İspanya panorama: Gollü bir merhaba

MURAT FEVZİ TANIRLI

Toplam 29 golün atıldığı ilk haftada La Liga’nın yenileri Deportivo ve Valladolid kazanırken, Celta evinde mağlup oldu. Haftanın sürprizi Betis’ten geldi ve Bilbao deplasmanından 5 golle 3 puanı alarak evine döndü. Barça, uzun bir sakatlık evresi geçiren 2 yıldızı Puyol ve David Villa’sına her ikisinin de golleriyle kavuştuğu maçta Sociedad’ı 5 golle uğurladı.
Maçlarda dikkat çeken bir diğer ortak nokta ise tribünlerdeki büyük boşluklardı. Yine bu hafta sezona merhaba diyen dünya liglerinin 1 numarası İngiltere Premier Lig’deki coşku ve atmosferi görünce La Liga’daki bu boşlukları anlamak zor.
Mert Günok için ilk günden ağır eleştirileri arka arkaya sıralayan gerek futbol yorumcuları, gerek medyadaki kalemler, “kalecilik” denince her türlü sıfatı taşıyan ve bir tecrübe abidesi olan, hayata ve futbola Bernabeu’da veda etmesi beklenen Casillas’ın sezonun ilk maçında yediği gole sebebiyet veren gereksiz ve anlamsız çıkışını görünce genç kalecilere karşı biraz daha insafa gelmeleri gerektiğini söylemekte fayda var. 16 maçta 15 asist ile geçen sezonun sıradışı istatistiğine sahip Angel Di Maria, takımının Higuain ile buluğu sezonun ilk golündeki asiste de imza atıyordu.Takımın iyisi Higuain’in şanssızlığı ise 2.yarıda baskılı oynadıkları süre boyunca bir topunun da direkten dönmesiydi. Asist krallığındaki partneri Mesut ise 2 net gol pozisyonunu kaleci Alves’e bırakıyordu. Ronaldo ise birkaç etkisiz şut dışında gözükmedi desek yeridir. Valencia tarafında ise kritik kurtarışlarıyla maça damga vuran Diego Alves idi. Özellikle 2.yarıda “sahada yok” denecek seviyede olan Valencia’da verilen pozisyonların baş sorumlusu ise Real Madrid’den transfer Fernando Gago’nun olması çok manidardı.
Aralık 2011’deki sakatlığının, sadece Barcelona’yı değil, İspanya milli takımını da etkilediği ünlü golcü David Villa, NouCamp’e golle döndü. Geçirdiği zor süreçteki en büyük destekçisi ailesine, hem 84.dakikadaki golüyle, hem de golünden sonra eşi ve çocuklarının yer aldığı t-shirt’iyle teşekkür etmesi maçtaki en güzel enstantanelerdendi. Messi 2 şık golle start verirken, Tello, gol atamasa da çok etkili bir oyunla göze battı.
Mütevazi kadrosunun geçen sezonki tarihi başarısıyla Avrupa kupalarına katılmaya hak kazanan takımı Levante’nin, evinde hem de Atletico Madrid gibi bir takımla ilk maçında tribünlerde büyük boşluklar olması şaşırtıcıydı. Bu başarının ödülü ilk maçta çok daha farklı olmalıydı. Maçın hemen başında Nabil ElZhar’ın golüyle yenik duruma düşen Atletico ise Arda’nın harika golüyle 1 puan aldı. 2.yarıda Levante’nin bir şutu direkten dönerken, Falcao, çok uygun 2 fırsatı Madrid ekibi adına kaçırıyordu. Emre Belözoğlu ise yedekler arasındaki yerini almakla birlikte, oyuna girmedi.
Takımının geçen sezon Avrupa Ligi’nde finale kadar yürümesinde etkili olan Lllorente’nin kadroda yer almadığı maçta Bilbao ile Betis, erkenden futbola ve gole doyuran maçlarından birine imza attılar. Bir Barcelona edasıyla tiki-taka futbolu oynayan Betis skoru 3-0’a getirdiğinde dakikalar henüz 31’i gösteriyordu. Bilbao teknik direktörü Bielsa’nın 0-3 gerideyken yüzündeki endişeyi anlatan mimikleri, maçın ilginç görüntülerindendi. 2.yarıda baskı kurup, sürekli gol için saldıran ancak golcülerinden istediğini bulamayan Bilbao’da defansın önemli ismi Mikel San Jose’nun 2 golü skoru 3-3’e getirmekle birlikte, Betis’te sahanın yıldızı Jorge Molina, şık golle perdeyi kapatıyordu:3-5
45.dakikada penaltı kaçıran ancak 53.dakikadaki golüyle kendisini affettiren Riki ve takımının son 2 sezondaki başarısında büyük pay sahibi Nelson Oliveira’nın şık aşırtma golüyle Osasuna’yı 2-0 yenen Deportivo başlangıç haftasının mutlularından.
Son yıllarda genelde sezona çok iyi başlayıp, sonunu getiremeyen ancak bu sezon iddailı şekilde lige giren Sevilla, Hırvat oyuncusu Rakitic’in etkili performansıyla Getafe karşısında evinde 2-1 kazanmayı başardı.
Ekonomik sorunları nedeniyle Cazorlo, Jose Salomon, Mathijsen gibi önemli oyuncularını satmak zorunda kalan Malaga ise beklenmedik skorlardan birine imza attı ve 16 yaşındaki Kamerunlu genç forveti Fabrice Olinga’nın La Liga tarihinde ilk kez forma giydiği maçta attığı golle Celta deplasmanından 3 puanla döndü.
Her mevkide yedeği olan geniş kadro ve iyi oyuncularla sezona giren Granada ise 95.dakikada yediği golle ligin zayıf takımlarından Valecano’dan sürpriz bir şekilde puansız döndü. Ancak Fas milli takımının golcüsü Youssef El Arabi, bu sezon Granada adına çok gole imza atacak sinyalleri hem sürati, hem de isabetli şutlarıyla verdi.
Mallorca, Espanyol’u Hemed’in 2 golüyle yenerken, Valladolid, penaltı da kaçırdığı Zaragoza deplasmanından Oscar’ın tek golüyle 3 puan almayı başardı.

