22.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
Bazı efsaneler insanlar arasında öylesine yaygındır ki, anlatıla anlatıla şekil değiştirir. Bazen kahramanların adları, bazen yerler, bazen de öyküsü değişir. İşte bu öykülerden "Gordion"un, ya da halk arasında söylendiği biçimiyle "Midas'ın Kör Düğümü" söylencesini sizlere bir de ben yazayım dedim.
***
Gordion
Bugünkü Polatlı kentinin kuzeyinde Gordion adında bir kentin harabeleri vardır. İşte burası Lyda Kralı Midas'ın
ülkesiydi. Gordion kentinin şöyle bir öyküsü var: Bir gün kentin büyük kâhini, Frigya'nın başına geçecek kralın ertesi gün saman yüklü bir arabayla geleceğini duyurur. Halk bütün gece uykusuz kalarak, başlarına gelecek kralı
merakla beklemeye başlar. Midas'ın babası Gordion, bir çiftçidir ve mallarını satabilmek için erkenden arabasına yükleyip kentin yolunu tutar. Kente vardığında pazar yeri bomboştur ve ortalıkta kimseler yoktur.
Onu gören halk, kâhinin söylediği kralın Gordion olduğunu düşünür ve onu kral ilan eder. Çiftçi Gordion, hiç beklemediği anda kral olunca onun her şeyi olan yük arabasını elden çıkarmaya gönlü elvermez, onu da beraberinde tapınağa götürür ve oraya armağan eder. Arabanın okuna bağlı olan boyunduruk öylesine bir kördüğümle
bağlanmıştır ki, onu açacak kişinin değil Gordion'da, koca Asya kıtasında bile
bulunmayacağı söylenir. Hatta, "Asya kıtasını bu düğümü çözecek kişi yönetecektir," diye de bir söylenti yayılır. Bir gün Büyük İskender kördüğümü çözmek için Gordion'a gelir. Bütün uğraşmasına rağmen düğümü çözemez ve kılıcıyla kördüğümü keser. İşte çiftçi Gordion'un öyküsü arabasının boyunduruğundaki kördüğümden kaynaklanarak ta Büyük İskender'e kadar
varmış ve İskender'in de ilgisiyle günümüze kadar gelmiştir.