Kendi ordusu tarafından tehdit olarak görülen bir denizaltıdaki personelin macerasını anlatan ‘Last Resort’, oyunculuklarıyla yoruyor. Sinema filmi ya da iyi bir mini dizi olabilecekken uzun soluklu bir dizi kararı, yapımı tehlikeye sokmuş

AMiRAL BATTI

Yıllar geçiyor, sınırlar kalkıyor, her şey değişip gelişiyor. Bazı kavramlar olduğu gibi kalıyor. Bunlardan biridir, askerlik. İşleyiş çok basittir aslında. Üst, asta emir verir ve ast bu emri yerine getirir. Sorgulayamaz, sadece verilen komutu gerçekleştirmekle yükümlüdür. Hiyerarşi böyledir. Peki ya verilen emir mantık dışıysa? O zaman birçoğunuzun en az iki kere duyduğu özlü bir sözü(!) hatırlatayım: “Askerlikte mantık aranmaz.” Emir demiri keser, başka alternatifi yoktur. Fakat verilen emir sorgulanır, hatta itaatsizlik yapılırsa, cezası çok ağır olabilir. II. Dünya Savaşı’nda Rus ve Alman ordularında bunun cezası idamdı. Günümüzde modern ülkelerde görevden alınma ya da hapis cezaları veriliyor. Ama görevden uzaklaştırma bile üniformalarına sıkı sıkıya bağlı bu adamlar için idamdan farksız görülür.

Karakter odaklı değil
Bu sezon başlayan ‘Last Resort’, emre uymayan bir denizaltı personelinin kendi ordusundan kaçış hikayesini anlatıyor. 18 nükleer füzeye sahip denizaltı, önce Pakistan kıyılarında saldırıya uğramış Amerikalı deniz piyadelerini kurtarıyor. Ardından Pakistan’ı vurması için emir alıyor. Fakat emir Antarktika üzerinden geliyor. Emir oradan geliyorsa hükümet düşmüş demektir. Denizaltının kaptanı Marcus Chaplin ve ikinci kaptan Sam Kendal, emri Washington’a doğrulatmak isteyince cevap füze saldırısı oluyor. Ve NATO Erken Uyarı İstasyonu’nun bulunduğu bir adaya sığınıyorlar.
Dizi, konu olarak oldukça zengin. Hikayenin birçok ayağı var. Hükümet tarafı, denizaltı personeli, ada sakinleri ve deniz piyadeleri. Fakat bu bolluğa rağmen oyunculuk vasatın altında kalmış. Çok karakterli dizi, sadece 2-3 kişiye odaklanmış. Onda da analizi derinlemesine yapmamış. Hikaye bu yüzden hükümet ve kaptanın karşılıklı tehditleriyle sürüp duruyor.

Amerika günah çıkarıyor
Ayrıca kaptanın, “Bir emirle 4.3 milyon Pakistanlıyı yok etmeyeceğim” sözleriyle adeta günah çıkarıyor. Fazlasıyla Amerikan propagandası yapıp Ortadoğu’da olanların ifadesini veriyor gibi.
‘Last Resort’ta bir de aksiyon filmlerinden tanıdığımız Robert Patrick var. Oyuncu, Mahsun Kırmızıgül’ün filmi ‘New York’ta Beş Minare’de de rol almıştı. Dizide astsubayı canlandıran aktör, arada bir çıkıp ters ters konuşup ortadan kayboluyor. Bu da çok komik duruyor.
Kısaca ‘Last Resort’ sağlam konusunu, açıkladığım defolarıyla tüketmiş bir yapım. İyi oyuncularla ve sağlam bir senaryoyla sıkı bir film ya da mini dizi olabilirmiş. Uzun soluklu olmasını beklemek konuya fazlasıyla iyimser bakmakla mümkün.

Haberin Devamı

HAFTANIN FOTOSU

Haberin Devamı

AMiRAL BATTI

DiZiLERDEN KISA KISA...

* Burn Notice’, yedinci sezon onayını aldı.
* The CW’nin yeni dizisi ‘The Carrie Diaires’, prömiyerini 14 Ocak 2013’te yapacak.
* CBS, bu sezon başlayan dizisi ‘Made İn Jersey’i iptal etti.
* Trabzonspor PAF takımında oynarken sakatlanarak futbolu bırakan Özgür Teke, ‘Person Of İnterest’in ikinci sezon yedinci bölümünde bir tetikçiyi canlandırdı. (ntvmsnbc)

Haberin Devamı

www.twitter.com/nevzatakdere