Eskişehir’de her şey bir anda başlayıp bitti sanki... İki takım da sahadaki oyun planlarına ısınıp maçın kontrolünü elde etmeye çalışırlarken baktık ki karşılıklı goller sıralanmış ve yarışmanın rakamsal kaderi ile belirlenmiş neredeyse...
Alper ile başlayan Eskişehir atağında, Batuhan’ın kafasından gelen gol sayısı güzel mi güzeldi. Ayrıca golün hazırlanışı, son vuruştaki estetik, şıklık olarak da günün en güzel sayısıydı Batuhan’ın bu vuruşu...
Arkasından sol kanattan içeriye sokulan Caner’in iki Eskişehir savunmacısı arasından yaptığı gol vuruşu ile, hemen ardından Niang’ın şık sayısı benim gözlerim gibi Bülent hocamızın da aklına hoş gelmemiş olacak ki pozisyonlara seyirci gibi kalan Brezilyalı Diego’yu hemen alıverdi oyundan... Kulübeye çöken Diego sakatlığı için mi ağlıyordu, yoksa bu sezon maç başladıktan sonra en erken zamanda oyundan çıkarılan futbolcu olduğu için mi, orasını pek anlayamadım.
Gollerin dışındaki zamanlarda beklenen heyecan fırtınası yaşandı diyemeyiz dünkü yarışma adına... İki tarafın da “kontrollü kalma” gereğini hissetmesi yarışmanın hırs temposunu etkiliyordu doğal olarak... Hele ikinci yarıda sarı-lacivertli ekibin skoru muhafaza etmek adına kontratak anlayışına dayalı, orta alandaki pas trafiğini kontrol altına alıp Niang’ı, Caner’i Eskişehirspor savunmasının arkasına kaçırmaya çalışması gözlemlenmekteydi oyunun akışında... Tabii kaptan Alex’in şanına uygun kalitelerle top kullanıp sabırla sonuca imza atması oyunda gözlere batan en önemli Fenerbahçe artısıydı dün...
Dünkü önemli yarışmada çok aktif ve günümüz futboluna en yakışır genç ismi olan Alper’i büyük bir zevkle izledik. Acaba milli formaya oyuncu seçen üstad (!) isimlerden kimse var mıydı tribünlerde, bilemeyiz... Bir de bize rahmetli Metin Oktay ağabeyimiz ile Hakan Şükür kardeşimizi hatırlatan genç Batuhan’ı Bülent Uygun hocamız özel bir programla futbolumuza ve milli formaya kazandıramaz mı? Aslında böylesine özel yetenekler için federasyonun özel bir eğitici timi olmalı ama neredeee...
Evet, “golsüzlüğün panzehiri Semih” oyuna girince direklerde eriyen Eskişehir pozisyonu sonrası yarışmayı puan kaybı korkuları ile seyreden Fenerbahçeliler’in yüreği birden rahatladı sanırım. Çünkü bütün “Semih” severler, bilirler ki, o oyuna girince tüm şanssızlıklar çizgi dışına kaçarlar Fenerbahçe adına...