Zorlu yarışmayı puanlarla kapatmayı planlayan Fenerbahçe, Mersin İdmanyurdu önünde oldukça da zorlanarak ulaşıyordu istediği sonuca.
Fenerbahçe, olumsuz hava şartlarına rağmen ilk yarıda canlı, hayat dolu bir lig haftasını yaşamaktaydı Saracoğlu’nda. Sow’un gelişi Bienvenu’ya ihtar gibi gelmişti anlaşılan. Gerçi son hareketlerde yine rötarlı ve fiziksel yetersizlikler içindeydi sarı-lacivertli oyuncu. Ancak kanatlara çıkışları ve hareketli mücadele gayretleri hem Mersin defansının dengesini bozuyor hem de Alex ve Stoch gibi marka isimlere oyun alanları açıyordu. Ayrıca attığı ilk gol sayısı takımı rahatlatıyor ve Fenerbahçe için üç puan kapıları erkenden açılıyordu yarışmada.
Stoch’un bu sezon çabuk düşünüp, çabuk oynama maharetleri sarı-lacivertli formaya ilaç gibi geliyor sanki. Dün de sayısız dalışlarla Mersin defansını yıpratan Stoch’un devre sonlarına doğru yaptığı enfes vuruşla yarattığı müthiş gol, uzun zamanlar konuşulacak cinsten bir sayıydı doğrusu.
* * *
İkinci 45’te daha da açılıp rahatça yeni sayılar araması gereken Fenerbahçe, hayalleri kurulurken, tersine korkunun ecele faydası yok parolası ile oyuna asılan sarı-lacivertli defansa sürekli saldıran bir Mersin İdmanyurdu dirilişi yaşanıyordu yarışmada...
Dikkat çekici pas trafiği kurarak Fenerbahçe oyun alanına yerleşen Mersin, bu ayaklanmanın karşılığını attığı golle buluyor ve Fenerbahçe için yine puan kaybetme korkuları ısınmaya başlıyordu kendi evinde.
Peki neden sarı-lacivertli ekip ilk yarıda elde ettiği avantajı korumakta böyle açığa düşüyordu ki? Çünkü Mehmet Topuz-Özer-Cristian gibi isimler pas alışverişleri ve rakibi presleme gibi futbol oyununun can alıcı başlıklarından öylesine uzak ve cılız kalıyorlardı ki işte o zaman oyun alanında doğan boşluklar çalışkan Mersinli ayakların hakimiyetine geçiyordu.
Neyse ki, birçok fırsatta şanssızlıklar yaşayan Alex yine de birçok pozisyonu yaratan ve Fenerbahçe’nin topla oynama zamanlarını ustaca kullanarak 90 dakikalık maçın önemli sürelerini adeta kemiriyordu. Kalede Volkan’ın duruşu ve başarı ile koruduğu kalesi sayesinde Fenerbahçe tek farklı avantajını koruyarak oyunun perdesini üç puanla kapatma becerisini elde ediyordu.