Cadde ‘HER DiBE VURUŞUMDA DAHA ÇOK GÜÇLENDiM’

‘HER DiBE VURUŞUMDA DAHA ÇOK GÜÇLENDiM’

05.10.2013 - 19:28 | Son Güncellenme:

“En dibe vurmanın ardından gücü getirdiğini düşünüyorum” diyor Şenay Gürler.

‘HER DiBE VURUŞUMDA DAHA ÇOK GÜÇLENDiM’

“Görüş Günü Kadınları”nda Süreyya karakterini canlandıran oyuncu, dizide tüm acısına rağmen ayakta kalmaya çalışan bir kadını oynuyor

Haberin Devamı

“Görüş Günü Kadınları”nda yine güçlü, şehirli kadın rolündesiniz.
Süreyya, oynadığım bütün rollerden daha farklı bir düşünce yapısına sahip. Ayakta duruşu, hayata bakışı... Ama evet, oynadığım bütün karakterlerin gücü olduğuna inanıyorum. Mesela “Hayat Devam Ediyor”da oynadığım Cennet’in ezilmiş dış görünüşünün altında çok güçlü bir karakteri vardı. Farklı hayatlarda nasıl oluyor onu görüyoruz sadece.


Süreyya’nın bu güçlü olma hali sizinle örtüşüyor mu?
Süreyya iki çocuk annesi bir kadın. Kocası hapiste. Aslında duygusal ama dışarıya karşı çok güçlü duruyor. Kadın olarak ayakta durmanın verdiği güç... Bunu kendimde de görüyorum. Zaten proje geldiğinde ilgimi çeken şey, karakterin bu kadar güçlü kalabilmesi oldu. İçinde yaşadığı hüznü, acıyı kimseye belli etmiyor. Bana en yakın olan yanı o tarafı.

Haberin Devamı

“Tutkulu bir kadınım”
Yaşanmışlıklar hayata bakışınızı nasıl etkiledi?
Ben en dibe vurmanın ardından gücü getirdiğini düşünüyorum. En dibin ne olduğunu bilirseniz, o dibe vuruşun nasıl bir duygu olduğunu anlarsınız “Ben duyguyu tanıyorum” deyip devam edebiliyorsunuz. Evet bir süre çok duygusal oluyorsunuz, kimseyle konuşmuyorsunuz ama daha
yükselerek çıkıyorsunuz. Ya da ben hayatımda öyle yaşıyorum. Dibe vurmanın ne demek
olduğunu çok iyi biliyorum.


Aşkı nasıl yaşıyorsunuz?
Tutkulu bir kadın olduğumu söyleyebilirim. Ama tabii sadece bir erkeğe karşı duyulan bir tutku değil bu. Bir çocuğa, bir kitaba da duyabilirsiniz aynı tutkuyu.

“Aynı tipe bürünmek rahatsız edici”
Çok iyi görünüyorsunuz. Estetiğe bakışınız nasıl? Yüzünüzde estetik müdahale var mı hiç?
Yok. İyi bir projede olmanın ışığı olabilir. Küçük müdahaleler olabilir tabii. Karşı değilim. Sadece insanların aynı tipe bürünmeleri çok rahatsız edici. Sonuçta hepimiz görüntümüze önem veriyoruz. Benim yaptığım şeyler belli: Cildimi temiz tutmaya çalışıyorum. Çok su içiyorum. Spor yapmaya çalışıyorum ama çok yoğun çalıştığımızdan 1,5 ayda 3 kere falan yapabildim. Set düzene girdikten sonra düzenli spor yapmam gerekiyor. Onun dışında oynadığınız rollerle ruhunuzu besliyorsunuz. Ruhuma iyi bakmaya çalışıyorum, onu seviyorum, koruyorum.
Hayata farklı bir açıdan bakmaya çalışıyorum.

Haberin Devamı


Bir kızınız var sanırım. O kaç yaşında?
25 yaşında. Beni hayata bağlayan en önemli şey... Birlikte eğleniyoruz, gülüyoruz, kadın olarak dertleşiyoruz. Birbirimizden çok şey öğreniyoruz.

“Çalışma odaklı bir hayatım var”

Bir süredir dizi çekimleri için Adana’dasınız. Günleriniz nasıl geçiyor?
Burada çalışma odaklı bir hayatımız
var. Çekimler keyifli geçiyor. Benim daha önce ata binmişliğim vardı ama profesyonel binici değilim. Şimdi rolle birlikte ders almaya başlayacağım. Kesinlikle Adana’da yapacağım şeylerden biri bu. Onun dışında bazen 15 gün, bazen bir hafta, bazen üç gün kalıp İstanbul’a dönüyorum. Normalde evde olmayı seven ben, her gelişte “Hadi bir şeyler yapalım” modunda oluyorum.


Çalışma şartlarından dolayı isyan ettiğiniz oluyor mu?
İsyan ettiğim bir çalışma anı yaşamadım.
Ama dizilerin süreleri çok uzun, artık kısaltılması gerekiyor. Bizim dinlenme şansımız oluyor
ama sette çalışan arkadaşlarımız için şartlar gerçekten çok zor.

Haberin Devamı


Yeni bir işe başlarken sizin için önemli olan ne?
Farklı karakterler oynamak... Oynadığım karakterlere benzer olmasını istemiyorum. Senaryo ve karakterin derinliği benim için çok önemli. Sonra oyuncu arkadaşlarınız, kimlerle oynayacağınız geliyor. Yapım şirketi, ardından gelen şeyler de tabii. Ama öncelikle senaryonun sizi heyecanlandırmasıyla başlıyor her şey.

Yazarlar