Pazar “Kıvanç kendini çok geliştirdi”

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”

10.03.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Son zamanlarda herkesin dilinde “Kıvanç kendini ne kadar geliştirdi” lafı dolaşıyor. Özellikle son filmi “Kelebeğin Rüyası” ile herkes onu konuşur oldu. Biz de bu vesile ile “Kıvanç’ın kendini ne kadar geliştirdiğine” bir göz atalım dedik

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”

Adana’da 27 Ekim 1983’te doğdu. 1.90 boyunda, mavi gözlü, sarışın. Unvanları; 2002 Türkiye’nin en iyi modeli, dünyanın en iyi modeli, Unicef iyi niyet elçisi. Hobileri arasında basketbol, squash, yüzme ve model uçaklar var... Bağlı bulunduğu Gaye Sökmen ajansta model Kıvanç Tatlıtuğ hakkında yazanlar bunlar. Artık oyunculuk performansı ile övgüler toplayan Kıvanç Tatlıtuğ model olarak girmişti hayatımıza bundan 11 yıl evvel. Önce ülkenin sonra da dünyanın en iyi modeli seçildi. Ödülünü de Kenan İmirzalıoğlu’nun elinden aldı. O zamanlar yıllarca onunla kıyaslanacağından, “Ezel”de onunla karşılıklı oynayacağından habersizdi. Oraya sonra geleceğiz...

Haberin Devamı

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”


Basketbolcu olmak istiyordu

Yıl 2002... Tatlıtuğ, Türkiye’nin en iyi modeli seçilir. Karşımızda 19 yaşında toy bir delikanlı, model Kıvanç Tatlıtuğ var. Sonrasında dünyanın en iyi modeli de seçilince Paris’teki bir ajanstan teklif alır ve oraya yerleşir. Bu esnada bir ayrılıp bir barıştığı ve son olarak biz bu satırları yazarken hâlâ ayrı olduğu sevgilisi dünya güzelimiz Azra Akın da Amsterdam’dadır. Sevgilisi ve ailesi ile görüşebilmek için Paris-İstanbul-Amsterdam arası mekik dokur bir süre.
Her ne kadar kendisi basketbol oyuncusu olmak istese de annesinin bir süpermarkette gördüğü “Profesyonel mankenlerle aynı podyumu paylaşmak isteyenler aranıyor” standına oğlunun fotoğrafını bırakmasıyla başlayan macerası onun için kaçınılmazdır aslında.

Kendini anlatmaktan hiç hoşlanmıyor

Küçükken “Ay ne şeker çocuk” diye sevilen, ergenliğinde maç sonrası soyunma odasına giren kızların rujlarıyla “Beni ara lütfen” diye yazarak telefon numaralarını bıraktığı bir gençtir o. Bunları 2003 yılında Ayşe Arman’a verdiği röportaj sayesinde biliyoruz.
O yıllarda henüz daha toy bir delikanlı Tatlıtuğ. Daha iddialı cümleler, daha büyük laflar söylediği zamanlar bunlar: “Mertim. Laf kıvırtmam. Sonra, arkadaş satmam. Adam gibi adamım yani”, “İnsanlar acayip acayip bakıyor. Kızlar da, erkekler de. İçime düşeceklermiş gibi!”. Nadir röportaj veriyor, kendini anlatmaktan hoşlanmıyor, “Anlatacak neyim var ki?” diyor. Aradan 10 yıl geçiyor ve Elle dergisine bir röportaj daha veriyor. Bu kez büyük büyük cümleleri yok. Kendisi de olgunlaştığının farkında: “Ben de gökten zembillle, bu olgunlukla, bir tek kanatları eksik bir adam olarak inmedim.”
Aradan geçen 10 yıl içinde beş dizi, iki de filmde rol alır. Bir de birçok markanın tanıtım yüzü olur. Rujlarla telefon numarası yazan genç kızların hayranlığının ülke çapına yayılması ise 2005 yılında “Gümüş” dizisinde başrol oynaması ile gerçekleşir. Hatta bu dizi yurt dışına satılır ve Tatlıtuğ’un hayranları arasına Ortadoğulular da katılır. İki sene sonra da pek çoğumuzun eminim hatırlamadığı “Amerikalılar Karadeniz’de 2”de rol alır.
Aynı yıl “Menekşe ile Halil” dizisi gelir. Büyük patlamasını yaşaması için Türk televizyon tarihinin en çok konuşulan dizlerinden biri olan “Aşk-ı Memnu”daki Behlül karakterine kadar beklemesi gerekecektir. Bu dizide oyunculuğu ile çok konuşulmaz belki ama sağlam bir hayran kitlesi edinir kendine. İki sene süren bu dizinin ardından Ezel dizisine “Sekiz” karakteri ile konuk olur. Basında hangisi daha iyi diye sık sık karşılaştırılan, “Kenancılar” ve “Kıvanççılar” olarak iki ayrı kutup yaratan ikili sonunda karşılıklı oynarlar. İşte ne olduysa o zaman olur; herkes yakışıklılığını bir kenara bırakıp Tatlıtuğ’un façalı halini, “arıza adam” rolüne ne kadar yakıştığını, yani oyunculuğunu konuşmaya başlar.