HAFTANIN KARMASI
(3-5-2)
Diego Alves (Valencia)
---
Mikel San Jose (A.Bilbao)
Puyol (Barcelona)
Federico Julian Fazio (Sevilla)
---
Angel Di Maria (Real Madrid)
Ivan Rakitic (Sevilla)
Arda (Atletico Madrid)
Benat (Real Betis)
Valeron (Deportivo)
---
Tomer Hemed (Mallorca)
Jorge Molina (Real Betis)

HAFTANIN TAKIMI
Real Betis
Sezona müthiş bir tempoda girdiler. İlk 30 dakikada oynanan oyunun Barcelona’dan tek farkı yeşil-beyaz formalarla oluşuydu. 3-0 önde bitirdikleri ilk yarının ardından defansa çekilmeleri skoru dengeye getirecek savunma hatalarına sebebiyet verse de kontr-atağı iyi uygulabildiklerini de son 2 golle gösterdiler.

HAFTANIN YILDIZI
Diego Alves (Valencia)
Takımının, Real Madrid gibi bir deplasmandan puanla dönmesinde çok etkili olan eldiven, Mesut, Higuain ve Ronaldo’nun vuruşlarındaki kritik müdahaleleriyle haftanın öne çıkan ismiydi.

HAFTANIN LEJYONERİ
Arda Turan (Atletico Madrid)
Takımının en iyisiydi. Gerek pasları, gerek orta alanı yönlendirmesi ve de bu iyi oyununu mükemmel bir golle süslemesi. İspanya’daki temsilcimiz, takımına 3 puan kazandıramasa da oyunu ve golüyle takdiri hak etti.

HAFTANIN ŞİFRESİ
7
Yaz döneminde gerek EURO-2012, gerek olimpiyatlar nedeniyle futbola ara verilmemiş gibi gözükse de futbolcular gol atmayı o kadar çabuk özlemiş olacaklar ki bu hasretlerine ilk 10 dakikada tam 7 golle karşılık buldular. Son yıllarda sezonların ilk haftlarının en iyi performansını gösteren iki takım Valencia ve Sevilla, bu karakteristiklerini de sürdürmeyi başardılar.

HAFTANIN GOLÜ
Arda Turan
Haftanın en güzel golü Levante-Atletico Madrid maçının 22.dakikasında Arda’dan geldi. Orta alandan rakip kaleye doğru topla ilerleyen Arda, rakip oyuncunun önünü kapatması sebebiyle topu rakip alanın sağına doğru çekip, kaleyi direkt karşıdan gören açısını kaybetmesine ve çapraza düşmesine rağmen yaklaşık 20 metreden mükemmel bir vuruşla topu ağlara gönderdi.

HAFTANIN OLAYI

David Villa – “Sizler Olmadan İmkansız” – “Imposible Sin Vosotras"
Aralık 2011’de Al Sadd ile oynanan FIFA Kulüpler Dünya Kupası maçında sakatlanan İspanyol golcü David Villa, 9 aylık futbola verdiği zorunlu aranın ardından 75. dakikada oyuna girdiği Sociedad maçındaki golünden sonra formasını çıkartarak ailesine en güzel hediyeyi gönderdi.
"Imposible Sin Vosotras!!!" yazan ve “sizler olmadan imkansız” anlamına gelen t-shirt’ü ile ailesinin bu zorlu ve sıkıntılı süreçte kendisine olan desteğine hoş bir teşekkür gönderen oyuncuya NouCamp’ta müthiş ilgi vardı.