Bence yok! Hadi Süper Lig’de maç yönetti, ya derbi? O da yok... Peki, kardeşim böylesi kritik bir derbide VAR’da ne işi var bu arkadaşın! Hadi oturdun oraya, çağır Fırat Aydınus’ı pozisyonu incelesin değil mi? O da yok! Bu nasıl bir atamadır eyyy MHK! Yazık, hem de çok yazık! Aslında Beşiktaş derbiye iyi başladı, baskıyla rakibini sıkıştırdı, ama penaltı golü Kartal’a el freni çektirdi, bir süreliğine...Ne var ki Souza, şık bir vuruşla Mesut Özil’in golüne karşılık verdi, skoru eşitledi... Yahu bu Vida uluslararası bir oyuncu değil mi? Aldığı parada gözümüz yok, dünyayı kazanıyor! Peki, oynadığı futbolla, kariyeri aynı doğrultuda mı? Asla.... Adam sakarın önde gideni! Bir değil, iki değil, adamın bu sakarlığı yüzünden Kartal az mı puan kaybetti arkadaş!
O nasıl bir geri pastır, asist yapsan daha iyiydi, Ersin de onun kurbanı oldu! Berisha, önünde bulduğu topu filelere gönderdi, takımını yeniden öne geçirdi. Bu ayıpda sana yeter Vida efendi!Kartal, senin yüzünden attığı golün keyfini ancak beş dakika yaşayabiliyor! Uzatma dakikalarında Batshuayı’nin bir şutu var, onu da kaleci Berke kornere tokatladı. Ve dakika 59... Yine Souza... Rıdvan’ın soldan asistine savunmanın arasında iyi yükselen tecrübeli futbolcu bu kez kafayla yine skoru eşitleyen isim oldu. O tribün kalabalığında Beşiktaş’ın teknik direktör sorunuyla boğuştuğu ortamda, alınan bir puan bence iyidir...Beraberliği koruma adına Kartal, açıkcası rakibine oranla iyi bir ‘direniş’ gösterdi ve istediğini alıp, Ümraniye’nin yolunu tuttu.
Fenerbahçe’nin bu yarıda baskısı elbette vardı, gelin görün ki, net pozisyonlara yansımasının bir hayli uzağındaydı! Yani, benzetme yerindeyse, yalan rüzgarıydı Fenerbahçe’ninki!Yine uzatma dakikalarında Kartal’ın Batman’ı, yani Batshuayi’nin bir şutu direkte patladı. İşin özeti, maçın adamı kuşkusuz Beşiktaş’ın tecrübelisi, Fenerbahçe’nin eski tüfeği Souza idi...Hele kafayla attığı gol var ki, ayakla vursanız o kadar sert olmazdı.
Sonuç, Pereira’nın koltuğu sallanmaya devam ediyor, gitti, gidecek! Beşiktaş mı? Hiç sağda-solda adam aramaya gerek yok, işte Önder hoca, yardımcısı Serdar Topraktepe... Onların yanına mı, üstüne mi, bilemem o kadar çok Beşiktaşlı teknik adam var ki, hangisini saysak, getirin onları... Yabancıya ne gerek var?"
"Bu maç fazla konuşulmaz ama penaltı kıyamet kopartır. Top Larin’in eliyle buluşuyor mu? Evet buluşuyor. Peki, penaltı pozisyonunda iki futbolcu Rossi ile Larin birbirine yapışık mı? Evet yapışık. Mesafe hiç yok, beklenmedik bir top... Versen bir türlü, vermesen bir türlü... Verdin; Beşiktaş isyanda, vermesen Fenerbahçe kıyamet kopartacak. Beşiktaş’ın iyi başladığı maçta, Fenerbahçe pek de alışkın olmadığımız enerjik, atletik ve hızlı oyunuyla önce Beşiktaş’a “dur” dedi, sonra uzun toplarla Beşiktaş savunmasının arkasına çok tehlikeli dalışlar yaptı. Fenerbahçe, penaltıdan sonra bu atletik oyununu biraz daha öne taşıdı. Ayrıca yakın temaslı, tatlı-sert oyunu ile Beşiktaşlı futbolcuların oyun kurmasını önlemeye çalıştı.
Beşiktaş ataklarında ise Fenerbahçe rakibini kalabalık savunmasıyla karşıladı. Beşiktaş’ın kenarlardan geldiği pozisyonlarda bu defa Fenerbahçe’nin stoperleri ortaya çıktı.Fenerbahçe’nin ataklarında ise Beşiktaş savunması sürekli az adamla ve önde yakalandı. Fenerbahçe’nin ikinci golünde Vida, kalecisine kısa pas yaptı, olur bu... Ama Rossi, Vida’nın tam 10 metre arkasından gelip kendisini yakaladı. Vida’nın ağırlığı, Rossi’nin takipçiliği Fenerbahçe’ye ikinci golü getirdi.İlk yarı için bir hakkı teslim edelim. Batshuayi şutunda, top Fenerbahçeli iki oyuncunun bacak arasından geçmesine ve önü kapalı olmasına rağmen, kaleci Berke‘nin bu şutu kornere atması önemli ve kritik bir hamleydi.
Beşiktaş ikinci yarıda oyunu ve Fenerbahçe’yi teslim aldı. İlk yarıda oyunu iki yönlü oynayan Fenerbahçe, ikinci yarının çok büyük bölümünü Beşiktaş ataklarını karşılamakla geçirdi.Kadıköy’de yıllarca Fenerbahçe forması giyen Souza, aynı sahada bu defa Beşiktaş forması ile maça damgasını vuran adam oldu. İlk golü süper, ikinci golü muhteşemdi. Fenerbahçe çoğu maçta olduğu gibi, bu karşılaşmada da savunma kenarlarını çok boş bıraktı ve bunun faturasını ikinci beraberlik golüyle ödedi.
Fenerbahçe savunma kenarlarını ısrarla böyle boş bırakmaya devam ederse, yoluna her maçta ikişer ikişer gol yiyerek devam eder. Sonuçta 2-2 beraberlikle, iki takımın ikişer puandan kaybettiği 4 puan var. Önceki gün Galatasaray’ın kaybettiği 2 puanı koy üstüne, etti 6 puan... Trabzon kazandı, yaz 9 puan... Bir de işe toptan bakalım. Ligin ilk yarısı henüz bitmedi. Trabzonspor; Fenerbahçe‘den 14, Beşiktaş‘tan 17, Galatasaray‘dan 18 puan önde... İstanbul saltanatı sallanıyor. Ne sallanması, yıkıldı yıkılıyor..."
BURADA ORANLAR ÇOK DAHA YÜKSEK Hemen oynamak için buraya tıklayın!