Sokağa geri dönüşüm aşısı

CEYDA ULUKAYA - Türkiye’nin önde gelen grafiti sanatçıları Met, Mr. Hure, Nubplus, Leo Lunatic ve Rulez, grafitinin geri dönüşümde oynadığı role dikkat çekmek üzere “Sokağa Ait Olan” pojesinde bir araya geldi. Kepenkten pazar tezgahına, çöp konteynerinden banka, yangın dolabından sokak lambasına kadar sokağa ait olan sayısız objeyi Maximum Uniq Hall fuayesinde canlı performansla yeniden yorumladı ve sokağa ait olan grafiti sanatının gücünü ortaya koydu. Onlara, üç ay boyunca fuaye alanında satışa açık bir şekilde sergilenecek çalışmalarını ve grafitinin geri dönüşümde nasıl bir işlev kazandığını sorduk.

RULEZ: “Çöp olmaktan çıkıp sanat eserine dönüştü”

Proje Maximum Uniq ekibi ve bizim fikir alışverişimizle oluştu. Onlar fuaye alanı için bir konsept oluşturdu, biz de kendi fikirlerimizi söyledik ve sonucunda da “Belong to the Streets” ortaya çıktı. Canlı performans sergilemek bir fark yaratmadı çünkü sokakta boyarken de her zaman canlı performans sergilemiş oluyoruz. Hepimizin alışık olduğu bir durumdu bu bakımdan. Grafiti sokakları renklendirdiği gibi hurdaları da renklendirmiş ve bir estetik katmış oldu. Hurdadan alınan malzemeler bir çöp olmaktan çıkıp sanat eseri haline geldiler diye düşünüyorum.

MET: “Geri dönüşüme dikkat çekmek için doğru araç”

Bizi projeye Mr.Hure dahil etti. Collectible Art & Design, Maximum Uniq ve Mr.Hure’nin daveti ile katıldım. Spray ve akrilik boya kullanarak tuval, pazar tezgâhı, kepenk ve can yeleği boyadım. Can yeleği boyamak ilk kez deneyimlediğim bir şeydi. Grafiti sanatı, evinde kapalı kapılar ardında piyano dinlerken yapabileceğiniz bir sanat değil. Sürekli sokaktasın ve sürekli bir canlı gösteri halindesin, o yüzden bu proje de farklı değildi. Grafiti son 10 yılda belki de en hızlı yükselişe geçen sanat dalı. Özellikle gençler arasında oldukça popüler artık. Haliyle eğer bu konuya yani geri dönüşüme ilgi çekmek, ses getirecek şekilde değinmek ya da gençlere bunun önemini aşılamak istiyorsanız şu an en doğru tercih ve araç grafiti diye düşünüyorum.

MR. HURE: “Sokakta da canlı performans sergiliyoruz”

Projeyi Collectible Art & Design ve Maximum Uniq ekipleriyle beraber oluşturduk. Sokaktan gelen ve kullanılıp işlevini tamamlamış paslı bir kepenk, pazar tezgâhı ve hurda arabasını kendi tarzımda sprey boya ile yorumladım. Boyadığım nesnelere daha önce de sokakta müdahale etmiştim. Normalde grafiti yaparken de sokakta insanlarla etkileşim halinde oluyoruz, sergi alanında canlı performans sergilemek de benim için buna benzerdi. Yaptığımız dokunuşlarla, hurdaların gerçek işlevlerinin dışında farklı bir değer kazandığına inanıyorum. Öncesinde hurda dediğimiz eşyalar artık birçok kişi için asılabilir, saklanabilir, yeniden kullanılabilir hale geldi.

NUBPLUS: “Atık kağıt ve çöp konteyneri kullandım”

Bu çalışmadaki konseptin “geri dönüşüm” olması beni projeye katılmak konusunda heyecanlandırdı, çünkü fazlasıyla önemli bulduğum bir konu bu. Atık kağıtlardan yaptığım maket çalışmamı ve sokak objelerinden çöp konteynerini kullandım. İkisinden oluşturduğum formu, sergi alanımızda kullandığımız maskeleme malzemeleriyle birleştirdim ve oluşan forma grafitilerimi uyguladım. Sokakta çalışmalarımızı uygularken de insanlar tarafından izlenmeye alışkınız. Sergi alanında da seyircinin yapım sürecini görmesi heyecan vericiydi. Grafiti sokaktaki herhangi bir objenin eskise de yeni bir tasarımla daha uzun ömürlü hale gelmesini sağlayabilir. Böylece bu objelerin üretiminde kullanılan hammaddeleri ölümsüz hale getirebiliriz. Bu materyaller insanlar tarafından sevilirse de onlara karşı daha korumacı olacaklarını düşünüyorum.

Proje kapsamında, “Panda” eseriyle uluslararası üne kavuşan, The Guardian okurları tarafından “Dünyanın en iyi 15 grafiti sanatçısı” arasında gösterilen Leo Lunatic de yer aldı. New York’tan Berlin’e, ilgi gören çok sayıda grafitiye imza atan sanatçı aynı zamanda bir moda tasarımcısı. “Sokağa Ait Olan” projesinde ise elektrik dolabı, araba lastikleri ve kepenk gibi hurda malzemeler kullandı.