Fenerbahçe de Bursaspor da Bursa’da çağdaş futbolun olağanüstü, mükemmel kesitlerini sergiliyorlardı tribünlere ve ekranlara...
Geçmiş derbideki tembel havasının da getirdiği durgunluğun ve beğenmezliğin çok da farkında olan sarı-lacivertli kadro çok sıkı bir futbol bütünlüğünü Bursa’daki oyuna kolaylıkla sürüyor ve Fenerbahçe ligdeki iddiasının devamı adına galibiyete dayalı bir moral bulmak için çok çalışkan bir komple futbol anlayışının görüntüleriyle süslüyordu yarışmayı...
Tabii Semih’le başlamak Aykut hoca için sakatlıklardan zorunlu bir durum gibi görünse de Semih’in orta alandan çıkardığı toplar ikili ve üçlü pas alışverişlerinde başta Alex olmak üzere tüm arkadaşlarıyla kurduğu uygar futbol anlayışı dün bir kez daha Semih gerçeğini ortaya koymakta ve sanırız bu futbolcunun Fenerbahçe için “olmazsa olmaz bir adam” olduğunun belgesi haline geliyordu dünkü zevkli mücadelede...
Bursa’ya edilecek hiç laf yok. Yeşil-beyazlılar Türkiye liglerinin çağdaş futbol anlayışının en net ve görkemli fotoğraflarından biridir artık... Çabuk düşünüp, çabuk atağa çıkış anlayışında kaç tane benzer takım sayabiliriz ki futbolumuzda? Karambolden yedikleri golün dışında bir çok mükemmel çıkışlarla yüklendiler Fenerbahçe defansının üstüne... Ancak kalabalık Fenerbahçe savunmasını aşmak da kolay değildi tabii... Ayrıca bu futbol oyunu böyledir işte... İyi oynamanız yanında top şansı da sizinle birlikte olacak o gün...
* * *
İkinci yarıya ilk devredeki Fenerbahçe’yi kıskanırcasına bir mücadeleye soyunan Bursaspor baştaki güç volümlerini en yüksek düzeye çıkarıyor ve Fenerbahçe’ye “kısasa-kısas” bir tavırla karşı koyuyordu. Buna karşın Alex’in manşetlerde olduğu sarı-lacivertli ekip de genç ve güçlü rakibe asla pes etmiyor, kanatlardan ve göbekten yaptığı karşı ataklarla üç puana ulaşmak için herşeyini ortaya koyuyordu. Özellikle orta alandaki top kapma mücadeleleri gerçekten kıran kırana geçiyor, iki takım da hazırlık paslarını en az hata ile kurtarmaya çalışıyorlar ve Bursa Atatürk Stadı’nda 10. haftanın açılış maçı oynanacak olanların yanında belki de en kaliteli bir 90 dakika olarak yaşanıyordu nefes kesen zorlu maçta...
* * *
Dün hücum kaliteleri ile dolu müsabakanın iki tarafını da alkışlara layık bir heyecan dalgasını yarattıkları için kutlamalıyız. Hele Alex denen büyük ustanın dün futbol dolu emeklerini takip ettikçe onun 28-30 yaşlarındaki günlerini seyreder gibi oluyoruz. Ve Fenerbahçe bu deplasmandan üç puanla dönmese dahi mükemmel oyun performansı ile taraftarının gönüllerini fethediyordu bizce... Gelecek haftaların 90 dakikaları böyle bir zirve mücadelede devam ettikçe Fenerbahçe’nin şampiyonluk umutları daha da yeşermeye devam edecektir.