Emre Belözoğlu'nun Arda Güler pişmanlığı! Yıllar sonra gelen Fenerbahçe itirafı
Emre Belözoğlu, İspanyol basınına açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe döneminden kariyerine kadar birçok konuya değinen Emre Belözoğlu, Arda Güler hakkında da konuştu. İşte detaylar...
Süper Lig ekiplerinden Antalyaspor'un teknik direktörü Emre Belözoğlu İspanyol basınına çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.
AS'a röportaj veren Belözoğlu, kariyerinden Fenerbahçe'ye kadar birçok konuya değinirken Real Madrid'de forma giyen Milli yıldız Arda Güler için de konuştu.
Emre Belözoğlu'nun açıklamaları şu şekilde:
- Sezonu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu ligde birçok gerçek var ve bunlara uyum sağlamanız gerekiyor. Bizim gibi takımlar, özelliklerimizden dolayı, daha çok savunma yönüne odaklanan bir plana ihtiyaç duyuyor. Geldiğimizde gördüğümüz eksiklik buydu. Buna odaklandık. Sağlam bir savunma bloğu oluşturmak ve rakiplere karşı planları net ve uygulanabilir hale getirmek için çalıştık. Ve bu bir fark yarattı. Deplasmanda o kadar iyi olmasak da evimizdeki birkaç maçı üst üste kazandık. Bu bizi daha rahat bir konuma getirmede belirleyici oldu.
- Takımın gelişimiyle ilgili olarak en çok gurur duyduğunuz şey nedir? Teklifi kabul ettiğinizde aklınızdaki Antalyaspor'a benzer bir Antalyaspor görüyor musunuz?
Dediğim gibi, üzerinde en çok çalıştığımız kısım savunma ve rakiplerimize nasıl uyum sağlayacağımızdı. Tabii ki topa sahip olduğumuz anları da unutmamak lazım, özellikle de evimizde. Ancak topu rakibe verdiğimizde geliştirmemiz gereken yönler vardı. Bunu düzeltmemiz gereken bir alan olarak gördük ve elimizden geleni yaptık. Yeteneklerimize göre iyi puanlar aldık. İyi iş çıkardık.
'ARAGONES BİR BABA GİBİYDİ'
- Seni en çok etkileyen antrenör?
Birçok kişi. Türkiye'de Mancini, Aykut Kocaman ve Fatih Terim. İspanya'da Simeone ve Aragones. Hepsi iyi birer öğretmendi.
- Aragones ile ilişkiniz nasıldı?
Onunla kısa bir süre çalıştım. Ama her şeyden önce o bir baba figürüydü. Bence Fenerbahçe'deki kadrosu Luis'in geliştirmek istediği oyun için yeterli değildi. Ama o asla pes etmedi. Çalıştı, çok çalıştı ve bir baba gibiydi. İspanya'da ona duyulan sevgi ve saygı takdire şayan. O bir Atlético efsanesi. Kalplerimizde her zaman en güzel yere sahip olacak.
- Simeone hakkında görüşlerin?
Simeone sayesinde Atlético Madrid'de altı ay geçirdim. Futbolu daha net ve daha profesyonel bir şekilde gözlemlememi sağladı. Bir oyuncu olarak ona karşı da oynadım, bu yüzden onun koç olmasını çok sevdim. Atlético'da gelişmeme yardımcı olan bir yapısı vardı. Takımıyla çalışma şeklini çok severek hatırlıyorum. Ve hafızamda sakladığım bir an var. Süper Kupa'yı kazandığımızda, maçın sonunda beni sahaya sürmüştü. Sadece yedi dakika oynamama rağmen elimden gelen her şeyi yaptım. Sonrasında soyunma odasında kutlama yaparken her şeyi bırakıp maç sonrası bir konuşma yaptı ve o yedi dakikadaki performansımı övdü. Bu çok değerliydi. Bir antrenörün bir oyuncuyu bu kadar kısa sürede yaptıkları için tüm grubun önünde övmesi unutulmaz bir anıdır.
FENERBAHÇE İTİRAFI
- Atlético'ya farklı bir zamanda, belki de daha genç bir yaşta gelmek ister miydin?
İsterdim. Burası dünyanın en büyük camialarından biri. Kısa sürmesine rağmen büyük bir onurdu. Atletico'ya daha genç yaşta gelmek isterdim. Fenerbahçe olmasaydı muhtemelen kariyerimi Atletico'da tamamlardım. Fenerbahçe'ye döndüğüm için pişman değilim. Çünkü orası Fenerbahçe'ydi. Fenerbahçe olmasaydı Türkiye'ye geri dönmezdim.
MOURINHO YORUMU
- Antrenörlüğe Şu anda Mourinho'nun başında olduğu Fenerbahçe'de başladın. Portekizliyi ‘senin’ kulübünde nasıl buldun?
