Erdem Koç

Erdem Koç

kocherdem@yahoo.com

Tüm Yazıları

8. HAFTA

Bundan 11 yıl önce Fortuna Düsseldorf 3. ligden 4. lige düştüğünde, yardımlarına Almanların ünlü punk rock grubu “Toten Hosen” yetişmişti. İki yıl boyunca 500 bin dolarlık yatırımla Fortuna’nın ana sponsorluğunu üstlenen grubun siyah yıldız ortasında bir kuru kafa figüründen oluşan logosu da, takımın o dönemki formasında göğüs reklamı olarak yer aldı. Grup üyeleri çocukluklarından beri Fortuna taraftarı olan ve “Futbol”, “ Deplasman” isimli şarkılar besteleyecek kadar futbolun içinde olan Toten Hosen; takımlarının tarihsel sebeplerden pek de iyi geçinemediği Bayern Münih’e de bir şarkıyla bulaşmadan edemedi. Kariyerinin başındaki bir futbolcunun gözünden yazılan ve Bayern’e hakaretlerle bezeli sözler arasında, nakaratı “ilerde çok şey olabilir, başıma çok şey gelebilir; kaderim ne olursa olsun, Bayern’e asla gitmem!” şeklinde tekrarlanan şarkıda dediği gibi, Düsseldorf’lular bu hafta Münih’e gitmediler… ama Bayern Düsseldorf’a geldi… Hem de ne geliş!

Haberin Devamı

Cumartesi günü oynanan maçta, 8’de 8 galibiyetle kırılacak rekor, hafta içi oynanacak Şampiyonlar Ligi, deplasman, rotasyon düşünceleriyle kafası oldukça dolu olan Bayern teknik direktörü Heynckes; Ferraribery’sinin anahtarını dalgınlıktan aracın üzerinde unutunca, Mandzukic(1-0), Müller(3-0) ve Rafinha(5-0) Düsseldorf ceza sahasında tura çıktılar. 3 kafadarın asistlerin hepsi en yakın Düsseldorf’lunun 47 defa topla buluştuğu maçta 121 defa topla buluşan Ribery’den geldi. Ribery’nin dahil olmadığı diğer iki golün Müller ve Luis Gustavo’dan geldiği maçın 0-5’lik skoru, ilk 7 maçında sadece 3 gol yiyen Düsseldorf’un aylardır sessizliğe alışmış kalesinde, kimsenin hazır olmadığı bir fırtına anlamına geliyordu. Bir başka deyişle, Bayern’in bu haftaki Fortuna’sıyla, ilk 7 haftadaki Fortuna arasında en az 5 fark bulmak mümkündü.

Bu fırtına sadece Düsseldorf’u değil, bütün Ren Bölgesi’ni etkisi altına aldı ve aynı saatlerde Dortmund’da kendisini gol yağmuru şeklinde değil, sert esen soğuk rüzgâr olarak gösterdi.

Yeni nesil Alman teknik adamların ortak bir refleksi midir bilinmez, ancak devşirme bekler bulmak yerine “eksiklerin fazlalığı” sebebiyle 3-5-2’ye dönmek; ezeli rakip Schalke karşısında Jürgen Klopp’a pahalıya patladı. Skibbe’nin 2008-09 sezonunda Galatasaray’ın başındayken Kocaelispor karşısında deneyip 2-5 mağlup olarak görevi bırakmak zorunda kaldığı hamlenin benzerini, benzer sebeplerle (Blaszczykowski, Schmelzer, Götze ve İlkay Gündoğan’ın eksikliği ) Dortmund teknik direktörü de denedi ve daha 14. dakikada Afellay bu dizilişe cezayı kesti. Bir zamanlar Dortmund’u da çalıştırmış Skibbe’yle aynı jenerasyondan gelen Klopp, 28. Dakikadan sonra bu deneyinden vazgeçse de, zaten üç bölgede de anahtar oyuncuları eksik olan Dortmund için artık çok geçti. Takımının sadece 8 şut atabildiği maçta, 2-1’lik skorla ezeli rakibe yenilen Klopp için arka planda çalan şarkı da, tabi ki Toten Hosen’dan olacaktı*:

Haberin Devamı

“fazladan bir adım.. ve tamam!
fazla ileri gittin… ve tamam!
tek bir şanssızlık… ve işin bitti!
yakalandın ve geri dönüş yok!
iyiye gideme(z)di işler… çok geç!
hataları fark etmek işe yaramaz… çok geç!
hatalar geri alınamaz… senin için çok geç!
Yakalandın ve geri dönüş yok! ”

Haberin Devamı

(*Toten Hosen / ein Schritt Zuviel)

HAFTANIN KARMASI

(3-4-3)

Sven Ulreich (Vfb Stuttgart)
---
Oliver Sorg (SC Freiburg)
Serdar Taşçı (Vfb Stuttgart)
Sebastian Jung (Eintracht Frankfurt)
---
Thomas Müller (Bayern Münih)
Marko Arnautovic (Werder Bremen)
Lewis Holtby (Schalke 04 )
Franck Ribery (Bayern Münih)
---
Adam Szalai (FSV Maınz)
Joselu (Tsg Hoffenheim)
İbrahim Afellay (Schalke 04)

HAFTANIN TAKIMI

Bayern Münih

Geçen hafta 7 maçta 21 puan yaptıklarında haftanın takımı olmamalarının tek sebebinin rekoru geliştireceklerine olan inancımız olduğunu söylemiştik. Bu hafta Bundesliga tarihinin en iyi başlangıcını 8 maçta 24 puanla yaparken, 5 defa arka arkaya sordular: “Bu da mı gol değil?”

HAFTANIN YILDIZI

Marko Arnautovic (Werder Bremen)

Avusturyalı oyuncu bocalamakta olan Bremen’in Gladbach karşısında farka koşmasının en önemli sebebiydi. Bir gol ve bir asistle oynadı. Attığı goldeki teknik dokunuşun yanında, özellikle attırdığı golden önceki koşusu, topu saklayışı ve bomboş pozisyondaki arkadaşına verdiği pas görülmeye değerdi.

HAFTANIN GOLÜ

Edgar Prib (Fürth)

Hoffenheim karşısında Fürth’ün adeta kurtuluş savaşı verdiği, 3 defa geriye düşüp 3 defa beraberliği yakaladığı ve 89. dakikaya 2-2 girildikten sonra dramatik bir şekilde 3-3 biten maçta Fürth’ün ikinci golü Edgar Prib’den geldi. Orta saha oyuncusunun sol ayağıyla yerden yaptığı vuruş kolay görünen zor vuruşlardandı. Topun sanki nereye gittiğini çok iyi biliyormuşçasına izlediği eğik yol kaleci Wiese’ye hiç şans tanımadı.

HAFTANIN ŞİFRESİ

789
Bu sayı Bayern’in deplasmanda Fortuna’yı 5 golle geçip, Bundesliga’da tüm zamanların en iyi başlangıç rekorunu kırarken yaptığı pas sayısı. Bu maçta rakip Fortuna Düsseldorf’un pas sayısının 256 olduğunu dikkate alırsak, nasıl bir farktan bahsettiğimiz ve Bayern’i neden Schalke’nin Ruhr derbisindeki başarısına ve Fürth’ün 3-3’lük ufak çaplı mucizesine rağmen haftanın takımı seçtiğimiz daha net anlaşılacaktır.