Limit aşımı, yapılanma… Pandemi, transfer… Adı ne olursa olsun farklı nedenlerle zorlanıyor Beşiktaş… Kervanı yolda düzmeye çalışıyor. Peki gittiği yol nereye varıyor? Bu sorunun yanıtı yok. Kervana yolda katılanların, Josef de Souza, Montero, Aboubakar ve henüz maç kadrosuna girmeyen Rosier’in oyuna ne katacağı, yolun nereye varacağı bilinmiyor. Gençlerbirliği, Vodafone’un santrasına geldiğinde Süper Lig’in gol atamayan takımıydı. 8 dakika içinde Stancu ile golü buldular. İlk yarıda başka goller de kaçırdılar. Beşiktaş ne yaptı? İlk şutunu ancak 42’de (Souza) attı. Kişiliksiz, plansız, zevksiz ve anlamsız bir oyun ortaya koydular. Vida’yı kızağa çeken Sergen Yalçın, Welinton ve Montero ile savunma göbeğini sağlama almak istemişti. Önlerinde oynayan Josef de Souza tecrübesiyle oyuna katkı vermeye çalıştı. Ama Gökhan, Atiba, Dorukhan ve Boyd üretemiyordu. Gençlerbirliği’nin kendi yarı alanında oluşturduğu kalabalık içinde topla pozisyon hazırlayamadılar. Savunma duvarını aşacak şut denemeleri de akıllarına gelmedi. Atiba, baskı altında istediği gibi top kullanamadı ama gayretliydi. Gökhan’ın zaman zaman sağ kanattan içeri girmesi, uzun toplarla Boyd’u ve arkadaşlarını topla buluşturma isteği de sonuç vermedi. Seyredeni hayrete ve kuşkuya düşürecek oyuncu Dorukhan’dı. Adeta kayıptı. Verimsiz, sorumsuz, ikili mücadeleden uzak oyun anlayışına akıl erdiremedik, şaşırdık… Bir yandan da spiker arkadaşımız Yalçın Çetin’i dinliyoruz… Hayır, bir kez bile adını söylemedi Dorukhan’ın. Eh, pes yani! Bu çocuğun ya özel bir sorunu var, ya da kulüp içinde çözülmemiş bir sıkıntısı. Çözmesi, çözülmesi gerekiyor. Böyle olmuyor! Necip ve Rıdvan’a ilişmiyorum. Kötü tablonun içinde onlar da var. Vincent Aboubakar… O enerjik hamleleri, ustaca vuruşları yoktu dün. Durgun ve statik haliyle sık sık ofsayta düştü… Ayağına top bekledi, istediği topları alamadı ama, fazlasını da veremedi. Sergen Yalçın’ın Mensah’lı, Larin’li, Güven’li, Hasiç ve Ljajic’li hamleleri de çeviremedi oyunu… Maça biraz hareket getirdiler, biraz hücum rüzgarı estirdiler ama, golü bulamadılar. Bütün bunlar olup biterken Stancu ile öne geçen Gençlerbirliği ilk yarıda kaçırdığı iki golden sonra yüzde yüz golle sonuçlanacak iki fırsatı da ikinci yarıda harcadı. Sergen Yalçın, Konya hezimetinden sonra 6 değişik oyuncuyla başladı maça… Ne var ki uyumsuz, kişiliksiz oyun rakibi korkutmaya bile yetmedi. Mert Nobre yönetimindeki Gençlerbirliği, maça başlarken herhalde “Bir gol atıp berabere kalırsak iyidir” anlayışındaydı. O anlayış zihinlerden uçtu, Sergen Yalçın’ın Beşiktaş’ına yerleşti. Evet, bir gol atıp maçı berabere bitirseler (bile) iyi olacaktı ama… İyi olmadı, kötü oldu! Bu skorla kimse kimseyi günah keçisi ilan etmemeli. Beşiktaş fatura kesmeden çözüm bulmalı. O çözümlerin ilki milli maç arası ve sonradan maçsız geçecek haftayı çok iyi değerlendirmek… Topla takımı Sergen Hoca… Çalıştır şu çocukları, takım olsunlar. Sen de çalış, Beşiktaş’ı anlat onlara. Senden iyi bilen mi var! Kartal geri vitese taktı - Bilal Meşe (Milliyet) Sergen Yalçın hoca, Konyaspor deplasmanında alınan ağır yenilgiyi unutturmak adına Gençlerbirliği karşısında oldukça farklı bir kadro çıkardı. Valla rotasyon-motasyon, ne yaparsanız yapın, hiç fark etmiyor, aynı tas, aynı hamam! Kartal, geri vitese takmış, iki haftadır duvara tosluyor, dün de üç puan kuş misali uçuverdi! Evet, bu oyunda geri düşebilirsiniz, doğaldır. Peki reaksiyon nerede, biz göremedik, ya siz? Bırakın reaksiyon göstermeyi, Kartal ilk yarıda rakip kaleye gidemediği gibi, pozisyon üretemedi, bir tane buldu, onu da atamadı! Savunma dağınık, kimliğinden uzak, Vida yok, Montero var, ama değişen bir şey yok! Stancu’nun attığı gole, artı Sio’nun kaçırdığı fırsata bakın, ne demek istediğimiz anlaşılır! Koca Beşiktaş’ta, koca ilk yarıda Souza’nın bir şutu bir de Gökhan Töre’nin net gol pozisyonu var, başka yok! Hadi Souza kaleciye takıldı, peki Gökhan Töre, o pozisyonu nasıl gole çeviremezsin arkadaş? Hadi atamıyorsun çıkar topu Aboubakar’a kardeşim! Sergen Yalçın, maçı çevirmek adına tüm kozlarını oyuna sürdü, sürmesine de pek işe yaramadı! Montero’nun çizgi üzerinden çıkardığına ne demeli? Hadi onu geçtik, Sio’nun