Haberin Devamı

Artık o bizim Kuzey’imiz

Bir sene sonra “Kuzey-Güney”in Kuzey’i olarak karşımıza çıktığında herkesin dilinde aynı laf vardır: “Kıvanç kendini ne kadar geliştirmiş...” Dizideki karakterinin küçük ayrıntıları bile konuşulur; telefon tutuşu, “Sıkıntı yok” deyişi...
Bu arada Tatlıtuğ’un baklavaları ile de tanışma fırsatı bulduk. Dizideki “kardo”su Ali’nin kollarında öldüğü sahne oyunuculuğu ile en çok övgü topladığı sahnelerden oldu. Bir tek eleştirmenler değil rol arkadaşları da ondan övgüyle söz ettiler hep. Sadece oyunculuğundan da değil üstelik... Zerrin Tekindor “O kadar sahici, o kadar tatlı, o kadar iyi bir çocuktur ki.. Hakikaten özel bir çocuk o, Allah korusun onu” diye bahsetti ondan Asu Maro’ya verdiği röportajında.
Son olarak da Yılmaz Erdoğan’ın filmi “Kelebeğin Rüyası”nda şair Muzaffer Tayyip Uslu’yu canlandırdı. Bu performansında sonra da yorumlar değişmedi: Kıvanç kendini ne kadar da geliştirdi...

Haberin Devamı

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”

Haberin Devamı

Sedef Avcı ile başrolleri paylaştığı “Halil ile Menekşe”de...

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”

“Aşk-ı Memnu”da Beren Saat ile “yakınlaştığı” sahneler çok konuşuldu.

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”

Sekiz rolüyle “Ezel” dizisine konuk olup Kenan İmirzalıoğlu ile karşılıklı oynadı. Bu roldeki “arıza tip” ile kısa sürede fenomen oldu.

Haberin Devamı

2013

“Kıvanç kendini çok geliştirdi”

Onun için ne dediler?

Rol arkadaşlarının Milliyet’e verdiği röportajlarda Tatlıtuğ ile ilgili söyledikleri...

Kaan Taşaner: “Ben bir meslektaşı olarak inanılmaz başarılı buluyorum onu. İnanılmaz çalışkan bir kere... Mesleki potansiyeli çok yüksek, yaşı ve çalışkanlığı itibariyle ömrü boyunca inanılmaz işlere imza atma potansiyeline sahip. Bu hem meslektaşı hem de izleyicisi olarak heyecan verici bir durum.”
Zerrin Tekindor: “Kıvanç ne diyeyim; oğlum mu diyeyim, arkadaşım mı diyeyim, onu o kadar seviyorum ki... “Aşk-ı Memnu”dan beri hiç kopmadan bu zamana gelen bir arkadaşlığımız var. İnanılmaz bir espri anlayışı vardır, müthiş taklitler yapar, sette çok güleriz. Oyunculuğunun büyük gelişme gösterdiğini düşünüyorum kesinlikle. Oyunculuğa bu kadar kafa patlatması, gereken disiplini göstermesi o kadar önemli ki, işte başarıları da ortada. Ben karşımda oynarken kaç yıldır oyunculuk yapan birisi olarak hayretler içerisinde kalıyorum. ”
Hazar Ergüçlü: “Çok güven veriyor karşısındakine. O kadar iyi oynuyor ki sizi de gaza getiriyor.”

