Bursaspor-Galatasaray maçından sonra spor yazarlarının görüşleri
.
3 puan iyi ama! (Osman Şenher)
Sıkıntılı bir dönemden geçerken Bursaspor deplasmanında 2 gol atarak 3 puanı almak Galatasaray’a moral oldu. Ama oynanan futbola bakarsak, futbolcuların iyi niyetine rağmen şu an takım hazır değil. Burak, Türkiye’nin en iyi santraforu. Süratli, fiziği çok iyi. Orta sahada oynayan arkadaşları; Selçuk, Melo ve Yekta, Burak’a bir tek final pası atamıyor. Sözün özü, Galatasaray, Burak’ın süratinden faydalanamıyor.Biz gözümüzde Melo’yu ve Selçuk’u çok büyütüyoruz. Bu iki futbolcu da Türkiye şartlarında iyiler. Uzun senelerdir bakıyorum, Melo’nun bir tek gol pası verdiğini hatırlayan var mı? Veyahut Melo hangi maçta gol attı? Demekki bir eksikler var. Selçuk, Türk futbolunun prensi diyoruz. Ben de saygı duyuyorum. Selçuk gibi bir futbolcuyu düşündüğünüzde oyuna ağırlığını koysun, gol pasları verecek, rakipleri eksiltip şut çekecek, Selçuk bunların hangisini yapıyor? Belki bizim bu eleştirilerimizden rahatsız olacak. Ancak doğrusu bu. Selçuk’un öteki futbolculardan bir farkı olmalı. Maalesef yok. Hepimiz Selçuk’u şişire şişire ayaklarını yerden kestik. Yekta, canla başla çalışıyor. Daha fazlasını yapabilir mi?Bruma, daha pişmemiş. Temposu iyi, mücadele ediyor. Gol olacak topu dışarı atabilir. Ya da olmadık bir yerde gol yapabilir. Futbol karakteri olgunlaşmamış. Ama yine de Galatasaray’da banko oynaması gereken oyuncuların başında Bruma geliyor. Orta sahada sıkıntılar varken Galatasaray bu kadar kolay maç kazanamaz. Dün gece Muslera yine yıldızlaşmasa Fernandao’nun rövaşatasını, Volkan’ın şutunu çıkarmasa yine başı ağrıyacaktı. Defansta Chedjou başarılı ama Hakan Balta, Semih ve Veysel’in biraz daha kendilerini geliştirmeleri gerekir. Bursaspor, hazır değil. Defansı ağır. İkinci bölge oturmamış. Bütün gol ümidi Fernandao ve Volkan’a kalmış. Belki ilerleyen haftalarda farklı Bursaspor izleyeceğiz ama şu görüntüde zor.(Milliyet)
Muslera varsa, no problem (Şansal Büyüka)
Adama baktığınızda, yüzünden, davranışlarından, sahadaki rakiplerine yaklaşımından belli; adam gibi adam...Adama baktığınızda, kurtarışlarıyla, savunmayı yönetmesiyle, üç direk arasında takıma güven verişiyle kalecinin kralı...Muslera gibi kalecin varsa , no problem...Galatasaray, iyi oynamadığı bir maçtan galibiyetle çıktıysa, burada golleri hazırlayanlardan, atanlardan önce, iki dakika içinde önce Fernandao’nun, sonra Volkan’ın iki müthiş şutunu “olağanüstü” çıkaran Muslera, “Aslan payının” sahibiydi.Galatasaray iyi takım... Kalende böyle bir kaleci varsa, etkisiz kalsan da, girdiğin pozisyonlardan birini-ikisini atıp maçı gene kazanırsın... Bursa maçında olduğu gibi...Ancak Galatasaray yavaş oynuyor; coşkusu ve temposu eksik...Ayrıca elbette hoca bilir de; Bruma çıkmaz, Olcan kenarda oturmaz.Bir de Sneijder, Dünya Kupası sonrası çıktığı “yaz tatilinden” dönebilse...Melo da, Selçuk da eski görüntülerinin henüz çok gerisinde...Şaşırdığım ve ironik bulduğum bir durum var; Chedjou’ya müşteri çıksa satılacaktı. Bakıyoruz, Galatasaray’ın en iyilerinden biri...Bir de Burak; niye kızarlar anlamam...