atamadığı golü gördünüz mü? Kartal, oyuncu hamleleriyle birlikte risk aldı, son yirmi dakika rakip kalede baskı kurdu. Hasiç’in bir şutu direkten döndü. Bu baskı pozisyon üretimine yansımıyor, savunma kilidini açamıyorsanız neye yarar, koş babam koş! Gençlerbirliği haklı bir galibiyet aldı, kimse laf edemez. İyi kapandılar, hücuma çok adamla çıktılar, fark yapacakları maçta bir golle yetindiler, Kartal’a da el freni çektirdiler! Doğru, artık ligde büyük - küçük takım kalmadı, makas daraldı, her türlü sonuca açık bir maraton bizi bekliyor! Dileriz, Kartal şu milli maçlar arasında toparlanır, zirve yarışına kanat çırpar, formasının ağırlığını sahaya yansıtır. Hep böyle krediden yerseniz, krediniz kalmaz! Ne sahaya çıkan on bire bakarak okuyabiliriz Beşiktaş'ı, ne de bireysel olarak oyuncu kalitesi üzerinden doğru bir sonuca varabiliriz... Beşiktaş'ın mevcut kadrosundaki en kötü oyuncuları sahaya sürsek yine de bu kadar kötü oynamazlar... Bu başka bir şey. Kimse, kendi standardını bile yakalayamıyor. Koşan, mücadele eden yok... Yanından geçen topa bakanı bile bulamazsınız. Acil çözüm şart... Moraller yükseltilmeli, takıma bir özgüven takviyesi yapılmalı... Para mı dağıtılır yoksa umut mu bilemem ama bu gidiş hiç hem de hiç iyi değil. Herkes manzarayı seyreder ve kendi kendine düzelecek diye beklerse Beşiktaş küme düşer! Benden söylemesi. Şu hale bakın Gençlerbirliği gelip ilk golünü Beşiktaş'a atıyor... Geçen hafta rakip korneri çabuk kullandı diye gol yenilmişti, bu hafta ceza sahası içinde rakip santraforu unuttular. Böyle giderse sezonun en ilginç gollerini her hafta Beşiktaş yiyecek gibi görünüyor.. Gençlerbirliği dediğin bu ligin en sıradan takımlarından biri. Antalya ve Konya maçlarında kaleye gidemeyen Başkent temsilcisi Beşiktaş'ın yürüyecek hali olmadığını görünce canlandı... İlk pozisyonda golü atıp sonra da üzerine yattılar... Durmasalar, iki, üç yaparlardı... Yazık... Son 15 dakika dışında koca Beşiktaş sahada yoktu... Yönetim bu işe mutlaka el atmalı ve oyuncularla bir toplantı yapıp onlara güven aşılamalı. Yönetimin neredeyse her fırsatta parasızlıktan şikayet etmesi, her takımı bozar... Çünkü oyuncular para için oynuyor... Bana göre Beşiktaş'ta son dönemde bu, paramız yok muhabbeti çok yapıldı ve kimse de moral falan kalmadı... Acil çözüm şart... Yüzüncü kez aynı şeyi yazmaktan zul duyuyorum: Savunma biçiminiz, hücum biçiminizi belirler yani Necip’i sağ bek oynatmak hem Beşiktaş’a hem de Necip’e zarardan başka bir şey vermez. Orada en azından oynamışlığı olan Dorukhan varken neden sağ bekte denenmez, anlamak çok güç! Bir zahmet Welinton orijinal bir sağ bekle oynamadığını farkına varıp ona göre ofsayt tuzağı riskine girmek yerine o anda tek demarke rakip oyuncu Stancu’nun yükseldiği hava topuna çıkmalıydı. İlk 45’te ilk isabetli şutu en defansif orta saha rolündeki Josef’in atıp ilk net pozisyonu da Töre’yi savunma arkasına kaçıran pasında Josef’in geliştirmiş olması Josef’in bireysel başarısı olduğu kadar kalan takım arkadaşları ve teknik heyetin kolektif planlarının başarısızlığıdır! 2. yarının özeti ise daha acı: Kötü oynamak neyse de kötü mücadele edenler yatın kalkın statta taraftar olmadığına şükredin! Gecenin sorusu: O dakikaya kadar takımın sorunu ceza alanı içine top taşımakken, top ceza alanına taşındığı ölçüde etkili olabilecek Aboubakar, 64’te neden oyundan çıkarıldı? Maçın starı: Furman gerçekten iyi transfer. Piris da Motta da bu seviye için iyi oyuncu, Berat da bir kez daha Gençlerbirliği adına sahanın en iyilerindendi. Beşiktaş’ta sadece Josef de Souza iyiydi. Maçın olayı: Kadro kalitesi olarak tarihsel ortalamasının altında olan Gençlerbirliği’nin ligdeki ilk golünü atarak İstanbul’da Beşiktaş’ı yenmesi başlı başına olay. Gençlerbirliği’ni tebrik etmekle beraber birkaç oyuncu hariç tarihin en kötü Beşiktaş performanslarından birisi bu! Kısa mesaj: Milli maç arası, fikstürde bay haftası derken Beşiktaş tam 21 gün sonra ilk lig maçına çıkacak. Üç hafta, son üç maçtaki kötü tabloyu tersine çevirmek için yeterli süre. Denizli, Malatya, Gaziantep fikstüründe bambaşka bir Beşiktaş sahada olmalı! Kaybeden tüm kuponlara %3'e varan iade! Maç listesini görmek için buraya tıklayın!