Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Robert Kolej yıllarında müzik yeteneğine herkes hayran kalırdı. John Travolta’ya olan benzerliği herkesi şaşırtırdı. Kesin müzisyen olacak derken yıllar sonra bir bankada izini buldum Balamir Nazlıca’nın. “Bankacıyım, ama müziği bırakmadım” dediğinde tabii hiç şaşırmadım. İşte böyle haberim oldu Soaked’tan. 
Underground bir müzik grubu Soaked. Pop-elektro bir tarzları var. Hikâyeleri 2003’te Balamir Nazlıca’nın piyanosunun başına geçmesiyle başlıyor. Sonra gruba 5 kişi daha katılıyor. Deniz Kunay keyboards’da, Berrak Papuçcuoğlu geri vokalde, Emrah Akar gitarda, Yiğit Özkul basta, Hakan Ertaşoğlu davulda. Vokalde de Balamir var.
Bu gece Dogzstar’dalar
Soaked rakiplerinin arasından hemen sıyrılıyor. Çünkü altı kişilik ekip farklı müzikal altyapılardan geliyor. Hepsi birbirinden yetenekli.
Dün gece Mimar Sinan Festivali’nde sahneye çıktılar. Bu gece de Dogzstar’da çalacaklar. 23.00’da sahnedeler. 
Önce Myspace’deki şarkıları In Light ve New Try’ı dinleyin. Doyamazsanız devamı için bu akşam doğru Galatasaray’daki Dogzstar’a... 

Haberin Devamı

Son yeme-içme haberleri
* İstanbul Doors Group bu ay iki yeni mekân birden açıyor. Kanyon’da Harvey Nichols’ın eski brasserie’si Gilt’in yerine Da Mario’nun şubesinin açılması bekleniyordu. Son anda yeni açılan İtalyan restoranının adı Gina oldu. Bu gece açılış partisi var. Bakalım Gina, Da Mario kadar başarılı olacak mı?
* İstanbul Doors’un ikinci müjdesi Baltalimanı’nda açılacak olan Mama Pizzeria. Açılış partisi 16 Haziran’da. Anlaşılan, yabancı ortaktan sonra İstanbul Doors Group hızla büyümeye devam ediyor.
* Buz ile tanıdığımız Ender Sanal, Akaretler’de Haaz’ın yerinde Murat Patavi ile birlikte yeni bir yer açtı. der die das bu yazın en cool mekânlarından biri olacak.  
* Ulus’taki Sunset’e gidenler bilir, yeme-içmeye meraklılar Nobu’nun şeflerinden Hiroki Takemura’nın hazırladığı özel mönüden seçim yapar. Şimdi Sunset’in sevindirici bir haberi var. Ünlü şef Hiroki Takemura artık full time Sunset’te olacak. 
* Bebek’teki Kırıntı sonunda açıldı. Dün akşam partisi yapıldı. Kırıntı burada ilk defa kendi binasında. Kırıntı’nın ansiklopedi kalınlığındaki mönüsünü biliyoruz. Beni asıl heyecanlandıran Kırıntı Bebek’te Ağa Han ödüllü mimar Han Tümertekin’in imzası olması. En yakın zamanda gündüz gözüyle tekrar gidilecek.

Haberin Devamı

Formula 1 unutuldu
Anjelique’teki F1 After Race partisinin davetiyesini görünce şaşırdım. Önümüz Formula 1 hafta sonu (5-6-7 Haziran), ama Formula 1 ile ilgili hiçbir şey konuşulmuyor. Tamam belki Formula 1 yarışlarıyla çok yakından ilgili bir millet değiliz ama en azından partileriyle ilgileniyorduk.
Hatta ilk sene Kız Kulesi’ndeki partide ismen bildiğimiz kadınlar “şofeerler ne zaman gelecek” diye dolaşıyordu. Onlara şoför değil de pilot dendiğini hatırlatmaya bile gerek yoktu. Amaç birkaç ünlü “şofeeri” görmekti, ha pilot ha şofeer ne fark ederdi.
Aradan sadece dört yıl geçti. Çok da uzun sayılamayacak bir zaman bu. Formula 1 yine dünyada çok önemli. Bizde ise yeterince ilgi görmediği için artık Türkiye Grand Prix’sinin olmayacağı konuşuldu. Üzülen çok oldu, ama bakınız hâlâ hiçbir şey değişmedi. Formula 1’e ne özel bir ilgi ne de özel bir tanıtım var.
Antalya yeni Dubai oluyor diyorlar, e Türkiye Grand Prix’si de neden bir Monaco Grand Prix’si  kadar ilgi görmesin?

Haberin Devamı

Başarılı oldu, hadi kaldıralım!
Bütün Amerikan üniversitelerinde ilk iki seneden sonra bölüm seçersiniz. Önce temel dersler alınır, sonra istediğiniz bölümün derslerini okursunuz.
Bizde de bunu yapan tek üniversite Sabancı Üniversitesi’ydi. Tam 10 yıldır YÖK’ten alınan izinle bu sistem uygulanıyordu.
Şimdi birdenbire bu “fırsat eşitsizliği” ilan edildi. Rektör Tosun Terzioğlu da “fırsat zenginliği” diye üniversitesini savundu. Tabii ki denenmiş ve başarılı bulunmuş bir sistem. Diğer üniversitelerde de uygulanacağına neden şimdi iyi olan örneği yok etmekle uğraşıyorlar? Anlamak mümkün değil.