Pazar Masa tenisini engellilerle tanıştıran adam

Masa tenisini engellilerle tanıştıran adam

25.04.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Diş hekimi Engin Avcı bir trafik kazası sonucu ortopedik engelli oldu. O günden sonra engelli sporcuların masa tenisinde gelişmesi için çalıştı; daha önce turnuva düzenlemeyen, uluslararası yarışmalara gitmeyen Türkiyeden Avrupa üçüncüsü, beşincisi çıkmasını sağladı

Masa tenisini engellilerle tanıştıran adam

44 yaşındaki Avcı, Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı (TESYEV) ve Bedensel Engelliler Spor Federasyonu yönetim kurulu üyesi. Bedensel engelli olmadan önce oynamadığı takım kalmayan Avcı, geçirdiği trafik kazasından sonra bu sporun bedensel engelliler arasında da yaygınlaşması için büyük çaba sarf edenlerden biri olarak gösteriliyor. Öyküsünü anlatmadan önce onun dört yıl öncesine kadar engelli olmadığını hemen belirtmek gerekiyor. Masa tenisi en yorucu sporlarından biri olarak nitelendirilir. Gözlerin küçük toptan ayrılmaması, raketin tutulduğu ellerin kıvrak olması gerekir. İşte bu zor sporu son iki yıldır bedensel engelliler daha sık yapıyor, her yıl daha fazla engelli masa tenisiyle tanışıyor. Sporcular şampiyonalara, turnuvalara katılarak Türkiyenin adını duyuruyor. Engellilerin de bu branşta söz sahibi olmasında bir diş hekiminin, Engin Avcının önemli bir payı var. "Bu kadar başarılı olmayı beklemiyorduk" Daha önce hiç turnuva yapılmamıştı. Sadece TESYEVin Almanyadan getirdiği masa tenisi antrenörüyle bir seminer yapılmıştı. Daha sonra vakıf, spor kulüplerine dağıtılmak üzere raketler, masa fileleri, toplar dağıttı. Engelli oluşum ve federasyona girişimle birlikte masa tenisi başladı. Teknik komite kuruldu, faaliyetlere başlandı. Aralık 2002de Çankırıda ilk Türkiye şampiyonasını yaptık. Ertesi yıl İstanbulda bir Türkiye şampiyonası düzenledik. Milli takımı seçtik ve bu takımla birlikte Zagrepte Avrupa şampiyonasına katıldık. 16 yaşındaki Eskişehirli sporcumuz Neslihan Kavas burada Avrupa üçüncüsü oldu. Biz de Ferit Atabey ile oluşturduğumuz takımla Avrupa beşincisi olduk. Bu, bizim hiç beklemediğimiz bir sonuçtu. Sizden önce bedensel engelliler masa tenisi yapmıyor muydu? Ortaokulda elime bir gün raket aldım ve hâlâ bırakamadım. Birçok uluslararası turnuvaya katıldım. Üniversitedeyken Efes Pilsen, Enka, Lassa, İstanbulspor, İTÜ, Şekerspor gibi büyük takımlarda oynadım. Ne zamandır bu sporu yapıyorsunuz? Özel zorlanma ve genel zorlanma var. Genel zorlanmada koşmak istediği bir topa engelinden dolayı koşamıyor ve yetişemiyor. Ben de oynarken çabuk yoruluyorum. Bunun dışında bir sorun yok. Engelliler bu sporu yaparken hangi noktalarda zorlanıyor? Kesinlikle acıyarak bakmadılar. Tam tersine herkes benim son halime hayranlıkla bakıyor. Protez bacakla maç yaparken insanların size bakışı nasıldı? Emin değilim, acıma ya da onları anlama gibi bir şeydi. Ben yaşamın ikinci boyutunu yaşıyorum. Anne olmadan anneliği bilememek gibi engelli olmadan bunu da anlayamıyorsunuz. Engelli olmadan önce bedensel engellilere ne kadar yakındınız? Manzaraya bakıyorsun, ne güzel diyorsun ama o güzelliği tarif edemiyorsun. Masa tenisi de bunun gibi bir şey. Masa tenisini oynarken ne hissediyorsunuz? 