte içilen su sindirimi zorlaştırıyor, sindirime yardımcı olan tükürüğün kaybolmasına sebep oluyor. O yüzden klinikte sofralara bardak bile koymuyorlar. En ideali yemekten 15 dakika önce ve yemekten 1 saat sonra su içmek.
Kahvaltıdan yarım saat önce mutlaka ılık su içilmeli.
Saat 16.00’dan sonra salata ya da çiğ sebze meyve yememek gerek. Bu da demek oluyor ki, akşam yemeklerinde salatayla vedalaşıyoruz. Akşamları çorba tavsiye ediyorlar. Hafif pişirilmiş balık veya sebze de olabilir. Akşam yemeği saati 18:00’den geç olmamalı. Bu sayede uykudan önce sindirim tamamlanmış oluyor.
Kafein ve şeker kesinlikle tüketilmemeli. İlk üç günde yorgunluk ve baş ağrısı olabilir ama bu da temizlenmenin etkisinden diyorlar. Peki ama kafein ve şekeri tamamen hayatımızdan çıkarmak mümkün mü? İşte bu tartışılır.
Bitki çayı, meyve suyu ve süt serbest. Çay ve kahve içmek 14 gün boyunca kesinlikle yasak. Bir kadeh şaraba izin veriliyor.
Karbonhidratlar enerji kaynağı, o yüzden tamamen kesmek doğru değil ama tabii minimuma indirmek gerekiyor. Ayrıca tam tahıllı ürünler tercih edilmeli.
Yağ tüketiminde doymuş yağlardan uzak durmak çok önemli. Almak gereken omega 3, 6, 9 türü yağlar, fındık, zeytin, ayçiçeği, keten tohumu ve kenevir gibi ürünlerde bulunuyor. Özellikle Omega 3 vücuttaki yağların yakılmasına da yardımcı oluyor.
Karaciğer ve böbrek gibi vücudu temizleyen organlar için protein gerekli. Bu yüzden en az iki günde bir balık, et veya peynir tüketilmeli. Ancak protein ihtiyacının baklagillerden karşılanması vücut sağlığı için daha yararlı.