19.09.2012 - 20:11 | Son Güncellenme:
15 yıl aradan sonra tekrar bir araya gelip dünya turnesine çıkmaya karar verdiniz. Bu kadar uzun aranın sebebi neydi?
Bir sürü sebebi var ama asıl sebebi, müzikal vasiyetimizi devam ettirmek ve uzun süreli arkadaşlığımızı yeniden canlandırmaktı.
Bu uzun ara müziğinize iyi geldi mi?
Evet... İkimiz de bütün girişimlerimiz ve tecrübelerimiz sayesinde zenginleştik.
Yeni jenerasyon daha basit ve bol tekrarlı müziğe alışkın. Sizi anlayabileceklerini düşünüyor musunuz?
Yeni jenerasyon da bir önceki jenerasyonun müzik zevkine sahip. Bu yeni bir fenomen değil. Toplumun çoğunluğu, müziği bir eğlence biçimi olarak gördüğü sürece, bizim müziğimiz her zaman azınlık tarafından takdir ediliyor olacak. Ancak bu azınlığın sayısının, küresel nüfus artışına oranla artıyor olması beni mutlu ediyor.
Yeni albümünüzün nasıl bir öyküsü var?
İsmi, ‘Anastasis’. Kabaca çevirecek olursak, ‘yeniden doğuş’ ya da ‘yeniden diriliş’ anlamına gelen Yunanca bir kelime. Son albümümüzün üzerinden neredeyse 16 sene geçtiği için, bu ismin yeniden bir araya gelişimize uygun olacağını hissettik. Aynı denizi, Akdeniz’i paylaşan bütün kültürlerin müzikleriyle güçlü bağları olan bir albüm. Elektronik Yunan buzukisi, cura, Fas sufi ritimleri, hicaz makamında Türk yaylıları var. Ayrıca laterna, klasik yaylılar, koro ve yaylılarla keltik ve batıdan klasik esintiler...
Kaldığınız yerden devam mı edeceksiniz yoksa teknolojinin faydalarını müziğinize ekleyecek misiniz?
Köprünün altından çok su aktı. Yeni teknoloji ve yeni akustik enstrümanlar, girişimimiz için bize platform sağlıyor.
Türkiye hakkında ne biliyorsunuz? Sadık bir dinleyici kitleniz var burada...
Evet farkındayım. Türkiye’ye daha önce birçok kez tatil ve konser için geldim. Hititlerden Osmanlı’ya kadar olan tarihinizi biraz biliyorum. Geleneksel müziğinizin hayranıyım. Ancak çağdaş müzik sahneniz hakkında bir fikrim yok.