Allah’dan kork!

Hakan Şükür, esti, gürledi, eteğindeki taşları döktü...
Taşlardan medyaya isabet edenler, eskisi kadar “iri ve sivri" değildi...
Hakan’ın klasmanında “bir kısım medya", “vatan hainliğinöden “üçkağıtçılığa" terfi etti...
Bu “delikanlımız"ın iddialarına göre, basında “Galatasaray’ın paralı yazarları varödı.
Hakan haklı.
Hatta bazılarını ben de tanıyorum.
Aslında hepsi “paralıdır" Galatasaray yazarlarının...
Şöyle bir hafızamı yokluyorum, “muhtaç" bir yazar hatırlayamıyorum çok şükür.
“Küfür" yakışmıyor sporcuya...
Hırçınlık sırıtıyor, edepsizlik uymuyor; prim, cip, borç alacak kavgaları, ne imaj bırakıyor, ne karizma...
Sırtına giydiğinde “dokunulmazlık" zırhına büründüğün ve yan gözle bakana “vatan haini" damgasını yapıştırdığın Ay - Yıldızlı formanın, daha güneş yanığı solmadan, tahsilata geldiğin ülkende “önümüze çıkana bir tekme" oynarsan, sonuna kadar haklı olsan bile hava...
Bazı kavgalar vardır, yutkunup susacaksın...
Hocasına bozuk çalan talebeden ise korkacaksın...
Ekmeğini yediğin ocağa nankörlük etmeyeceksin... Alacağın varsa terbiyeni bozmayacaksın. “Köprüyü geçtim" sanıp “dayılaröla “ayılar"ı karıştırmayacaksın.
Gün olacak, cipi de unutacaksın, parayı da...
Hele; 23 yaşındaki genç kızın 600 milyon borcunu ödeyemediği için Kamiloba’nın bir otel odasında canına kıydığı Türkiye’ye bir gün döneceğin kesin ise, öyle milyon dolarları televizyonda tartışıp, iki yüz bin dolara kariyerinin yarısından fazlasını bir çırpıda sokağa atmayacaksın...
Kimseden çekinmesen bile Allah’dan korkacaksın:
Unutmayacaksın; “İnsan, dilinin altında gizlidir" demiş Hz. Muhammed...
Peki, kulüp çok mu haklı?.. Ne gezer...
Bu olayın asıl “mağduru", onlara gönül verenler...

Popo polemiği
ALİ Sami Yen’de Erzurumspor’a beş gol birden atınca Jardel’in özgüveni bileylenmiş. Eğer çeviri hatası yoksa “Vücudumun her kısmı ile gol attım" demiş...
Hızını alamamış, “Popomla bile gol atarım" diye eklemiş...
O da iş mi yahu; Türkiye’de böyle şeylere “poposuyla gülenler" bile var...

En büyük Lucescu
GALATASARAY teknik direktörü Mircea Lucescu büyük adam...
Takımın ciğerini biliyor... Rakibi çok iyi tartıyor...
Ne diyorsa, o çıkıyor...
Kaç gündür Saint Gallen maçının son derece tehlikeli olduğunu vurguluyordu, söylediği oldu...
Böylesine muhteşem “durum tespitlerinden" sonra bir de “önlem" almayı hatırlasa...

Türk lokumu
İngiliz Daily Express Gazetesi’nde manşet:
“Türk lokumu Alpay"...
Aman dikkat...
“Yemeğe" kalkışırsanız, mideyi bozar.

Kem talih
Sadece yeteneksizlik değil, Fenerbahçe Basketbol Takımı’nın talihi de yok galiba...
Bir ay önce kalbine yenik düşen eski forveti ABD’li Conrad Mc Rae’nin acısı henüz taptaze...
İki sezon geride, yine ABD’li Mahmoud Abdulrauf’un anıları duruyor. Malum, adamcağız Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi yerine yanlışlıkla Fenerbahçe’ye gelmiş ve apar topar Amerika’daki doktoruna geri gitmişti...
Geçtiğimiz günlerde ise İbrahim’in AEK’ya gitmesi yöneticiler tarafından kişilik sorunu olarak değerlendirilince Fenerbahçe’nin bilançosuna bir de “ayıp" eklenmişti...
Ve kotarılmak üzere olan son transfer: Rus Vasily Karasev...
İspanyol Basını’na göre kalp kapakçığı sorunu yaşıyormuş ve Rus Milli Takımı’ndan bu yüzden çıkarılmış. Bir diğer dedikodu ise; alkol ve psikolojik problemleri olduğu yönünde.
Elbette doğru olmayabilir. Şimdilik eldeki tek ip ucu, Fenerbahçe’nin “kem talihiödir.

Moldovan mantığı
FRANSIZ Nantes takımına giden Fenerbahçe’nin eski santrforu Moldovan, Türkiye’deki basın, taraftar ve yöneticilerin baskısından yakınarak, “Orada adeta yenilgi yasak" demiş...
Sorarlar adama; “sen de yasaklara uysaydın ama"...

Türk asrı
TÜRK futbolu “nurlu ufuklara doğru" emin adımlarla ilerlemeyi sürdürüyor...
İnanmayan “milenyum ligiöne baksın:
Trabzonspor’u “Norveçli" Lange ile “Makedon" Jarko kurtardı.
Beşiktaş, engeli “Alman" Münch ve “Fransız" Nouma ile aştı...
Galatasaray’ın “Brezilyalısı" Jardel şahlandı, “Rumen" usta Hagi tamamladı.
Fenerbahçe’nin gollerini ise “Nijeryalı" Uche ile “Yugoslav" Lazetiç attı...
Sadece sporda mı ?.. Sanatta da aldık başımızı gidiyoruz; biliyorsunuz 11 trilyonluk üçüncü Picasso tablosu da Şanlıurfa’dan çıktı...
21. yüzyıl bizim asrımız vesselam...

İnsafsız başkan
Erzurumspor Başkanı Cemal Polat, önce Trabzonspor’a yenilip, ardından Galatasaray’a yedi golle teslim olan futbolcuları için “Bayanlar liginde oynamalılar" demiş...
İnsaflı ol be başkan; şike yapmadılar ki, çocukların gücü bu kadar !..

Barış
Fenerbahçe’de iktidar ile muhalefet arasındaki buzların erimesi için İçişleri Bakanı Sadettin Tantan aracı olmuş...
Sanki Güneydoğu’da kan davalı aşiretler barıştırılıyor...