Cadde 'İstanbul'da kalsaydım delirirdim'

'İstanbul'da kalsaydım delirirdim'

14.01.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

Altı yıl sektörden uzaklaşan Bendeniz, ‘Bendeniz Best Of Vol.1’ albümüyle geri döndü. Şarkıcı, “Etraf çok kötüydü. İzmir’e yerleştim, İstanbul’da kalsaydım delirirdim” dedi.

İstanbulda kalsaydım delirirdim

Fenomen şarkılara imza atan Bendeniz, sektörün gidişatının çok kötü olduğunu söyledi. Şarkıcı, “Bazı aranjörlerimiz kopya şarkı olayına başladı. Dinleyici, hep aynı şeyleri dinlemek zorunda kalıyor. Sektör açlık oyunları gibi” dedi. Bendeniz’le yeni albümünü, sektörü ve İzmir’deki yaşantısını konuştuk.
‘Bendeniz Best Of Vol.1’ albümünün fikri nasıl ortaya çıktı?
Polat Yağcı bir gün arayıp, “Best of albüm yapmak ister misin?” diye sordu. İlk başta kabul etmedim ama daha sonra ikna etti. Yeni nesilin bu şarkıları duyması için çıkartmayı düşündüm. Sound olarak sektör çok tuhaf bir yere gidiyor. Gençler, bu müzik türü arasında duygu karmaşıklığı yaşıyor. Bizim nesilden insanlar da bu parçaları özlediği için albümü çıkarttık.
Nasıl tepkiler alıyorsunuz?
İnsanlar özlemişler. Akustik müzik her zaman yerini bulur.
Sektörün dijatal platforma geçişini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dünya zaten dijitale geçiyor. Telif haklarımız düzelirse daha iyi olacak. İngiltere’deki gibi sistemimiz olsa Sezen Aksu, Yıldız Tilbe ve ben şatolarda otururuz. Dernekte bir para toplanıyor ama nereye gittiğini bilmiyoruz.
90’lı yıllardaki gibi fenomen şarkıların yazılamamasının sebebi ne?
Yazılmaz çünkü önce kafaların değişmesi gerekiyor. Duyguları kenara bırakıp, başarıya odaklandı herkes...
Duyarsızlaşmaya başladığımız an, zaten hiçbir şey eski tadında olamaz.
Bir de maalesef bazı aranjörlerimiz kopya şarkı olayına başladı. Dinleyici hep aynı şeyleri dinlemek zorunda kalıyor. Onların sinirinden ben de şarkı yazmamaya başlıyorum. Bu tarz üretime engel olunması gerekiyor.
Sistem nasıl değişir?
Zaten ellerinde bir şey kalmadı. Şu anda 90’lı yılların hepsini tükettiler. Radyoyu açtığım zaman 2-3 şarkı dinleyip, hemen kapatıyorum.
Halen 90’lı yıllardaki şarkıların sektörde olmasını neye bağlıyorsunuz?
Piyasanın yüzde 80’inde, halen o dönemin sanatçıları olarak yer alıyoruz. Bir senede 100 kişi çıkıyor, ancak 1-2 insan kalabiliyor.
90’larda yaratıcılık ve üretmek vardı. Mustafa Sandal, Yıldız Tilbe ve benim gibiler üretip, kendi rengimizi saldık. Ondan sonra taklitlerimiz ortaya çıktı. Üretim yapmayıp, taklit yapıyorlar. Üretim her zaman olur çünkü duygu hiçbir zaman bitmez.
Şu dönem genç olsaydınız, sektör bu haldeyken müzik sektörüne girer miydiniz?
Ben o enerjimi böyle bir yere yatırmazdım. Sektör, açlık oyunları gibi...
Bir dönem ortadan kaybolmanızın sebebi neydi?
Altı sene kayboldum. Canım hiçbir şey yapmak istemedi.
Etraf çok kötüydü. İnsanlar, ne dinleyeceklerini şaşırmışlardı. İzmir’e yerleştim, İstanbul’da kalsaydım delirirdim.
İzmir’de nasıl bir yaşantınız var?
Dünyanın en güzel denizi bizim orada... Etrafta kötü elektrik yok, insanlar mutlu. Huzurlu bir yerde yaşıyorum.
Türkiye’deki şarkıcılar neden dünyaya açılamıyor?
Adamların kendi sanatçıları varken, bizi ne yapsınlar? Türkiye’de müthiş bir şarkı yapıp, bunu dünyaya tanıttığın zaman açılabilirsiniz. Arabistan ve Uganda’daki bazı şarkıcılar dünyada tanınıyor. Onların müziğini taklit edersek, hiçbir yere açılamayız.

‘Şov insanı değilim’
Televizyonda müzik programı yok...Ekranda olmamanızı nasıl karşılıyorsunuz?
Televizyona meraklı olanlar düşünsün! Bu durumdan çok memnunum. Ben şov insanım değilim, şarkı yorumluyorum. Eskisi gibi parçalarımızı okuyabileceğimiz program yok. Bu dönemde televizyon izlerken beynimin uyuştuğunu hissediyorum.
Yıllarca popüler olmak nasıl bir duygu? Şöhret özgürlüğü kısıtlıyor mu?
Albümüm ilk çıktığında 15 gün evden çıkamadım. Sevgiden dolayı, can güvenliğimiz yoktu. Şu an çok popüler isimlere bile bizim dönemimizdeki kadar sevgi yok.
Aşk size ne ifade ediyor?
Aşk, her şey. Sevgisiz hiçbir şeyin tadı olmaz. Aşk isteyeni bulur.
Hayatınız biri var mı?
Şu an kimse yok. İnşallah olur. Zaten aşkımı ortalarda yaşamıyorum.