PazarAlain Delon festivalde

Alain Delon festivalde

23.02.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Gelmiş geçmiş en yakışıklı aktörlerden Alain Delon için İstanbul Film Festivalinde bir toplu gösteri düzenleniyor. "Beyazperdede Bir İlah" başlıklı bölümde dokuz film gösterilecek

Alain Delon festivalde

Patricia Highsmithin "Yetenekli Bay Ripley" adlı romanının ilk uyarlaması olan, Rene Clementın "Plein Soleil / Kızgın Güneş"inde Alain Delonu, öldürdüğü zengin arkadaşının yerine geçen Tom Ripley rolünde, Matt Damonın sonradan yanına bile yaklaşamadığı bir performansla izleyeceğiz. Clementın Delonu görüntüleme tarzı, çekimler sırasında bir ilişki yaşadıkları dedikodularına bile yol açmıştı. Ben bir yıldız değilim, ben bir aktörüm." Alain Delon yaşamı boyunca bu gerçeği anlatmaya çalıştığını söyler bir röportajında. İnsanın nefesini kesen olağanüstü bir güzelliğe sahip olsa da Delonu bir aktör olarak değerlendiremeyenler, sinema tarihinin başyapıtları olan filmlerini de izlememiş demektir. 13-28 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek olan İstanbul Film Festivalindeki "Beyazperdede Bir İlah" başlıklı Alain Delon toplu gösterisinde yer alan dokuz film bu savı destekliyor. İki kez de yönetmenlik yaptı Toplu gösteride Delonun birlikte sekiz film çevirdiği polisiye ustası Jacques Derayın iki filminin yer alması sürpriz değil: Romy Schneider ile başrolü paylaştığı mükemmel kara film "La piscine / Sen Benimsin" ve "Trois hommes a abattre / Üç Adam Ölecek". Delonun olgunluk döneminin en iyi iki performansını verdiği filmler de unutulmadı. Joseph Loseyin "M. Klein / Kaderi Arayan Adam"ında Nazi işgali altındaki Pariste Musevi bir antikacıyı canlandırdı. Bu rolle ilk kez aday gösterildiği Cesar Ödülünü sekiz yıl sonra Bertrand Bliernin "Notre Histoire / Ayrı Odalar"ındaki alkolik, mutsuz erkek rolüyle kazandı. Kendi kurduğu şirkette yapımcı ve senarist olarak da çalışan Delon sadece iki kez yönetmenliği denedi. Bunlardan ilki 1981 yapımı "Pour la peau dun flic / Bir Aynasızın Postu İçin" hem eleştirmenlerce gayet başarılı bulundu hem de yüksek bir gişe hasılatı elde etti. Çapkınlığı sanat haline getirmiş Kazanovanın yaşlılık günlerini anlatan "Le retour de Casanova / Kazanovanın Dönüşü" saçlarına ak düşmüş Delona pek yakıştı doğrusu. Henri Verneuilün "Melodie an sous sol / Vurgun"unda Alain Delon, Fransız sinemasının dev aktörü Jean Gabin ile ilk kez kamera karşısına geçme fırsatı buldu. Film 1964 yılı Altın Küre ödülü kazandı. Yenilikçi yönetmen Jean-Pierre Melvillein bir kült filme dönüşen "Le Samourai / Kiralık Katil"indeki ana karakterin Japon kültürüne merakının Delondan esinlenerek yaratıldığı söylenir. Melville, Delona kiralık katil rolünü teklif etmek için evine gittiğinde salonda sadece siyah deri bir kanape, bir samuray kılıcı, mızrağı ve hançeri görüp etkilenmiş. Annesi ile babası boşandı, evlatlık verildiği aile öldürüldü Şu anda çok huzurlu ama yaşamı hiç de öyle başlamadı ünlü aktörün. 8 Kasım 1935de Sceauxda doğan Delonun bugün bile hâlâ konuşmadığı annesi Edith ve babası Fabian o dört yaşındayken boşandı. Evlatlık verildiği aile öldürülünce annesi ve üvey babası onu yeniden yanlarına aldı. Ancak Alain 15 yaşında tasdikname alana kadar birçok okuldan kovuldu. Sonunda donanmaya yazılıp Hindiçine gitti. 1956 yılında terhis olup geldiği Pariste Les Halles pazarında hamallık, satıcılık yaptı. Paris kafelerinde garsonluk yaptığı sırada, daha sonra altı filmde birlikte oynayacakları aktör Jean-Claude Brialy ile arkadaş oldu. Onunla birlikte 1957 Cannes Film Festivaline gitti. Eşine az rastlanır yakışıklılıkta, soğuk ve mesafeli tavırlı, savaşta mı yoksa sokaklarda mı aldığı belirsiz yara izleriyle çekiciliği bir kat daha artan henüz 22 yaşındaki bu delikanlı ortalığı birbirine kattı ve deyim yerindeyse kapanın elinde kaldı. Hollywood yapımcısı David O. Selznick onu 1955te ölen James Deanin tahtına geçirmek için yedi yıllık bir sözleşme teklif etti. Ama Fransız