Avusturya’daki sağlıklı yaşam merkezi Viva Mayr’ın direktörü Dr. Harald Stossier’den neler öğrendim? İşte kliniğe gitmeden kendi kendimize uygulayabileceğimiz beslenme önerileri...
Tecrübeyle sabit, hiçbir beslenme uzmanı bilmediğiniz bir şey söylemiyor. Aslında söylenenlerin hepsini adımız gibi biliyoruz ama uygulamaya gelince takılıyoruz işte. Bir başkasının yanında sık sık tartıya çıkmak, kas ve yağ oranlarınızın ölçülmesi zaman zaman motive ediyor. Bazen de bildiklerimizi tekrar tekrar duymak gerekiyor uygulamaya geçebilmek için. İşte bugün Viva Mayr Klinik’in direktörü Dr. Harald Stossier’den öğrendiklerimle devam ediyoruz.
“Eskiden büyük sofralarda ailece uzun uzun yemek yeme alışkanlığımız vardı, şimdi ise hayat çok hızlandı, televizyon karşısında ya da ayaküstü hızlı atıştırmalar bizi mahvediyor. Eskiden daha çok çiğniyorduk yemekleri, artık neredeyse çiğnemeden yutar hale geldik” diyor Dr. Stossier. Haklı tabii. Israr ediyorum, kliniğe gitmeden de hayatımızı kolaylaştıracak birkaç tüyo istiyorum. İşte Dr. Stossier’in önerileri...
Her lokmayı en az 30-40 defa çiğnemeli, sindirimi kolaylaştırmak için. Tamamen sıvı hale geldikten sonra yutmalı. İlk denemelerde 15’in üzerine çıkamazsanız endişelenmeyin, gelişecek diye bir de uyarıda bulunuyor. Peki ama neden bu kadar çok çiğnemek gerekiyor? Çok çiğnemek hem beyne tokluk sinyalinin ulaşması için gerekli zamanı sağlıyor hem de besinin bileşenlerine daha kolay ayrılmasını ve daha kolay sindirilmesini sağlıyor.
En çok sabah, en az akşam yemek yemeli. Nedeni basit, vücudun temposu saatler ilerledikçe yavaşlıyor. Günün ilk yarısında yediğimiz hemen hemen her şey rahatlıkla sindirilebiliyor. Ancak daha sonra yenilen gıdaların sindirimi zorlaşıyor. Bunun için asıl gıdaların büyük bir bölümünün saat 12.00’ye kadar tüketilmesi gerekli.