22 Kasım Diş Hekimleri Gününde gelen kaza Önümüzdeki 14-16 Mayısta TESYEV ile Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonunun birlikte düzenlediği Türkiye şampiyonası var, buna hazırlanıyorum. Bunun için sponsor bulmaya çalışıyoruz. Hedefleriniz vardır mutlaka. Bu sporda minikler, yıldızlar, gençler ve büyüklerden sonra veteran yani tecrübeliler aşaması vardır. Ben de veteran ekibinde yer alıyordum. Bodrumdaki turnuvaya hazırlanıyordum. Turnuvaya dört gün kala Kurtuluşta kendi arabamın bagajını açmış, sırtım dönükken yoldan çıkan bir araç bana çarptı. Kendi arabamla çarpan aracın arasında kaldım. Bacağım diz altından koptu. Sadece bir deri tutuyordu. Diş hekimi olduğum için ilkyardım bilgim vardı. Dizimi hemen kemerimle sıktım, sol ayağımın da kopmaması için elimle tuttum. Hastanede 9 saat ameliyatta kaldım. 56 gün boyunca ayağımı yaşatmaya çalıştılar. Doktorlar kesmekten başka yapacak bir şeylerinin olmadığını ve karar vermem gerektiğini söylediler. Ayağınıza ne oldu? "Daha önce bu kadar zor sınav yaşamadım" Ben hemen kesmelerini söyledim. Ayağımın günden güne nereye gittiğini görüyordum. 11 kez ameliyata girmiştim. Öyle bir haberi bekliyordum. Ertesi gün 22 Kasımdı. O tarih Türkiyede Diş Hekimleri Günü olarak kutlanır. Ben Diş Hekimleri Gününde ayağımı kaybettim. Daha sonra da protez taktılar. Zor bir karar değil miydi? Aslında sevenlerim benden daha çok etkilendi. Yaşama dönük bir insandım. Kendi kendime çeşitli formatlar geliştirdim. "İnsanlar üç bacaklı olsalardı ve bir bacakları kesilseydi bu kez iki bacaklı olacakları için üzüleceklerdi" diye düşündüm. Richard Bach bir kitabında şöyle der: "Geçmişi bir albatros kuşu gibi boynunuzda asılı tutmayın. Albatros çok büyük bir kuştur. Böyle bir ağırlığı taşımayın." Ben gerçekten geçmişi sevmiyorum. Duygusal anlamda benim geçmişi yaşamama gerek yok. Ağlamaya gerek yok. Daha önce bu kadar sert bir sınav yaşamamıştım. Psikolojik bir çöküntü yaşadınız mı? Hastanedeyken şu an vakfın genel müdürü Berrin Altınöz beni ziyarete geldi. Engellilerle birlikte çalıştığını söyledi. Benim engelli olacağım dillendirilmiyordu hiç. Ayağımı kaybedince de TESYEVe gönüllü girdim ve kısa süre önce de yedek yönetim kurulu üyesi oldum. Masa tenisinden sorumluyum. Daha sonra da Bedensel Engelliler Spor Federasyonu yönetim kuruluna girdim. Buradaki çalışmalarımızda da engelli masa tenisinin başlamasına vesile olduk. TESYEV ile nasıl tanıştınız? Masa tenisinin grupları var: Minikler, yıldızlar, gençler, büyükler. Tekerlekli sandalyedekiler 1 ile 5 arasında sınıflandırılıyor. Sınıflamayı, uluslararası paralimpik masa tenisi komitesi yapıyor. Bu lisanslı kişiler tek tek insanların neleri yapabildiklerini veya yapamadıklarını gözlemliyor, test ediyor ve puan veriyor. Ayaktaki engelliler ise 6 ile 10uncu sınıflar arasında yer alıyor. Takımlar turnuvalarda en az iki, en fazla dört kişiden oluşuyor. Tekli ve çiftler halinde toplam beş maç yapılıyor. Bu karşılaşmaların üçünü kazanan, "takım maçını" kazanmış oluyor. Nasıl oynanıyor? Demirhan Şerefhan (Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Başkanı) Önceleri hobi olarak başlayan bu spor her geçen gün daha da gelişiyor. Türkiyede şu an 120e yakın lisanslı sporcumuz var. 2002 yılından sonra Engin Avcının yönetim kuruluna girmesiyle masa tenisi çok hız kazandı. Çocuklarımızı devamlı yurtdışına gönderdik, turnuvalar düzenledik. Uluslararası başarılar var. Bizim amacımız daha çok sporcuyla yurtdışında müsabakalara katılmak. Zaten başarılar geldikçe insanlar da daha çok hevesleniyor. "Lisanslı 120 sporcu var"