aktris Simone Signoret ve eski kocası yönetmen Yves Allegret onu anavatan topraklarında kalmaya ikna etti. Yves Allegret ile birlikte çevirdiği ilk filmi "Quand la femme sen mele / İşe Kadın Karışırsa"da üstlendiği kiralık katil Jo rolünü farklı biçimlerde de olsa tüm kariyeri boyunca sürdürecekti... Dört yıl önce sinemayı bırakan Alain Delon, artık oğlu Alain Fabien ve ikinci eşi model Rosalie van Bremenden olan kızı Anouchka ile Hollandada huzur içinde yaşıyor. Ve kendisinin sekizde biri yaşındaki oğluyla "Fabio Montale" adlı bir dizide oynuyor. Adı skandallara karıştı Alain Delon, Schneider ile nişanını bozduktan bir süre sonra oğlu Anthonynin annesi olacak Nathalie Canovas ile evlendi. Delbeau Yapım şirketini kurdu. Dört filmle ABDde şansını deneyen Delon aradığını bulamadı. Fransaya dönüşünde "Kiralık Katil" ile görkemli bir başarıya erişti. Ancak bir skandal yine huzurunu bozacaktı. Marsilyayı merkez alan Fransız yeraltı dünyasıyla ilişkisi olduğu söylentileri kulaktan kulağa yayıldı. 1968 yılında koruması ve arkadaşı Stefan Markoviç ölü bulununca karısı Nathalie ile birlikte uyuşturucu, silah ve kadın ticaretini kapsayan bu davada sorgulandı. Ama hakkındaki tüm suçlamalar asılsız çıktı. İkinci filmi "Sois belle et tais toi / Güzel Görün ve Kapa Çeneni"de kuşağının bir başka oyuncusu Jean-Paul Belmondo başrolü paylaştı. Bu film, beş filmde daha sürecek ve "Borsalino" ile sinema tarihine geçecek bir beraberliğin başlangıcı oldu. Üçüncü filmi "Christine"de başrolü paylaştığı Avusturyalı Romy Schneider ona aşık olup Fransaya yerleşti. Beş yıl nişanlı kaldılar. "Kızgın Güneş"teki rolüyle perçinlenen "kötü çocuk" karakterinden hemen sonra Alain Delonu bambaşka bir şekilde değerlendiren yönetmen, İtalyan usta Luchino Visconti oldu. Visconti ona "Rocco e i suoi fratelli / Rocco ve Kardeşleri" ve "Il Gattopardo / Leopar" adlı başyapıtlarında rol verdi. Bu sırada Delonun şarkıcı Nicodan bir oğlu (Christian Aaron Boulogne) oldu. Ama çift evlenmeden ayrıldı ve çocuğu Delonun annesi Edith büyüttü. 1992de sinemayı bıraktı Bu olay sanki Delonun kariyerini tümüyle polisiyelere yöneltti. 1970te ikinci yapım şirketi Adeli kurdu. Yetmiş ve seksenlerde, nitelikli B sınıfı filmlerin arasında Volker Schlöndorffun Proust uyarlaması "Un amour de Swann / Swannın Bir Aşkı", Joseph Loseynin "Assasination of Trotsky / Meksikada Cinayet" (Haftaya Sinema Büyüsünde gösterilecek), "Kaderi Arayan Adam", "Ayrı Odalar" gibi sanat filmlerini de serpiştirerek yüksek bir tempoyla çalıştı. 1990da ikinci evliliğinin ardından nadiren kamera karşısına geçti. 1998de Berlin Film Festivalinden yaşam boyu başarısına karşılık bir Altın Ayı ödülü kazandıktan sonra sinemayı bıraktığını açıkladı. n Alain Delon hemen hemen bütün filmlerinin sonunda ölür. Filmlerinin büyük çoğunluğunda katil ya da hırsızı canlandırır. Polisiye filmlerinde çoğunlukla bir kedisi olur. Şimdiki eşi hariç birlikte olduğu tüm kadınlar oyuncu, şarkıcı ve modeldi. Romy Schneider, Nathalie Canovas, Nico, Mireille Darc, Anne Parillaud ile film çevirdi. Schneider ile bir tiyatro oyununda da rol aldı. Pek çok filminde adı "J" harfiyle başlar: Filmlerdeki isimleri hep J harfiyle başlardı "Faibles femmes"da, "La tulipe noire / Siyah Lale"de, "La Race des seigneurs"de, mini dizi "Cinema"da, "Une chance sur deux / İki Babam Var"da Julien,"Madly"de Julian"Paris brule-t- il?"de, "Comme un boomerang"da, "Le battant"da Jacques"Le Samourai / Kiralık Katil"de Jeff,"La piscine / Sen Benimsin"de Jean-Paul,"La Veuve Couderc", "Scorpio / Akrep", "Le Passage"da ve "Lours en peluche"ta da Jean,"Le toubib / Doktor"da Jean-Mariedir. Karakterlerinin isimleri; ilk filmi "Quand la femme sen mele / İşe Kadın Karışırsa"da Jo,

KEŞFETYENİ
Ünlü oyuncu trafikte çıldırdı! Küfürler yağdırdı...
Ünlü oyuncu trafikte çıldırdı! Küfürler yağdırdı...

Cadde | 03.06.2025 - 10:49

İlker Aksum, İzmir'in Urla ilçesinde trafikte bir sürücüyle tartıştığı görüntülerle sosyal medyada gündem oldu.

Yazarlar