Cuma akşamı Issız Adam Cemal Hünal’ın restoranındaydım. Nişantaşı Zazie tıklım tıklımdı. Erken gitmeseydik, rezervasyon yaptırmadığımız için yer bulmamız mümkün olmayacaktı. Alt kattaki masalardan birine kurulduk, pizzaları söyledik.
Yan masaya Şebnem-Celal Çapa çifti geldi. Başka bir masada Hande-Fatih Altaylı ve arkadaşları vardı.
Zazie’ye ilk açıldığı zamanlarda da gidenlerden biri olarak müşteri kitlesinin çok değiştiğini söyleyebilirim. Eskiden daha mütevazı bir restorandı. Şimdi burada sık sık renkli simaları görüyorsunuz. Bu sadece Issız Adam’dan kaynaklanmıyor. Zazie zaten iyi gidiyordu. Time Out tarafından ‘yılın en iyi restoranı’ bile seçilmişti. Ama Issız Adam sonrası da bir haller olmuş tabii.
Issız Adam’ın eti sütüMönüye Issız Adam’ın havuçlu keki ataçlanmış. Zaten epey zamandır Issız Adam’ın etinden sütünden her şeyinden faydalanılıyor. Mönüyü her eline alan “Aaa Issız Adam’ın havuçlu keki de var” diye sevinç çığlıkları atıyor. Hemen akabinde de filmin kahramanları ile ilgili tartışmalar başlıyor. Biri diyor ki “Hep anne yüzünden böyle oldu, bu kıza dikkat et, iyi tut demeseydi adam üstünde baskı hissetmeyecekti.”, diğeri hemen lafa giriyor “Ada da anneye çok yanaştı, bu kadarı da fazla!” Başka biri “E, adam biseksüel, zaten biseksüellerin çoğu sonunda gay oluyor” diyor. Tartışmalar uzayıp gidiyor. Benim de gecenin ikinci yemek programı için Al Jamal’e gitmem gerekiyor. Kanadalı misafirler beni bekliyor.
Şovlardan gözünüzü alamıyorsunuzAl Jamal bu sezon Maçka’da, eski Cahide’nin yerinde. Evet, herkesin anlata anlata bitiremediği, Binbir Gece Masalları’nı andıran dekoru çok güzel, ama dekoru falan gözünüz görmüyor. Müzik ve şovlar o kadar eğlenceli ki ne yan masalara bakıyorsunuz ne de dekora. Ellerinde ve başının üstünde ateşlerle dans eden dansözler, lastik gibi esnek dansçılar, hamam sefası yapan drag queenler, Burak’ın yaptığı bale ve oryantali karıştıran koreografiler çok eğlenceli. Kanadalı misafirlerimiz şovlardan gözlerini alamıyor, rakıları yuvarladıkça yuvarlıyor. Yunan bir müşteri sahneye fırlayıp sirtaki yapıyor. Herkes dans ediyor ve çok ama çok eğleniyor. Kriz mriz vız geliyor. Anlık da olsa bütün sıkıntılar unutuluyor. Patron İzzet Çapa da sırtında poşusuyla dans ederken en az müşteriler kadar eğleniyor.
Çapamarka Avrupa Yakası gibi İzzet Çapa’nın ekibinden geçen yıl ayrılanlar oldu. Rose Kar Uludağ’da otel işletmeciliğine başladı. Cahide’yi Cahide yapanlardan biri olan Gügü (Gülsün Sami) Bodrum’dan Beyoğlu’na döndü, Şimdi’nin işletmesini aldı. Tolga Sezgin Beymen’de marka sorumlusu oldu. Murat Özalp, Serdar Bilgili’nin holdinginde halkla ilişkiler müdürü oldu, W oteldeki Çarşamba partileriyle adından çok söz ettiriyor. Çapamarka ekibinden ayrılanların hepsi yeni işlerinde de çok başarılı. Çapamarka da Avrupa Yakası gibi. Ekipte değişiklikler olsa da hep zirvede. Çünkü müşteriyi sıkmamak için sürekli kendilerini yeniliyorlar.
Son trend: Fiks mönü Gelelim yemeklere... Önce mezeler, sonra kebaplar geliyor. Hepsi çok lezzetli. Fiks mönü olması da son günlerde daha da önemli bir özellik. Herkes gece çıkarken ne ödeyeceğini bilmek istiyor artık. Hem yemeğe hem gece kulübüne para vermek ağır geliyor. O yüzden de yemek ve sonrasında eğlence olan mekânlar artık daha çok tercih ediliyor. Bir de fiks mönü yani fiks fiyat olunca herkes için daha iyi oluyor. Sınırsız yerli içki dahil, kişi başı fiyat 135 TL. Bu aşamada küçük bir tavsiyede bulunayım. Burada şarap yerine rakı içmekte fayda var. Çünkü şaraplar pek içilebilir değil. Yemek sonrası gül suyuyla el yıkama servisi bile var. En yakın zamanda böyle felekten bir gece çalmanızı dilerim.
Cahide partisi geliyor!Bu Çarşamba Al Jamal’de Cahide partisi var. Konsept hamam. Çalışanlar üstlerinde peştemaller ve ellerinde taslarla karşılayacak müşterileri. Bu parti için çok büyük hazırlık yapılmış. Cahide’yi özleyenlere ve içimizin sıkıldığı şu günlerde biraz deşarj olmak isteyenlere duyurulur!