Aziz İhsan Aktaş…
Kendisi ve akrabalarına ait şirketlerin sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden aldığı ihalelerin toplamı 3 milyar 760 milyon lira! İlçe belediyelerinden aldıkları hariç.
İşte bu Aziz İhsan Aktaş, etkin pişmanlıktan faydalanmak için biri 30 Nisan 2025’te diğeri 11 Mayıs 2025’te olmak üzere iki kez ifade veriyor.
Ve hafta sonunda CHP’li 5 belediye başkanının gözaltına alınmasıyla sonuçlanan operasyonun düğmesine basılıyor. Aziz İhsan Aktaş’ın 6 sayfalık ifadesindeki detaylar organize bir yolsuzluk şebekesinin 1990’lardaki İSKİ skandalına rahmet okutacak yöntemlerle belediyeleri soyduğunu gösteriyor.
Üstelik mesele sadece belediyelerin soyulması da değil. Bu yolsuzluk şebekesi aynı zamanda paranın gücüyle CHP’yi ve Türk siyasetini de adeta zehirli bir sarmaşık gibi sarmış. Bknz: Aziz İhsan Aktaş’ın olaylı CHP kurultayı öncesinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu delegeleri ile yaptığı ve ilgili dava dosyasına da giren gizli toplantılar. Yerel seçim öncesinde belediye başkan adaylarının kampanyalarına verilen maddi destekler.
İSKİGATE skandalının baş kahramanı Ergun Göknel’i yakan bir gönül ilişkisi olmuştu. Sekreteri ile evlenmek için eşine 1 milyon dolar tazminat önerince ip kopmuş ve skandal ortaya çıkmıştı. İSKİ Genel Müdürü Göknel, İSKİ ihalelerini paravan olarak kurduğu şirketlere veriyor ve yolsuzluk yapıyordu. Ne ilginçtir ki; dönemin İBB Başkanı Nurettin Sözen kendi elleriyle genel müdürünü Emniyet’e şikayet etmiş ve yargının yolsuzluğun hesabını sormasına yardımcı olmuştu.
Bugün ise çarşaf çarşaf ortaya dökülen yolsuzluklara, itiraflara rağmen koca CHP hararetle Türkiye tarihinin en büyük skandallarından birinin üstünü kapatmaya çalışıyor! Bu arada Ergun Göknel gözaltına alındığında İsviçre bankalarındaki hesaplarında 30 bin ABD doları ve 670 bin Alman markı bulundu. Bugün sadece ilçe belediyelerinde verildiği belirtilen rüşvet ve avantaların her biri milyon dolarlarla ifade ediliyor!
Aktaş’ın ifadesi sonrası yaşanan en çarpıcı gelişme ise yolsuzluk iddialarının CHP’nin bir genel başkan yardımcısı ve bir Parti Meclisi üyesini de kapsayacak şekilde genişlemesi. Aktaş’ın, CHP Parti Meclisi Üyesi Baki Aydöner ve Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut hakkında söyledikleri öyle yenilir yutulur şeyler değil. Masumiyet karinesi gereği şimdilik biz bu iddialara girmeyelim. Zaten detaylar çarşaf çarşaf yayınlandı.
Sadece İstanbullunun canını çok sıkan İETT otobüsleriyle ilgili bir detayı aktarıp yazıyı noktalayalım. Hafta sonunda haklarında gözaltı kararı verilen iki isim: Remzi ve Şaban Baka..
İETT’den milyarlık ihaleler alan Ulaşım İç ve Dış Ticaret A.Ş’nin sahipleri. Bu firmanın mali müşavirliğini yapan isim de CHP’nin Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat!
Firma son 5 yılda aldığı 35 ihaleden 19 milyar 724 milyon lira gelir elde etmiş. İhalelerin büyük bölümü pazarlık usulüyle verilirken yalnızca üçü açık ihale yöntemiyle yapılmış. Aldıkları en yüksek tutarlı ihale bilin bakalım hangisi? 4 milyar 906 milyon lira bedelle 2024 Aralık’ta başlayıp 2026 Kasım’da bitecek İETT bakım ihalesi!
Ve ne ilginçtir ki, bu firma kısa bir süre önce konkordato ilan ederek geçici süre boyunca haciz ve iflas taleplerine karşı kendini korumaya alıyor!
Yani ufukta beliren fırtınayı da, ne yaptıklarını da, başlarına gelecekleri de herkes aslında çok iyi biliyor.
Sadece bazı gazeteciler, akademisyenler ve sosyal medya hesapları hiçbir şeyden haberleri yokmuş gibi davranmaya devam ediyor.
Yolsuzluğun, hırsızlığın bu kadar cansiperane, bu kadar organize savunulduğu bir dönem Türkiye tarihinde olmadı. Bundan sonra da olmayacak.