Erdoğan Şenay

Erdoğan Şenay

esenay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiye, Almanya önünde finalist olma hakkını alnının akıyla hak etmiş bir futbol güzelliğini ve olağanüstü kaliteleriyle tam da sonuca bağlarken, iki Rüştü klasiği hatanın sonucu şampiyonadan saf dışı kaldı, maalesef...
Halbuki Ayhan-Uğur Boral-Aurelio gibi teknik kapasiteleri yüksek isimler ayrıca orta alanın sağ kulvarına çekildiği maçtan beri futbol verimliliği üst düzeylere çıkmış bir Hamit Altıntop’la yukarıdaki isimlere öncülük etmeye başlayınca Türkiye adına olağanüstü bir oyun kapasitesi Basel stadını sarıp sarmalıyordu... Sahanın her bölgesinde güçlü Alman ekibiyle kora kor bir mücadele dengesi kuran Türkiye, hem rakibini hücum pres ambargosuyla kendi sahasına kilitliyor, hem de kaptığı toplarla Almanya kalesini hücum yağmuru ile kuşatıyordu maçın uzun zaman dilimlerinde. İkinci 45’te Milli Takımdan iyice ürktüğü görülen Almanlar’ın yarışmada agresifleşip, oyunu kelle koltuk hengamesine sokarak gol kapıları aramaya başlamaktaydılar. Ancak kurduğu mantık ve yerli yerinde paslaşma ahengini hiç de bozmak niyetinde olmayan Türkiye, Almanya’nın  faullü oyun tarzına hiç aldırmıyor,  bir cümle insanların hayli şaşkın bakışları arasında şampiyonada Almanlar’a futbol dersi veriyordu adeta...
Karşılıklı gelen gollerin ikincisinde müthiş bir zamanlama hatası yapan Rüştü’nün bu hatasını Semih mükemmel bir hareketi gol yaparak önlüyor, ancak bu maçı koparmak için her yola başvuran Almanlar yine hem defansın, hem de kaleci Rüştü’nün yanlış açıya yatma hatasından Türkiye’nin finalist olma büyüsünü siliyorlardı.
Bu Milli Takımın macerası böyle minik kritiklerle anlatılamaz.  Ay-yıldızlı gençlerimizin elenmelerine karşın ayakta alkışlanmaları gereken günleri yaşamaktayız. Dünkü oyunu ve sonucu gördükten sonra galiptir bu yolda mağlup demek, bu maçın tarifi adına doğru olmaz mı?