Fenerbahçe, kendi sahasında oynamanın rahatlığını Gençlerbirliği’ne kolay kabul ettirmiş olmanın huzuru ile oynuyor ve kazanıyordu ligdeki yedinci hafta yarışmasını...
Aslında Aykut Kocaman’ın sarı-lacivertli soyunma odasının kendi oyuncu yapısına uygun teknik ve psikolojik gizemlerine yeni yeni ulaştığını izlemekteydik. Cristian ile Bilica’nın saha içinde tüm Fenerbahçeliler’in izlediği “yarışma kabahatleri” yanında bir de idman dışı alanlarda yaptıkları “vücut dili hataları” bir tek teknik patron yani Aykut Kocaman anlar ve değerlendirebilirdi tabii... İşte, bu gerekçelerle bu iki ismi kadro dışına itmişti Aykut hoca... Ayrıca Kazım’ı da tekrar kulübeye alıp ona takımda oynama kapılarını açması da yukarıdaki “özel ve gizemli” çalışmaların gereğiydi bizce...
Oyuna gelirsek; vasat bir futbol gecesi yaşanmaktaydı Kadıköy’de... Gençlerbirliği’nin mazide kalmış anlı-şanlı futbolu gözlere değil, sadece hafıza içinde kıpırdanmalar yaratıyordu zaman zaman...
Fenerbahçe’nin de bilinen özürlü bölgeleri, yani defans ve orta alandaki pas kurguları çalışır gibi görünmekle birlikte tribünleri ayaklandırmaktan uzaktı. Hatta gollere ve galibiyete rağmen Fenerbahçe’yi ligin bütünü içinde tartabilen kafalarda hatta “umut kırıcı” duygulara taşıyordu zaman zaman...
Başrol oyuncusu
Sonuca kazanılan üç puanın gözleriyle bakarsak Niang’ın sarı-lacivertli ekibe çabuk uyum sağladığını, çok çalışkan, iyi niyetli ve golcü vasıflara sahip olduğunu kolayca söyleyebiliriz. Dia’nın da sarı-lacivertli taraftara olumlu görüntüler veren iyi bir transfer olduğu da dün 90 dakika sonunda ortaya çıkmaktaydı.
Emre Belözoğlu orta alanda “başrol oyuncusu” olmak için haftalardır çırpınıyor. Çok da iyi yapıyor. Alex’in her hafta daha da düşmeye başlayan oyun performansı yanında birilerinin eksileri sırtlaması gerekir. O zaman orta alanda kalite olarak bu zorlu görevi yüklenecek ve büyük amaçlara yüklü yarışmaların kaderini değiştirecek sorumluluğa imza atacak futbolcu Emre’den başka kim olabilir ki?
Yalnız Lugano - Yobo ikilisinin göbekteki görev paylaşımında ne denli uyum sağlayacakları şimdilik bir muamma bizce... Gelecek zamanların zorlu ve düşündürücü deplasmanları ile kıran kırana geçecek derbiler serisinde hangi başarıları veya zaafları ortaya çıkabilir, bu konu şimdilik netleşmiş değil.
Özetlersek, Fenerbahçe olay değil, kolay bir galibiyeti kazanmanın huzuru ile bir haftayı kapattı. Ancak gelecek yarışmalar sarı-lacivertli ekibe ne gibi artılar veya hangi eksileri taşıyacak bekleyip göreceğiz.