“Yaydığı enerjiden insanın gözü kamaşıyor”

Ece Yörenç Senarist
* 2006 yılında “Menekşe ile Halil” için Kıvanç ile ilk kez karşı karşıya geldik. Senaryoyu yazarken Halil’in görüntüsü Kıvanç’ın görüntüsüydü. Senaryo bitti, Halil’i konuşmak için ilk kez karşı karşıya geldik ve ilk görüşte aşk bizimki (gülüyor). Gerçekten de “star ışığı” diye bir şeyin olduğunu odaya ilk girdiğimde çarpılarak öğrendim. Yaydığı enerjiden, insanın gözü kamaşıyordu... Karşımda çok havalı birini beklerken çok efendi ve iyi işler yapmaya istekli, kumaşı iyi bir adam duruyordu. Çalışmaya başlayınca bunun “ilk görüşme ambalajı” olmadığını anladım ve daha çok sevdim onu.
* Kıvanç Tatlıtuğ sadece bir resim olmadığını geçen yıllarda herkese kanıtladı çünkü oyunculuğu taktı kafasına, yaptığı işe kafa yordu, oynadığı karakterleri merak etti, ekranda nasıl görüneceğini değil... Halil, Behlül, Kuzey birbirlerine hiç benzemeyen karakterler, Kıvanç da bunları kendini hiç tekrar etmeden oynadı. Tipi değişti, konuşması değişti, sesi değişti, duruşu, yürüyüşü, gülüşü, gülmeyişi... “Kuzey Güney”de, aynı ay içinde hem Kuzey’in 17 yaşındaki gamsız halini oynadı, hem beş yıl sonra hapisten büyüyerek, kabuklanarak çıkan yaralı Kuzey’i... Yönetmene de senariste de büyük imkanlar veren bir fiziği var.
* Doğuştan çok yetenekli, çabuk öğreniyor üstelik. Disiplinli, sette egosu sıfır, çok çalışkan... “Ben” değil de “biz” demeyi bilen biri...
* Çalışırken her zaman aynı fikirde olmayabiliriz. Böyle zamanlarda karakterini senaristine savunur ama inatçı değildir, inanırsa ikna olur. Bazen de o ikna eder.
* Kıvanç Tatlıtuğ’un yukarı doğru daha gidecek çok yeri var... Biz onu uluslararası dev projelerde de alkışlayacağız, bundan eminim. E, öyle de olsun zaten, bunu gerçekten hak ediyor.

“Kıvanç çok komiktir”

Gaye Sökmen- Menajeri
* Ben Kıvanç’ın başarısını çok çalışmasına, disiplinine, programlı olmasına ve ekip ruhuna inanmasına bağlıyorum. Bir de ön hazırlığa verdiği önem ve özene...
* İnsanların onunla ilgili iyi şeyler söylemesinin nedeni başarısı ve sahip olduğu başarıyla yetinmeyip daha çok çalışması. Enerjisi çok yüksek ve gerçekten çok özel ve iyi bir insan. Onu tanıyan bir insanın sevmemesi mümkün değil. Hiçbir şeye gereğinden fazla önem vermez, her şeyi oluruna bırakır. İşle ilgili başarma isteği haricinde hiçbir hırsına şahit olmadım şimdiye kadar.
* Performansı zamanla çok gelişti bence. O çok çalışıyor, her gün sahip olduğunun üstüne bir şeyler koyuyor. Ama Kıvanç’ta var olan doğal yeteneği göz ardı edemeyiz.
* Kıvanç’ın çok komik olduğu çok doğru, hatta ben birkaç sene içinde komedi yapmasını çok istiyorum.

Gecelerde sevgilisi ya da kankası Rıza Kocaoğlu ile

Magazin basını ile arası ne iyi ne kötü oldu bu 10 yıllık zamanda. En çok bir ayrılıp bir barıştığı sevgilisi Azra Akın ile gündeme geldi. Gece hayatında çok fazla “takılmadı objektiflere”. Takıldığı zamalarda yanında ya sevgilisi ya da yakın arkadaşlarından Rıza Kocaoğlu vardı.
Mahkemelik olmalarına neden olan Erkan Özerman’ın hakkında yaptığı açıklamalara da cevap vermemeyi tercih etti Tatlıtuğ. Avukatı aracılığıyla birkaç şey söyledi o kadar.
Bu yılın başında çıkan haberlere göre ikili araya giren hatırlı dostlarını kıramadı, davadan vazgeçme kararı aldı.