Hepiniz eserinizle övünebilirsiniz

“İ yi oynayan kazansın, hırgür çıkmasın, bizler de keyifli bir maç izleyelim. Hakem triosu ve VAR, aman dikkat, adaletli bir maç yönetin olur mu?”
Geçen hafta köşemde derbiyle ilgili yukarıdaki cümlemi okuyucularımızla paylaşmıştım, şöyle ağız tadıyla bir maç izleyelim dedik. Ne gezer, bu oyunun paydaşları, tepe yönetimleri, TFF, MHK, kulaklarını tıkadılar, “aynı tas, aynı hamam” misali!
Sen nasıl bir hakemsin eyyy Arda Kardeşler? O kokartın bir ağırlığı var, elit hakem statüsündesin, gelin görün ki adam farkında değil! Diyeceksiniz ki, adamın yeteneği bu kadar, o zaman o kokartı niye taktınız eyy TFF ve MHK?
İnanın, Arda Kardeşler’in derbideki skandal kararlarını yazsak, bu köşeye sığmaz arkadaş! O kocaman kokartlı Kardeşler, otoriteyi sağlamak adına sürekli kartlara sığındı, sözlü uyarıları pas geçti! Bu oyunda ayağa basmalar sarıyı işaret ediyor. Gelin görün ki Kardeşler, ‘birine var, diğerine yok’, yani çifte standart uyguladı, hadi oradan!
Gelelim Kardeşler’in asıl skandal ötesi kararına, yani Djiku’yu çift sarıdan atmasına! Bak arkadaş, o iki sarı kartlık pozisyonları bir izle, tabi ki futboldan anlıyorsan! İkisi de bırakın sarıyı faul bile değil! Ki, Kardeşler devre arasında Djiku’ya çıkardığı iki kartın hatalı olduğunu anlamış olsa gerek, ikinci yarıda özellikle faullerde buram buram eyyam kokan düdükler çaldı! Barış Alper Yılmaz’ı beğenirim, özellikle sprinter yönü on numara, peki eyy Arda Kardeşler, onun sarısı tamam, peki devamında yaptığı faullere ne demeli?
Derbiyi kantara çıkaracak olursak, 80 dakika eksik oynayan Fenerbahçe galibiyeti anasının ak sütü gibi hak ederken, her hafta övgüler dizilen o Galatasaray’dan eser yoktu sahada!
Ya iki takımın yönetim kanatları... Maç sonu ortalık adeta yangın yerine döndü, iki başkan arasında söz düellosu patlak verdi! Başkan Dursun Özbek, “Yüreğin yetiyorsa gel, bekliyorum” derken, Başkan Ali Koç, farklı yönteme başvurdu, bir kez daha televizyonda açık oturuma davet etti! Sizlerin bir ağırlığı var, büyük kulüpleri yönetiyorsunuz farkında mısınız? Ağzınızdan çıkan her kelimeyi itinayla seçmelisiniz ama ateşe benzinle gidiyorsunuz!
Yani, “imam, cemaat” meselesi!...
Saha içi ve dışındaki bu gerilimler sokağa taştı, taşlı sopalı kavgalara dönüştü, bu anlayışla Avrupa seviyesine gelemeyiz, Edirne’den çıkıyoruz, misafir olarak geri dönüyoruz! Eserinizle övünebilirsiniz. NOKTA!!!!

Yok demektir
“Cahil insan
davul gibidir. Sesi
çoktur fakat içi
boştur...”
MEVLANA