Cadde EFSANE AİLELER

EFSANE AİLELER

16.08.2011 - 19:23 | Son Güncellenme:

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş Yayınları’nın ‘İstanbul’un Yüzleri’ serisinden çıkan ‘İstanbul’un 100 Ailesi’ isimli kitap, kente mimari ve kültürel açıdan şekil veren ailelerin sesini duyuruyor.

EFSANE AİLELER

İşte kitapta yer alan ve alfabetik sırayla aktarılan İstanbullu 10 aile...

ALTUNİZADELER

EFSANE AİLELER


Ailenin atası Bayramiyye Şemsiye tarikatının Tennuriyye kolunun kurucusu mutasavvıf şair İbrahim Tennuri’dir. Fatih Sultan Mehmet’e takdim edilen Gülzar-ı Manevi ve Güşen-i Niyaz isimli eserleri yazan Tennuri’nin torunun torunu İsmail Zühtü Paşa beş padişaha hizmet etmiştir. II. Mahmud’un babasını mesleğinden dolayı kendisine ‘Altunizade’ diye hitap ettiği İsmail Zühtü Paşa Üsküdar’da kendi adını taşıyan bir külliye yaptırmıştır. Torunlarından Piraye olarak tanınan Hatice Zekiye Pirayende, 1935’te evlendiği Nâzım Hikmet’le uzun yıllar unutulmaz şiirlerle süslenen bir aşk yaşamıştır. Sonraki yıllarda oğlu Mehmet Fuat ve damadı Metin Yasavul’un De Yayınevi’ni kurmalarına yardım etmiştir.

BALYAN (BALİAN) AİLESİ
Ailenin bilinen ilk üyesi Kayseri’nin Derevenk köyünden gelen hassa mimarı Meremeti (onarımcı) Bali Kalfa’dır. Balyan soyadını alan oğlu Krikor Amira Balyan (1764-1833) III. Selim ile II. Mahmud döneminde başlıca kamu yapılarında mimar olarak çalışmıştır. ‘Dolmabahçe Sarayı’nın mimarı’ olarak tanınan oğlu Garabet Balyan’da (1800-1866) Osmanlı’ya 30 yıl hizmet vermiştir. Yaşamın son yıllarını kendine ait Kuruçeşme’deki Ada’sında (Galatasaray Adası) geçiren torun Sarkis Balyan ise Beylerbeyi Sarayı, Çırağan Sarayı, Akaretler, Malta Köşkü, Çadır Köşkü ve Şale Köşkü’nün mimarı olarak tarihe geçmiştir.

EBÜZZİYA
EFSANE AİLELER


Bakırköy’de bir caddeye, Basınköy’de bir sokağa adı verilen Ebüzziya Ailesi’nin kökleri Mevlana Celaleddin ile 12’nci yüzyılda Horasan’a göç eden Horasanlı At Çeken Hacı Hasanoğulları’na dayanmaktadır. Ebüzziya Mehmed Tevfik (1848-1913), Namık Kemal ile İbret, Hadika ve Sirac gazetelerini çıkarmıştır. ‘Vatan Yahut Silistre’ oyunundan sonra çıkan olaylar nedeniyle Rodos’a sürülen Mehmed Tevfik, İstanbul’a dönünce Tasvir-i Efkar gazetesini çıkardı. Bu gazetede baba mesleğini sürdüren oğlu Abdurrahman Velid Ebüzziya (1884-1945) yazıları nedeniyle İstiklal Mahkemeleri’nde yargılanmış ve beraat etmiştir. Dünyanın sayılı müzelerinde eserleri sergilenen Seramik Sanatçısı Alev Ebüzziya (d.1938) ise 1968’e kadar Danimarka Kraliyet Porselen Fabrikaları’nda tasarımcı olarak çalışmıştır.

ECZACIBAŞI AİLESİ

Aileye soyadını veren kişi Osmanlı’nın en genç eczacısı Süleyman Ferit’tir (1885-1973). Ailenin İzmir’den İstanbul’a yerleşen ilk üyesi Mehmet Nejat Eczacıbaşı’dır. Türk Eğitim Vakfı kurucuları arasında yer alan Eczacıbaşı’nın İstanbul’a en büyük armağanı Kültür Sanat Vakfı’nı 17 işadamıyla 1972 yılında beraber kurmasıdır. Ailenin İstanbul’a ikinci armağanı İstanbul Modern ise Eczacıbaşı Topluluğu’nun girişimi ve aile koleksiyonlarının müzeye aktarılmasıyla hayata geçmiştir.