İbrahim Tatlıses “Urfa’da Oxford var da okumadık mı?” demişti... O hesap, Burak’a pas geliyor da, gol atamıyor mu?Bursa maçında Burak’a adam gibi iki pas geldi. Bruma’nın pasında “siftah” ederken , sezonun unutulmayacak gollerinden birini attı. Diğer pasta da vuruşunu kaleci Harun mükemmel karşıladı.Bursaspor, yeni sezonda sanki hiç yenilenmemiş gibi... O kadar yeni oyuncu oynadı, öne çıkan birini göremedik. Elbette Şenol hoca bilir ama, bu takımda Holmen’in ölüsü oynar.Gene ne varsa Volkan’da var. Sol kanadı “otoban” gibi kullandı. Getirdi de getirdi... Ama Fernandao ve diğerleri o kadar ağır ki, Bursaspor o kadar yavaş oynadı ki, iki Muslera kurtarışı dışında fazla da bir şey yapamadı.Türk takımları transferleri hangi kriterlerle yapıyorlar, anlamakta zorluk çekiyorum.Galatasaray’ın ligde altı maçtır Bursaspor’u yenemediğini hatırlarsak “ büyük iş” yaptığını kabul etmeliyiz.Ama ufukta Arsenal var, Dortmund var, hatta Anderlecht var...Bu futbol hangisine yeter derseniz , hiçbirine yetmez.(Milliyet)
Burak ve Muslera... Gerisi boş! (Serhat Ulueren)
BRUMA iyi oyuncu ama yeterli değil. Yok adaleleri güçlenmiş, kalınlaşmış, fizik gücü tavan yapmış söylemlerini ciddiye almıyorum. Oldu olacak sahanın ortasına podyum kurup manken yapsınlar. Burak’a ilk yarıda veremediği pas ve ikili mücadelelerdeki yetersizliği handikaplarıydı ama 2. yarıda da Burak’ın harika vuruşla attığı goldeki pası alkışlanacak cinstendi. Yine de Bruma halâ olmamış ama beklemek lazım.BURAK enteresan bir çocuk. Çocuk diyorum gerçekten çocuk çünkü. Bu kadar alıngan, kırılgan, küsen bir futbolcu görmedim. Ama golcülüğü de mükemmel. G.Saray taraftarı kızsa da, bağırsa da Burak son 4 sezonda 114 gol atmış.1.5 karşılaşmada 1 gol atabilen oyuncu dünyanın hangi liginde oynarsa oynasın golcüdür ve bu rakamlara saygı duyulmalı.SABRİ Sarıoğlu mi, Veysel Sarı mı? Bence her ikisi de oynamaz. Bakmayın gol attırdığına Veysel çok riskli oynuyor ve bu kafayla G.Saray’ı bir gün ciddi yakabilir.TAT VERMEDİLERSneIjder bu takımda göreceksiniz kalmaz. Sıradan, iddiasız bir G.Saray’dan ocak ayında kopabilir. Yüzüne bakınca kalmak isteyen bir Sneijder göremedim. G.Saray kazandı ama oynanan oyun tat vermedi. Ne varsa Muslera ve Burak da var. Gerisi boş.Kimse sonuca aldanmasınG.SARAY’IN 6 sezondur Bursa’da kazanamaması ve dünü 2-0’la geçmeleri kimseyi aldatmasın. Bursaspor çok kötü takım. Bu oyuncu yapısı ve sistemle, her ne kadar ateşli seyircileri de olsa küme düşebilirler. Ligde kalmaları mucize olur. Bursalılar bana kızmasın, gitsinler bu takımı kuranlara hesap sorsunlar.Yetenekliler oynarAÇIKÇASI G.Saray’dan Bursa karşısında böyle rahat bir galibiyet beklemiyordum. Hazırlık döneminde ve geçen hafta F.Bahçe ile oynanan Süper Kupa finalinde çok ama çok kötüydüler. Zaten bu takımdan Muslera’yı, Burak’ı çıkar bu ligde zor galibiyet alır.ŞAKA söylemiyorum, Fernando Muslera ve Burak Yılmaz şu an için G.Saray’ın yüzde 50’si demek.Elbette Sneijder, Melo ve Selçuk da klas isimler ama sahada isimler değil koşan, yetenekli ayaklar oynuyor. Melo, Selçuk ve Sneijder sezona kötü girdiler ve dün de iyi oynamadılar.(Vatan)
Bu Galatasaray Avrupa'ya yetmez (Mustafa Anıklı)