Mourinho harika bir teknik direktör. Küresel düzeyde büyük bir isim. Ve ona sahip olmak Türk futbolu için çok değerli. Ama iyi bir sezon değildi, bir başarısızlıktı. İnsanların beklentileri vardı ve Mourinho geldiğinde beklentiler daha da arttı çünkü o dünyanın en iyi teknik direktörlerinden biri. Onun için çok üzülüyorum ama onun için çok iyi bir yıl değildi.
ARDA GÜLER PİŞMANLIĞI
- Antrenörlükteki ilk günlerine dönecek olursak, o zamanlar genç Arda Güler adını yeni yeni duyurmaya başlamıştı. Onu ilk gördüğün zamanı nasıl hatırlıyorsun?
Arda'yı genç takımda 45 dakika görmüştüm ve çoktan övgüler almaya başlamıştı. Ondan sonra onu A takıma alan ve 16 yaşına gelmeden önce büyüklerle antrenman yaptıran bendim. Bazı insanlar bunun çok erken olduğunu, çok genç olduğunu söyledi. Ama ben sadece onu daha önce oynatmadığım için pişmanım. Şampiyonluk için oynuyorduk ve maçlar çok karmaşıktı... Ama sadece bir pasla bile onun özel bir oyuncu olduğunu, mükemmele yakın olduğunu görebiliyordunuz.
- Arda'nın futbolunda sizi en çok şaşırtan şey neydi?
Bu yeteneğe, bu ilahi yeteneğe ve bu kadar genç yaşta geliştirilen tekniğe sahip çok fazla oyuncu göremezsiniz. Kendi başına parladı.
'DAHA GELİŞMİŞ BİR ARDA GÖRECEĞİZ'
- İki yıl sonra Real Madrid'de, Madrid gibi bir deve bu kadar çabuk sıçrama yapmasını bekliyor muydunuz?
Evet, dürüst olmak gerekirse onun dünyanın en büyük takımlarında oynamasını bekliyordum. Daha da iyi olacak. Her yıl kendini geliştiriyor. Her zaman gelişir. Bu yıl zaten çok iyi iş çıkardı ama Xabi Alonso'nun gelişiyle çok farklı bir Arda göreceğiz. Kendini geliştirecek. Bu sezon daha gelişmiş bir Arda göreceğiz.
- Sizce onun gelişimi için hangisi daha iyi olur: Madrid'de öğrenmeye devam etmek mi yoksa daha fazla dakika alacağı başka bir Avrupa takımına kiralık gitmek mi?
Onun karakterini biliyorum. Zorlukları sever. Onların üstesinden gelmeyi. En karmaşık dalgalarda sörf yapmayı seviyor.
- Beklentilerin ağırlığını taşımak zor mu? Bu sizsiniz. Kolay değil “Boğaz'ın Maradona'sı” olmak... Şimdi Arda'nın başına geliyor...
İnsanların beklentilerini karşılamaya çalışırsanız kimseyi mutlu edemezsiniz. Ama kendinle yarışmaya çıkarsan, herkesin seni örnek almasını sağlarsın. Bence yıldızlar kariyerlerine böyle yaklaşmalı.
'TÜRKİYE'DE ANTRENÖRLÜK İSPANYA'DAN DAHA ZOR'
- Kendinizi bir noktada Atlético'yu çalıştırırken görüyor musunuz?
Neden olmasın? Türkiye zor bir ülke ve bence burada antrenörlük yapmak İspanya'dan daha zor. Burada sadece saha içinde değil, birçok zorluğun üstesinden gelmeniz gerekiyor. Hedefim bir gün oynadığımız takımlarda teknik direktörlük yapmak ..... Benim hedefim bu.
FENERBAHÇE'NİN ŞAMPİYON OLAMAMASI
- Fenerbahçe'nin son yıllarda şampiyon olamaması seni üzüyor mu?
Fenerbahçe'yi seven hepimiz onların her yıl şampiyon olmasını istiyoruz. Oyunculuk yıllarımda kulübe olan duygularım daha da arttı. Eminim yakında şampiyon olacaklar.
- Bundan emin olduğunu görüyorum.
Bir gün antrenör olarak bunu Fenerbahçe taraftarıyla birlikte yaşayacağım. Bundan hiç şüphem yok.
- Son olarak, futbolcu Emre Belözoğlu, teknik direktör Emre Belözoğlu'nun takımında ilk 11'de yer alır mı?
Tabii ki olurdu. Baskılı oyun, topa sahip olma, hızlı geçişler ve bitiricilik. En azından küçük bir örneklemde, geliştirdiğim antrenörde oyuncu profilimi göstermeye çalışıyorum. Ve bunu oyuncularıma da aktarmaya çalışıyorum.