GEREDE
Pek çok ünlü yetiştiren Gerede Ailesi’nin Türkiye tarihi açısından en önemli üyesi Hüsrev Gerede (1886-1962), Mustafa Kemal’le 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkan 18 kişiden biridir. Kurmay binbaşılık görevini sürdürürken Erzurum, Sivas ve Ankara’daki tüm faaliyetlere katılmış, ‘Mustafa Kemal’in sırdaşı’ olarak anılmıştır. Gerede isyanını bastırmakla gösterdiği başarı nedeniyle soyadı Atatürk tarafından verilmiştir. Teşvikiye’de anıtı bulunan ve ismi bir caddeye verilen Hüsrev Gerede’nin ailesi askerlikten doktorluğa, yönetmenlikten fotoğrafçılığa pek çok farklı alanda başarılı olmuştur.

HACI BEKİR VE MAHDUMLARI

EFSANE AİLELER

Bahçekapı’daki dükkanın müdavimlerinden Maltalı ünlü
ressam Preziosi, Şekerci Hacı Bekir’in
suluboya resmini yapmıştır.

Haberin Devamı

Hacı Bekir ailesinin ve markasının kurucusu olan Bekir Efendi Kastamonu’dan İstanbul’a gelmiş ve 1777’de Bahçekapı’da açtığı küçük şekerci dükkanında lokum, akide gibi şekerlemeler imal etmiş, hac dönüşünde Hacı Bekir Efendi olarak anılmaya başlamıştır. Nişan-ı Ali Osmani’nin 1. Rütbe Nişanı ile sarayın şekercibaşılığına getirilmiştir. Oğlu Mehmet Muddin Efendi de babasının yanında çalışmaya başlamıştır. Hacı Bekir’in açtığı ilk dükkan bugün de Ali Muhiddin Hacı Bey Şekercilik A.Ş’nin satış yeri olarak İstanbul’da 200 yıldan beri aynı işi yapan az sayıdaki dükkandan biridir.

HIDİV AİLESİ (KAVALALILAR)

‘Mısırlılar’ olarak da anılan bu aile Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın (1769- 1849) soyundan gelmektedir. Hıdiv ailesinin yazları İstanbul’a göç etmesini izleyen Mısırlı zenginler, bu kentte alafranga eşyalarla döşedikleri konaklar ve yalılar almıştır. Avrupalı tarzlarıyla İstanbul’da yeni moda yaratan Mısırlı kadınlar, kısa zamanda taklit edilmeye başlanmıştır. Hıdiv ailesinin aralarında Sait Halim Paşa yalısı, Zeynep Kamil Hastanesi, İstiklal’deki Mısır apartmanının da olduğu pek çok köşk, konak, kasır, yalı, çeşme, okul, hastane gibi yapılar bugün hâlâ kullanılmaktadır.

RECAİZADELER
Ailenin kökleri Sultan III. Mustafa devri ricalinden Bolulu Halil Ağa’ya dayanmaktadır. Ailenin Recai adıyla bilinen ilk üyesi Sultan Abdülmecid döneminde önemli görevler üstlenen Mehmet Şakir Recai Efendi’nin tek oğlu Recaizade Mahmut Ekrem’in Türk Edebiyatı’nın Batılılaşma döneminde önemli etkileri olmuştur. Ailenin en ünlü simalarından biri 1970’li yılların unutulmaz şarkı sözü yazarı Feriha Çiğdem Talu’dur. Halen Sabah Gazetesi’nde çalışan Umur Talu, meslektaşı Şule Hanım’la evlenmiş, bu evlilikten Çiğdem ve Yonca adlı iki çocukları olmuştur.

ULAGAY AİLESİ

EFSANE AİLELER

Kökleri Kafkasya’ya dayanan Ulagay Ailesi’nden adları ilk bilinen kişiler İbrahim Ethem Ulagay’ın (1880- 1943) babası İstanbul Gümrük Müdürlüğü amirlerinden Rüstem Bey’dir. Bugün Reşat altını olarak bilinen altının alaşımını hazırlayan Ulagaylar, İstanbul’daki ilk modern ilaç fabrikalarından birini kurmuştur. Halen Milliyet Gazetesi’nde köşe yazarlığı yapan Osman Ulagay’ın oğlu Alp Ulagay ise Hürriyet Gazetesi’nde çalışıyor.

ZİLCİYAN AİLESİ
Karadeniz’den göçerek İstanbul’a yerleşen Kerope Zilciyan Samatya’da bir kilisenin altında çan yapan Kayserili Ermeni bir ustanın yanında mesleğini öğrenmiş, 1623 yılında bir zil atölyesi yapmıştır. Tını çeşitliliği bakımından zengin ve çok dayanıklı ziller üreten atölye 1977 yılından bu yana ABD’de ‘Avedis Zildjian Company ’ adı altında üretimi sürdürüyor. Dünyanın büyük senfoni orkestralarından, cazcılara ve pop sanatçılarına kadar, aralarında U2 ve Madonna’nın da yer aldığı birçok ünlü, bu markayı özellikle tercih ediyor.

Yazarlar