"Vur, kır, parçala bu maçı kazan"Emredersiniz!90 dakika başlamadan tribünlerden duyulan tezahüratlardan biri bu...Sonra...Teksas'ı yok, Maraton'u yok.Eeee, sonra...Süleyman Seba Sezonu'na futbolla başlayalım dedik ama neyse!* * *Galatasaray'ı sorarsanız; ellerinizden öper. Nasıl bıraktıysanız öyle! Futbolcular aynı futbolcu, oyun anlayışı aynı... Farkı; gelenleri değil, gidenleri...Yeni transfer mi, Olcan da, Yasin de yedek... Sinan Bolat'ın kenarda olacağı zaten belliydi. Bruma'yı da yeni transfer sayarsak, sahada bir tek o var.Prandelli'nin meziyetlerinden, Mancini'den daha farklı olduğundan bahsediliyordu ama Bursa karşısındaki ilk 45 dakikalık süreçte değişeni görebilene aşkolsun.Bursaspor ise tüm emellerini Fernandao üzerine bağlamış. O kanlı canlı; ama Traore de çok ağır kanlı... Volkan da daha bir istekli, daha bir iştahlı...Sneijder ile Sneider'siz Galatasaray'ın da çok farklı olduğu söyleniyor ama hikaye... Dün gece ikisini de gördük, değişen bir şey yoktu.* * *Maçın kalitesi vasat, heyecanı kesattı. Ama futbolcuların kalitesi biraz iyi oldu mu, gol de kendi kendine geliyor. İşte Burak'ın klasına yakışır vuruşu, işte Olcan'ın takipçiliği...Bursaspor, böyle bir savunma anlayışı ve düzeniyle bırakın Galatasaray'ı, sıradan bir takım karşısında bile maçı gol yemeden tamamlaması zor... Kağıt üzerinde iyi, ancak düzende bir yanlışlık var gibi geliyor.Üstelik ev sahibi, 1-0 yenik götürdüğü dakikalarda Cim-Bom'u köşeye köşeye sıkıştırmıştı bile... Ama biraz şansı, biraz da rakibin şanssızlığı ligin ilk haftasında üç puanı getirdi.Galatasaray için galibiyet tabii ki iyi görülebilir. Hele hele, böyle bir futbolla atılan iki gol ve üç puan için söylenecek söz bulunamaz. Ligde iyi kötü işi götürür, gemiyi limana yanaştırabilirsin. Ama ya Şampiyonlar Ligi! Transfersiz bir Cim-Bom, ne taraftarını sevindirebilir, ne de yönetimini...(Milliyet)
Umut veren iyi başlangıç (Ruşen Çakır)
AÇIKÇASI Manisa’da Süper Kupa finalinde F.Bahçe'ye karşı oynadığı futbolu gördükten sonra G.Saray’ın, deplasmanda yapacağı Spor Toto Süper Lig’in ilk maçından üç puan alabileceğini hiç düşünmemiştim. Üstelik rakip hep çetin ceviz olmuş Bursaspor’du. Üstelik yeşil-beyazlıları, kendini defalarca kanıtlamış olan Şenol Güneş çalıştırıyordu.İLK yarının ardından maçın hakkının golsüz beraberlik olduğunu düşünmeye başlamıştım ki Burak Yılmaz önce fırsatçılığını, ardından golcülüğünü konuşturdu. Tabii Bruma’nın asistinin golü daha güzel kıldığının da altını çizelim. Ardından devreye Muslera girdi. (Anlaşılan geçen yılki "çare Drogba" sloganının yerini bu sezon "çare Muslera" alacak!) Ve nihayet son dakikalarda Olcan, sarı-kırmızılı formayla bir lig maçında ilk golünü attı.G.SARAY’IN KADRO SORUNU...TARTIŞMASIZ iyi sonuç. Hem de çok iyi. Ancak buradan hareketle G.Saray’ın lige hazır olduğunu söylemek mümkün değil. Olsa olsa Bursaspor’un hiç hazır olmadığını söyleyebiliriz. Her şeyden önce G.Saray’ın bir kadro sorunu var. İkinci yarıda iki yabancının (Sneijder ve Bruma) yerlerini iki yerli oyuncuya (Yasin ve Olcan) bırakmış olmalarından bunu "yabancı oyuncu sorunu" olarak tanımlayabiliriz. Muslera, Melo ve Sneijder dışında vazgeçilmez yabancı oyuncuya sahip olmadığınızda hem içerde, hem Avrupa’da işiniz zor demektir.Öte yandan G.Saray göze hoş gelen, zevkli, heyecanlı maçlar çıkaramazsa hem taraftarın motivasyonu, hem de takımın marka değeri iyice düşer.YİNE de bu iyi başlangıcın umut verici olduğu muhakkak. G.Saraylılar olarak bütün sorunları ve eksiklikleri, ama bu arada "nasıl başlarsa öyle gider" deyişini aklımızda tutarak, takımımızı izlemeye ve desteklemeye devam etmemiz gerekiyor. Kaldı ki hepimiz için bir bilinmez olan Prandelli daha kredilerini kullanmaya başlamış bile sayılmaz.(Vatan)
