Kıbrıslı Türk sanatçıların ülkelerine karşı gösterdikleri ilgi son dönemde ciddi anlamda sorgulanıyor. Türkiye’de her etkinlikte boy gösteren Kıbrıslı Türk sanatçıların, Kuzey Kıbrıs’la ilgili bir etkinlikte ‘uzak’ durması ve ‘ilgisiz’ kalması şaşırtıcı. Son örneği İstanbul’da düzenlenen turizm fuarında yaşandı. KKTC’li bir bakan Ziynet Sali’yi aradı, KKTC standına davet etti. Kıbrıslı Türk bir sanatçı olarak, Kuzey Kıbrıs’ın tanıtımına destek olması ricasında bulundu. Ziynet Hanım’ın, standı ziyaret etmesi zaten yeterli olacaktı. Sevenlerinin onun yanına gelmesi, Kuzey Kıbrıs’a bir katkıydı.
Sadece bu amaçlandı. Bir şey istenmedi. Sali, Bakan’a, uzakta olduğunu ve gelemeyeceğini söyledi.
Bunun üzerine Bakan teşekkür etti.Bu sırada Işın Karaca’ya da ulaşıldı.Işın Karaca da, İstanbul’da olmadığını anlattı.Ki Işın Hanım gerçekten il dışındaydı.
Ardından fuarda bir etkinlik var denildi.
Etkinlik için KKTC heyeti de davet edildi.
KKTC’li bakan, en ön sıraya oturdu.
Sanatçı olarak Ziynet Sali anons edildi.
KKTC’li Ziynet Hanım, Bakan’a ‘uzakta olduğunu’ söylemişti.Ama bir başka etkinlikte sahneye çıktı. Bakan Bey de, Sali’nin birinci şarkısı biter bitmez etkinlikten ayrıldı.
Bakan Bey, şaşırdı ve üzüldü.
Kıbrıslı bir sanatçı, kendi ülkesinin etkinliğine uğramaktan kaçınmıştı.
Başka bir etkinlikte boy göstermişti.
Bir saat, 10 dakika standa uğraması da yeterdi. Olmadı.
İmparator devrede
Fuarda KKTC’lileri yalnız bırakmayan bir dev isim vardı.
O da imparator Fatih Terim. Fatih Bey, Sayın Bakan’ın küçük bir ricası karşısında, ‘karşılıksız’ olarak KKTC standına geldi. İnsanlarla sohbet etti. Kıbrıslı Türklere destek verdi. Kıbrıslı Türklerin dünyaya açılması için girişimlerden bahsetti.
Babası da bir Kıbrıslı Türk olan Terim’in orada bulunması, milyonlarca TL’ye yapılamayacak reklam getirisine neden oldu. İmparator da bundan büyük gurur duydu. Kıbrıs’a karşı sevgisini gösterdi.
TRİLYE TAVSİYESİ
Hafta içerisinde KKTC Maliye Bakanı Birikim Özgür, Ekonomi Bakanı Sunat Atun, Tarım Bakanı Erkut Şahali ve Çevre Bakanı Kutlu Evren’le birlikte Ankara’daydım.
Sayın Bakanlar, temaslar yaptığı sırada Milliyet Cadde yazarımız Süreyya Üzmez’in Trilye restoranına uğrama fırsatım oldu. İlk kez Trilye’ye gittiğim için kapıdan, gözlem yaparak içeri girdim. Sizi güler yüzlü çalışanlar karşılıyor. Hatta Süreyya Bey veya oğlu da kapıda oluyor. Sonra masanıza oturuyorsunuz, ilgi müthiş. Süreyya Bey tek tek masaları geziyor, misafirlerle ilgileniyor.
Müsait bir anında Süreyya Bey’le sohbet ettik. Mutluydu. Ankara’da taze deniz ürünleri denilince akla ilk gelen mekan olma keyfi vardı. Mekandan ayrıldıktan sonra Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros ve heyetiyle sohbet ediyorduk, yarın bir şeyler yapalım denildi. Trilye’yi tavsiye ettim. Heyet ilk kez mekana gidecekti.
Kafalarda ‘nasıl acaba?’ sorular vardı. Ancak mekandan ayrılırken, Fikri Bey’in, Süreyya Bey’e teşekkürü ‘özel’ oldu. Heyet mekanı çok beğendi. Trilye’nin yeni mekanını tavsiye ederim.
