Serfiraz Ergun

Serfiraz Ergun

serfiergun@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Mehmet Habbab’ı tanırsınız; Delta Petrol ve Transteknik Holding’in kurucusu ve sahibi, Gulf Oil uluslararası petrol şirketini de Türkiye’ye getiren, ABD’nin Pensilvanya Üniversitesi’nin Wharton İş İdaresi Okulu mezunu, kıvrak zekâlı Lübnan asıllı işadamı. Birkaç gün önce telefonda konuşurken, “yakındaysan uğra da laflayalım” dedi.
Sohbetin bir yerinde 4. baskısını yaptığını söylediği kitabını bana imzalamaya başladı. “Ne kitabı, ne zaman yazdın?”, “Beğenemiyor musun, yazamaz mıyım?”, “Yok canım öyle demek istemedim, nasıl vakit bulabildin yani?” gibi laflar havada uçuşurken kitabı elime aldım. Adı, “What Men Think They Know About Women” (erkekler kadınlar hakkında ne bildiklerini düşünüyorlar gibi çevirebiliriz). Yazarı, Mehmet Habbab, 250 sayfalık bir kitap. Arka kapaktaki tanıtım yazısında “Bu kitap erkeklerle kadınlar arasındaki tarihi ilişkiler üzerine yapılan derin araştırmayı sergiliyor. Bu çalışma geçmişte erkeklerin kadınları nasıl algıladıklarını ve ilişkilerin nasıl geliştiğini inceliyor” gibi cümleler de var. Kitabın sayfalarını çeviriyorsunuz; bomboş, bembeyaz tam 250 sayfa...
Mehmet Habbab hiç olmazsa doğruyu söylemiş. Diğer kadın uzmanları gibi ahkâm kesmemiş.

Haberin Devamı

dDf tişörleri dağıtılmasın, satılsın
Türkiye 2009 yılında turizm kampanyalari için 175 milyon lira harcayacak, bu krizin ortasında turist çekmeye çalışacak. Altı ajans da Turizm Bakanlığı’ndan bu çerçevede iş aldı. Dream Design Factory, dDf; bu ajanslardan biri.
dDf Avusturya, Rusya ve Almanya dışındaki 30’a yakın ülkede turizm tanıtım faaliyetlerine başlıyor. dDf’in stratejisi Türkiye’ye gelen turistlere Türkiye’de çok özel anlar, çok özel deneyimler yaşama potansiyeli vaat ederek Türkiye’ye gelmeye ikna etmekmiş. Özellikle de gençlere esprili mesajlar vereceklermiş.
Geçtiğimiz yıllarda izlediğimiz Türkiye’nin bir tanıtım filmi vardı, hatırlarsınız; 1001 gece masalımsı bir İstanbul üzerinde sultanlar uçuyordu. İşte o filmi yapan, Arhan Kayar ve Prof. Esra Ekmekçi’nin firması. Esra Ekmekçi hem güzel ve şık bir kadın hem de İstanbul Üniversitesi’nde vergi hukuku profesörü ve bölüm başkanı. Türkiye’nin tanıtımı konularına da sürekli kafa patlatan birisi.
Esra ve Arhan, yılbaşı kartı yerine bana iki esprili t-shirt göndermiş; biri üzerindeki Kaşıkçı Elması’yla Topkapı Sarayı’na davet ediyor diğeri de Kommagene Uygarlığı’ndan kalma kartal başı kaya anıtıyla Nemrut Dağı’na. Bunlar sadece hediye edilmek üzere bastırılmış. Bence hemen üretilip tüm festivallerde, IKSV etkinliklerinde, Venedik Bienali’nde Türk Pavyonu’nda, sınır kapılarında satılmalı ve böylece birçok yürüyen outdoor reklamı olanağı yaratılmalı. Çünkü her gün giyilecek kadar güzel ve esprili.

Haberin Devamı

“Baba ve Piç”i T.C. destekliyor mu, yoksa yargılıyor mu?
Biliyorsunuz hep yazarız, hep konuşuruz; oyuncu, simültane çevirmen, yemek programcısı Serra Yılmaz’dan vazgeçemeyenlerden biri yönetmen Ferzan Özpetek’se diğeri de Angelo Savelli‘dir.
Angelo Savelli Floransa’daki Rifredi Tiyatrosu’nun yönetmeni. Serra Yılmaz, bu tiyatroda Savelli’nin bir kolaj şeklinde hazırladığı “Ultimo Harem” (Son Harem) adlı, İstanbul’da 1909’da Yıldız Sarayı’nda Harem’in kapanmasından hemen önce geçen oyununda Seza Kalfa’yı epeydir oynuyor.
Rifredi Tiyatrosu, Türkiye’nin Roma Büyükelçiliği ile birlikte “Amici Turchi” (Türk Arkadaşları) başlıklı etkinlikler yapıyor. Bu etkinlikler kapsamında 3 ve 4 Şubat’ta Elif Şafak’ın “Baba ve Piç” romanından okuma yapılacak. Tabii yine Serra Yılmaz ve Rifredi’nin diğer oyuncuları tarafından.
TCK 301’den yargılanan “Baba ve Piç”i Türk Büyükelçiliği’nin sponsorluğunda sergilemek de ancak sürekli taşları yerine oturtmaya çalışan ama bir türlü çelişkiler yumağını çözüp kurtulamayan Türklere özgüdür.